" GÖZYAŞLARININ İÇİNDE UMUTTAN ESER YOKTU ".......NİZAMİ MERT....

• 2 Ocak 2013 Çarşamba 17:40:56

" GÖZYAŞLARININ İÇİNDE UMUTTAN ESER YOKTU "

Her yerde her zaman olan, masum suçsuz ve gariban insanlara oluyor. Zulmün yerine aydınlık ve ışık getireceğiz diyenler, geldiklerinde bu insanlara zifiri karanlık getiriyorlar. Aslında emperyalist güçlerin girdiği her yerde bu oyun hepten sahneye konuyor. Bu gün dünyada Amerika ve Avrupa’yı kurtarıcı olarak görenler ve benimseyenler, aynaya bakıp, kendi akıl noksanlıklarını görmeye çalışsa, bizim gördüklerimizi onlarda göreceklerdir. Bu sadece Amerikanın ve Avrupa’nın kendi toplumlarının geleceği için yazıp oynattıkları bir oyundan başka bir şey değildir. Bu oyunun ücretini alanlar oyuncular değil onu yazıp sahneleyenlerdir.
Bu gün orta doğuda, demokrasi adına yapılan girişimlerin arkasında duranlar, aslında kendi inandıkları ve icat ettikleri dinin icaplarını yerine getirmek için, demokrasinin maskelerini en ince teferruatına kadar kullanmaktadırlar. Demokrasi aslında hep onlar için var ola gelmiştir. Dünyadaki Mazlum toplumların hiç birinde bu kurum ve anlayış asla devreye sokulmamıştır. Çünkü Demokrasi onun kurallarını yazanlar için vardır.
Dünya var olduğu günden bu güne kadar, hep iki anlayış bir birine üstün gelme adına, bir yarış içinde olmuşlardır. Bazen bu yarış, Aynı batında var olan, iki kardeşin, birinin diğerini öldürmesine kadar varmıştır. Uzun yaşama, Mal ve evlat çoğaltma yarışı ile beraber, Meta hırsında olan Kardeşin bir diğerini sadece çekememezlik yüzünden öldürmesi, ölenin ölmeden önce sen beni öldürsen bile ben sana el kaldırmayacağım sözleri öldürenin içinde sonsuza kadar dinmeyen bir sızı olarak kalmıştır. İşte bu acısını ortadan kaldırmak ve unutmak isteyen bu anlayış, İnsanoğlunun karşısına hep maskelerle çıkmıştır. Bu günde karşımıza DEMOKRASİ VE BARIŞ SÖZLERİ İLE ÇIKMAKTADIR.
İşte dünyanın her yerinde bu zihniyetin taşıyıcıları vardır. Bunların aslında, Dini, Irkı ve Mezhebi yoktur. Bunların tek sığındıkları güç ekonomileridir. Doymak bilmeyen hırsları, onları hep bakir topraklara, zengin olan yer altı ve yer üstü kaynaklarına çekmektedir. Onun için tespit ettikleri ülkelerde, önce terör belası ile çıkarlar, Arkasından Demokrasi bayrağı ile gelirler, Her iki gelişlerinde de farklı yüzler kullanırlar.
Bu gün Dünyanızın durumuna baktığımız zaman, bunların geçtikleri ve kaldıkları yerleri görmemiz çok kolaydır. Bu Ülkelerde yaşayan Mazlum halk, her an ölüm ve açlık korkusu ile yaşarlar. Gözlerindeki yaşta, umuttan eser kalmamıştır. Gönül Mabetleri yıkılmış, İçlerindeki güvene dair duyguları ölmüştür. Allah’tan başka sığınacakları bir yer kalmamıştır. Hani Kutsal Kitap Kuranı Kerimde Bir söz vardır: EY İMAN EDENLER, BİR İNSAN KENDİNDE OLANLARI DEĞİŞTİRMEDİK ÇE, ALLAH C.C. O İNSANI DEĞİŞTİRMEZ. BİR MİLLET KENDİNDE OLANLARI DEĞİŞTİRMEDİKÇEDE ALLAH C.C. O MİLLETİ DEĞİŞTİRMEZ. ALLAH C.C. BİLİR SİZ BİLEMEZSİNİZ.
Kim bilir belki bir gün, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK gibi, Dünyayı ve içinde oynanan oyunları gören bir kurtarıcı çıkarda, Millette oluşan ve bulaşan yanlış din anlayışını, Yanlış Demokrasi anlayışını ortadan kaldırır da, Allah da bu Millete hak ettiği değişimi yapar. Yoksa gözyaşlarımızda umutsuzluk, sonsuza kadar akıp gider. Yeniden Umutlanmak Ümit ve duası ile, Yüreğinizden Sevgi Dilinizden Hoşgörü Yaşamınızdan Ahde vefayı eksik etmeyin diyorum sevgi ve dostlukla.
Nizami MERT