EVLİLİK

• 31 Aralık 2012 Pazartesi 11:15:44

Şimdi evlilik ne lanet olası bir şeydir desem .
Allah en büyük günahı da işlesen tövbe edince affediyor desem.
Fakat evlilğin tövbesi yok desem
Biliyorum ilk duyacağım söz evliliğin kutsal bir müessese olduğudur.
Doğru ben de katılıyorum bu söze ,hatta şirket diyelim.
Türkiye deki evliliklerin ne kadar sağlıksız yapıldığı tartışılmaz bir gerçektir ki, zaten son istatistikler de bunu gösteriyor.
Evlilikten çok boşanma varsa,durup bir düşünmek lazımdır derim.

Nerede hata yapılıyor acaba?
Evlenme sebepleri arasında :
Yaşım geldi
Mantık evliliği
Aileden kurtulmayı düşünme,kendi evi olmasını isteme,özgürleşme istekleri
Annem sevdi ,babam beğendi,komşu uygun gördü
Sevgilimden ayrıldım ,annemde kimi getirdi bakmadım bile,intihar eder gibi evlendim
Popüler biriydi ,o dönemlerde havası vardı ,herkes peşindeydi gözüme çok büyük göründü
Anneme kızdım ,her şeyime olmaz diyordu olacak diye tutturdum ,halbuki tanımıyordum bile
Yaşam tarzlarımız aynıydı,aileler yakındı,kültür birdi
Gençlikte yaşanılan siyasi ,ideolojik insan olma durumu ve her şeyi buna göre yaşama isteği
Ve yaşın değişmesi ile farklı bakış açıları kazanma
……………………………………….
Böyle olunca sonucun boşanma olması kaçınılmazdır tabiî ki. Evlenme mevsimi diye bir şey olması ve gençlerin bu konuda aceleye getirilmesi,zorlanması yaptığımız hatalar arasındadır.
Acele ile yapılan bu evlilikler de maalesef acele ile geri dönmek mümkün olmuyor.Çocuklar da eklenince imkansızlaşan bu durum çekilmez bir hal alıyor.Evliliğin üç beş günlük bir evcilik oyunu olmadığını ,kendisine verilen yalnızca bir hayat olduğunu ve onu da harcandığını gören insanlar çıkmaza düşüp bocalarken ,ne yapacaklarını bilmez halde istemedikleri bir hayatın esiri oluyorlar.
Harcanan hayat ,hayatlar……….
Bir kere verilen ömür sermayesi……………
Evliliğin tövbesi yok dedim ,boşansın canım diyenler olabilir.Ya çocuklar ?Boşanmış bir ailede üzülen ,hayatı alt üst olan çocuklar oluyor.Olan sadece onlara olmakla da kalmıyor anneye babaya da oluyor tabi.O nedenle boşanmak kurtuluştur diyemeyiz.Boşanma problemlerin sadece şekil değiştirmesidir ki o nedenle evliliğin doğru yapılması kadar önemli bir konu yoktur.
Mantık evliliği bu evlilik çeşitleri arasında bana göre en sakat olanıdır.İnsan robot değildir duyguları vardır.İş kurar gibi yapılan evliliklerin de sonu yoktur.Ne kadar kendini inkar etse de insan bir gün bıçak kemiğe dayanır ve hayat çekilmez bir hal alır.
Kaçırdığı güzel duyguların farkına varan insan bu sefer bu bocalamaya girer.
Sevmeden ,istemeden veya anlayıp dinlemeden acele verilen kararlarla yapılan evliliklerin çok anlamsızdır.İnsanlar evlenmek zorunda değildirler.Ne kadar büyüklerimiz böyle düşünse de bazen bekarken evli olacağından daha mutlu bir hayat yaşayabilirler.Herkesin evlenmesi şart mıdır?Eğer aradığın insanı bulamadıysan ,sevebileceğin birine rastlamadıysan dürüst olup evlenmemek gerekir.Neden mi çünkü mutsuzsan mutlu edemezsin.Böyle durumlarda karşınızdaki insana ne kadar haksızlık edebileceğinizi hayaliniz almaz.Oysa ki o da kendini seven birini hakkeder ve bu karşıdaki insana en büyük ihanettir.Sevmiyorsanız ölene kadar sever gibi yapamazsınız bir gün patlak verir ve karşı taraf mutsuz olur.Bunun adı da haksızlıktır.
