Yaşamak ne Garip
Yaşamak... Neler isteriz bu hayattan? Neleri istemeyiz? İster istemez neler yaşarız, kimbilir? Yaşamak ne garip şey.
Bu dünya ne garip bir yer. Kimi ülkeler yeni bir dünya arama işine girişmiş uzayda? Kimi ülkeler halkına bir kuru ekmek veremiyor. Kimi ülkeler insan tenine sahip robotlar yaparken, kimileri de birbirini yeme yarışında. Bu ülkeler ne kadar karmaşa yaratıyor insanın kafasında.
Ya insanlar? Ülke halklarını da, yöneticilerini de insanlar oluşturduğuna göre... Kimi insan içine kapanık, çok az konuşur. Kimi de sabah akşam konuşur. Bazen az konuşan sözü gediğine koyarken, bazen de çok konuşan çok boş konuşur. İnsanların bazılarının on parmağında on marifet... Kiminin de ancak geçimini sağlayacak kadar iş gelir elinden. Belki de insan sayısı kadar da karmaşa sayısı var. Yaşamak belki de bu yüzden karmaşadır. Bu karmaşa içinde kimileri düzgün yaşamaya çalışırken, kimileri de belki isteğiyle, belki de zorunlu olarak karmaşaya ayak uydurur. İstekler de karmaşıktır. Yalnızlık isteyenler, kalabalık sevenler, güneş sevenler, kışı sevenler, sıcağı sevmeyenler ve çok sevenler daha neler neler...
Ya diğer canlılar... Yaz bitkileri var, kış bitkileri var. Suda yaşayan bitkiler ve fazla sudan solan bitkiler... Kutup ayısı buzda ve karda yaşar. Ama, sıcakta ölür. Bir maymun kutupta yaşayamaz. Ya birbirlerini yemelerine ne buyrulur. Küçük bir kuş böceği, o kuşu da bir kartal yer. Bütün hayvanlar ve bitkiler sonuçta birbirlerini sırasıyla veya karmaşık olarak yok eder. Kaplan bir ceylanı yerken mutlu olur. Ceylan ise acı çekmektedir. İşte, yaşamak da böyle. Birisi mutluyken birisi mutsuz, birisi trilyon harcarken birisi ekmeği zor alır.
Yaşamak hep karmaşa... Bazen gizemlerle dolu, bazen sıkıcı derecede tekdüze. Bir insan sürekli heyecan yaşarken, bir insan da öyle durgun bir göl gibidir. Yaşamak ne garip şey...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.