Söylediklerinizi duyurmak için kimseyi kolundan tutmayınız ; zira insanlar sizi dinlemeye arzulu değillerse, onları tutacak yerde çenenizi tutmanız daha hayırlıdır.-- chesterfield
sami biberoğulları
sami biberoğulları

ŞİŞEDE DURDUĞU GİBİ DURMUYOR ZIKKIM

Yorum

ŞİŞEDE DURDUĞU GİBİ DURMUYOR ZIKKIM

6

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

2647

Okunma

ŞİŞEDE DURDUĞU  GİBİ  DURMUYOR  ZIKKIM

ŞİŞEDE DURDUĞU GİBİ DURMUYOR ZIKKIM


Çok çok eski devirlerde Hani şu pirelerin insanların kıçında uçtuğu değil de berberlik yaptığı, develerin Fethiye Ölüdeniz’de turist gezdirdiği değil de telalık yaparak nafakayı doğrulttuğu yıllarda ülkenin birinde bir kral yaşarmış.
Bu kral ben diyim Drakula, siz deyin Frankeştayn..İşte öyle bir şey olmakla birlikte bunun bir kızı varmış ki üfff üffff üfffffff…Saçlar sırma, gözler badem, kirpikler ok, kaşlar keman, dudaklar Bolvadin vişnesi, yanaklar Amasya elması, burun Korkuteli nohutu… mubarek zücaciye dükkanı ile manav karışımı bir şey…

Tabii ki bu kız da her kız gibi bir müddet sonra koskocaman eşek kadar bir şey olmuş…Ne yapmak lazım? Elbette evermek, başgöz etmek yani mürüvvetini görmek lazım değil mi? Yani kızı mutlaka kocaya vermek gerekiyor..Aksi takdirde kız önüne gelene verecek…Gönlünü yani…

Kızı kocaya vermek lazım amma velakin nasıl bir koca? Öyle her ‘’yatım var, katım var’’ diyene de kız verilmez ki? Hele de kral kızı…Hem o zamanın kriterlerinde öyle yatın, katın bir kıymeti harbiyesi yok. ‘’ Yatlarım, katlarım, İsviçre bankalarında dolarlarım eurolarım var’’ diyenlere kral ‘’ Lan oğlum bana hava yapma..O dediklerinin feriştahı var bende ‘’ diyormuş.

Kral efendi sonunda düşünmüş, düşünmüş ve bir karar vermiş…Çağırmış vezirini…Şimdi bazıları diyecekler ki ‘’ hay seni tarih öğretmeni yapanın…Kralın veziri olur mu hiç..Sultanların veziri olur.’’ Bre cahiller ben çooook eski devirlerden bahsediyorum..O zamanlar kralların da vezirleri varmış….Neyse efendim…Kral vezirine demiş ki: ‘’ Ey benim kel, kör, kötürüm vezirim…Derhal bir kriter ekibi oluştur ve bu kıza koca olacak adaylar için kriterler belirle’’

Vezir içinden ‘’ Hay senin de kızının da, seni kral diye başımıza dikenin deee’’ demişse de dışından ‘’ Emriniz baş üstüne haşmetlu, kerametlu, muhabbetlu, kudretlu ve dahi rahmetlu kralımızındır ‘’ diyerekten işe koyulmuş. Devlet ricali olacak ne kadar zerzevat varsa toplamış ve uzun çalışmalardan sonra kıza aday olacaklar için KPSS türü bir sınav açılmasına karar verilmiş.

Bu sınava girecekler önce bir odaya girip orada bulunan bir yetmişlik yeni rakıyı bir dikişte içecekler. ( tek nefeste, susuz ve mezesiz ) Sonra ikinci odaya girip orada bulunan çok güzel bir kadınla bir saat sevişecekler. Son olarak da üçüncü odaya girip orada bulunan çok iri ve azgın bir ayının elini öpecekler. Bunu ilk yapan kızı alacak; yapamayanların kellesi vurulacak…Kellesi vurulacak derken üç numaraya vurulmayacak tabii ki..Orasını anlamışsınızdır.

Kriter ekibi çalışmaları bitirip kararı krala bildirmiş. Kral bizim Kanuni gibi sakallarını sıvazlayıp ‘’âlâ…âlâ’’ demiş. Hemen tellallar çıkarılıp yurdun dört bir yanına haberler salınmış.

Çok geçmeden saray damat adaylarıyla dolup taşmış…Lakin pek çoğu daha birinci aşamayı bile geçememiş…Sıkar öyle bir yetmişlik rakıyı tek nefeste hem de susuz içmek…Lakin yinde birinci aşamayı geçen bir kaç kişi olmuş…Bunların yarısı da ikinci aşamayı aşamamış…Napolyon’un Jozefini gibi bir kadınla bir saat sevişmek ne demek bilir misiniz? Öyle her babayiğidin harcı değil..Yani anlayacağınız üçüncü odaya en fazla beş kişi girebilmiş…Ama üçüncü odadan sağ çıkan olmamış. Ayı hepsini parçalamış.