Kendi hayatına düşünmeden şekil veren insan aslında diğer kişiyi de mahvetmiş ,onun hayatını da berbat etmiştir.
Evliliklerde en temel unsur sevgi olmalıdır .Sevgi keli sırma saçlı yaptığı gibi körü de badem gözlü yapar ,hayat böylece kolaylaşır çekilmez bir hal almaktan kurtulur.
Evlilik insan için neden gereklidir diye düşünecek olursak.? Düzen,sevgi saygı alışverişi,neslin oluşması,toplumun denge ve düzeni,sevdiğin bir insanla hayatı paylaşma güzelleştirme vb daha çok neden bulunabilir.
Peki başkasının demesi ile yada bir bunalım anında ani verilen karalarla bunlar mümkün müdür?
Evlenecek gençlerin evlilik kararına çok yardım etmelidir.Gençler en cahil dönemlerinde bir anlık bir duygusallıkla ,bir bunalım bir dolduruşla yapacakları evliliklere engel olmalıdır.
Yalnız şöyle bir sorun var ki evlenecek insanı kötülemek,işini bozmak,karışmak çok günahtır diye saçma bir kanı vardır toplumda .Öyle ki anneniz ,kardeşiniz bile evlenme aşamalarında uzak durur ağzını açmaz ,karışmaz,yardım etmez.Güya kendi karar versin sonra pişman olup beni suçlamasın,etkilemeyim diye düşünürler.Dünya kadar günah işleyen bu insanlar tam sizin hayatınızın en önemli kararında ben o günaha girmem diye geri çekilirler.En cahil ve tecrübesiz bir haldeyken,bir sürü etki ve tepki altında bütün hayatını etkileyecek bu kararı vermen beklenilir.Bazen de bunun tersi olur.Anne baba ve yakın çevre zorlar evlenecek gencin hayatına en ufak bir saygı yoktur.Tek düşündükleri kendi hayatlarıdır ,Kendi düzenleri.
Biraz karışmama sebebini irdeleyecek olursak ,daha sonra bir problem çıktığında yükten kaçmaktır amaç.Sorumluluk istememe ,kendi rahatını düşünmedir.
İnsan niçin evlenir?
Günah korkusu ile evlenmek isteyen bir genci düşünürsek sevmediği, beğenmediği biri ile evlendirilen bu gencin nasıl geçecek hayatı, düşünelim .Ömür kısa deriz ama çok da kısa değildir.Nasıl geçecek ömür istemediği biri ile ,nasıl paylaşacak hayatı.
Onun için hayat nefs mücadelesi ile geçen bir savaşa dönecek .Belki hayatını kaybettiği gibi ahretini de kaybedecek.
Evlilik bir bakıma günahtan kaçınma ise
İnsan yanlış evlilik ile ahretini de kaybedebiliyor ise
Evlilik çok ciddi ,çok önemli bir konudur.

Geri dönüşün kaçınılmaz olduğu durumlarda vardır elbette ki. Bazen ayrılık gerekebilir ,tek çaredir ,kaçınılmazdır.Çocuklarının mutluluğu için sürdürenler olduğu kadar çocuklarının sağlıklı yetişmesi için ayrılmaları gerekenlerde olabilir.Mesela anne veya baba psikolojik açıdan çok bozuksa çocuklara zarar veriyorsa.
Evliliğin bu kadar ciddi ve zor bir paylaşım olduğunu kaçımız evlenirken farkına vardık acaba?