SÖYLEMEK VE YAZMAK ÜZERİNE
Bir insan düşünüyorsa korkulur, bir insan yazıyorsa anlamadan önce yargılanır. Kimi kimlikler vardır düşünen; kimisinin ya derisi kimisinin ya kellesi. Kimisinin de gençliği gitmiştir.
İnsan ağzından çıkana dikkat etsin deriz. İnsan söylediğini yazarken dikkat etsin deriz. İnsan doğruları düşündüğü için mi yargılanmalı, geçmişini geleceğini kaybetsin. Olmamalı yalana ortak olunmamalı.
Bir başka bir şey de kalemine dikkat et. Kalem bu nasıl dikkat edilir ki. Yazmak özgürlük değil mi? Her kez her istediğini yazmamalı tamam. Ama yalan mı yazmalı, korkudan yalancılar mı yazmalı? Kalemim daim olsun, kalemin daim olsun deriz. Benim kalemim, yazanın kalemi daim olacaksa eğer doğruları yazana da karışılmamalı.
Herkesin bir beklentisi bir isteği vardır. Bu hayattan, hele yazı yazan düşüncelerini yazarak yada söyleyerek dile getiren insanların düşüncelerine müdahale edilmemeli kalemin güzelmiş, dilin tatlıymış demek mi güzel yoksa sehpalar da, çar mağlar da insanların asılması, cezalandırılması mı güzel?
Her neyse insan yazacağım diyerek söyleyeceğim, konuşacağım diyerek her şeyi yazıp söylememeli? Ama gerçek neyse onu bize söylemeli onu bizimle paylaşmalı okutmalı bizlere. Yazıyoruz her yerde her doğruyu, güzellikleri. Hem yazıyor, hem söylüyoruz. Hele hele ülkemizin doğruları güzellikleri yok olurken çirkinlikler olurken yazmamakta olmaz söylememekte olmaz.
Değerlerimize sahip çıkmalıyız. Bu değerler yazı yazma düşüncelerimizi söyleyeceğimiz değerlerimiz olsa da. Kalemlerin her dem dillerle birleşerek daim olması dileğiyle