Çayı Leyla Bileli
Biz, çayı Leyla bileli, suya şavkı vuran ay misali hayalimizde cümle hâlleri. Sükutumuzun satır aralarında açan gül onun hayali. Takvimler gül gününe işaret eder, zaman gül kokar; güle methiye okur karanfil dudaklar. Bir sağanak olur yağar gönlümüze çaya dair zamanlar. Sırılsıklam yolculuğa çıkarız Kafdağı’na. Mecnun çöllerde ararken Leyla’yı bir bardak çayda bulur hayalimizi süsleyen hayali.
Çaya olan susuzluğumuz Leyla’nın buğulu bakışlarına ve berrak gamzelerine dairdir biraz da. Cümle mevsimler Leyla’ya vatandır gönlümüzde bu yüzden. Çay sözcüğü Leyla’yı ve aşkı çağrıştırır her dem. Bu hâlette yudumlarız çayımızı ince belliden. İnce belli dudaklarımıza değince Leyl’anın tenine değmiş gibi irkiliriz. İstiğfiarın buğusu çayın buğusuna karışır, adımız mecnunla birlikte anılır o demde. Fakat Leyla’nın bu hâlimizden haberi bile olmaz. Çayımızdaki ıtırı yeter bize. Ondan sonra çaya şiir yazma gafletinde dahi buluruz. Ağyar gülse de hâlimize devam eder vuslat umudumuz.
Bilen bilmeyen çayı bize Leyladan yâdigar bir masal sansa da çay bizim Leyla’mızdır ve Leyla olarak kalacaktır hep. İsli bir çaydanlığı ocağa vururken gözlerimiz yollarına bakar intizarımız çay kokar. Bir başka deyişle çay bizim aşinamız bir çayın müptelasıyız. Gün gelecek mecnunun Leyla’ya tutkunluğu gibi anlatılacak ahvalimiz. Buğulu efsanelere karışan hayalimiz konuk olacak billur çay meclislerine. Efsanemiz anlatılacak sükut ile. Sükutun ikrar olduğu mevsimlerin diğer adı çay mevsimi olacak. İnceden bir yağmurda Leylalar ıslanacak. Mecnun çay sevgimizi kıskanacak. Adımız çayla anılacak hayli zaman.
Firak sebebimiz çay olmasa da vuslatın iklimine merhaba derken aşinamız yine çay olacak. Dudaklarımızda sıcaklığı, sönen bakışlarımızda buğusu kalacak demlik güzelinin. İsli çaydanlığımızın altı,bizden sonra da yanacak ımıl ımıl. Çay tutkumuzu, ince bellilere dokunan dudaklar hep hayırla anacak çay kokulu zamanlarda.
Ankara,11.01.2012 İ.K
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.