Kız hüngür hüngür ağlar ‘’ Öğretmene varamadım, naylon çorap giyemedim’’ diye..Baba saçını başını yolar koskoca ülkede kızını verebileceği birini bulamadı diye…

Sarayın bahçesi ya üçüncü odaya kadar gelemeyen ya da üçüncü odada ayı tarafından parçalanan insanların cesetleriyle dolmuş…Artık herkes ümidini kestiği bir anda bir gün sarayın kapısına aslan gibi bir delikanlı gelmiş ve kral kızına talip olduğunu belirtmiş. Kral almış bu delikanlıyı karşısına.

-Bak evlat..Belli ki sen bu ülkeden değilsin…İstersen vazgeç bu sevdadan..Boşu boşuna kellen gitmesin.
-A be kapçık aaazlı susak sen de dersın be yaaa…Var mıdır öyle aatunu almadan gitmek?
-Nerelisin sen?
-Deliormanlıyım be yaa.
-Adın nedir?
-Mestandır bre…
-Ne iş yaparsın?
-A be pelvanım be yaaa…
-İlle kelleyi burada bırakacaksın yani.
-Ne kellesi be yaaa…Bir imtaaan varmış…Sorun bakalım sorularınızı.
-İmtihanda soru yok…Önce birinci odaya girecek ve bir şişe yetmişlik yeni rakıyı tek nefeste içeceksin…Sonra ikinci odaya girip oradaki avratla bir saat sevişeceksin. Sonra üçüncü odaya girip orada bulunan ayının elini öpeceksin.
-Kolaymış be ya…
-İyi madem..haydi yap da görelim.

Mestan Pehlivan hemen peşrev çekip birinci odaya dalmış…Bir dikişte koca şişe rakıyı mideye indirmiş…İndirmesine indirmiş ya anında kafayı bulmuş. Oradan direkt üçüncü odaya dalmış. Millet dışarıda Mestan Pehlivanı bekliyor…’’ Gitti garibim çocuk ‘’ diye arkasından üzülüyorlar. Üçüncü odadan homurtular, bağırtılar, kızılca kıyamet kopuyor.

Tam bir saat sonra Mestan Pehlivan kan revan içinde çıkmış odadan.

-Ayının işi tamam…O eli öpülecek bayan nerdeydi?

Arkadaş…Ben yazdım derdimi…Hâla anlamadıysanız ‘’ Derdimi ummana döktüm asumana inledim ‘’ şarkısını mı söyleyeyim yani.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Şişede durduğu gibi durmuyor zıkkım Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Şişede durduğu gibi durmuyor zıkkım yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ŞİŞEDE DURDUĞU GİBİ DURMUYOR ZIKKIM yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
bekir odaci
bekir odaci, @bekirodaci
15.12.2012 21:09:05
hocam yazı çok güzeldi hiç bir diyeceğim yok yalnız benim anlamadığım çok eskiden rakı bu günlerdeki gibi yetmişlik otuzbeşlik diyemi adlandırılıyordu yazı çok güzeldi sizin mizahhınıza bayılıyorum kaleminize kurgunuza sağlık saygılarımla selamlar
Emine UYSAL (EMİNE45)
Emine UYSAL (EMİNE45), @emineuysal-emine45-
15.12.2012 20:13:17
10 puan verdi
işte mizah bu! Gülmenin yanın da düşündürmeli de, biz de düşündük, hem de çokça. Kim ne yaptı acaba Sami hocama?

Adrese ulaştı mı acaba bu yazı?

yine çok güzeldi hocam, tebrikler, saygılar...
Hasan Özaydın
Hasan Özaydın, @hasanozayd305n
15.12.2012 14:49:01
Gerekli yerlere dilekçe verilmiş.El cevap ne zaman gelir,işleme alınır mı çöpe atılır mı.nasip görek mi görmeden ölek mi.
Tebrik ederim hocam saygılarımla.
hayatışığı
hayatışığı, @hayatisigi
15.12.2012 12:19:08
Güzel bir gönderme olmuş...gülümsetirken düşündürücü ve anlamlıydı...

Selam ve sevgilerimle
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
15.12.2012 11:38:19
ee yine gülümsettiniz sanırım aycık çekmiş mortumu denir

hay Allah nerden gelir aklınıza bunlar neyse siz yazın biz okuyoruz
saygılarımlasınız herdaim
tacettin yıldırım
tacettin yıldırım, @tacettinyildirim
15.12.2012 07:50:35
içki... burada işe yaramış..... eeee hocam sonra ne olmuş....bal dilli sabah sabah moral veriyorsun sağol varol saygılar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.