BAZI EMEKLİLERİN ACINACAK HALİ...

• 14 Aralık 2012 Cuma 00:58:31

BAZI EMEKLİLERİN ACINACAK HALİ...

Saygıdeğer gönül dostlarım: sevgiler selamlar ileterek konuyla ilgili bazı gözlemlediğim duygularımı paylaşıma sunuyorum. Ülkemizin kalkınması için hizmet süresi dolana kadar canla, başla çalışan vatandaşlarımız emekli olup rahat, huzurlu yaşamı amaçladığı halde maalesef hayal kırıklığı yaşamaktadır. Her emeklinin doğal olarak devletten ve milletten beklentileri vardır.

Bu beklentiler onlara hayal kırıklığı yaşatmaktadır. Devletten beklentisi malumunuz bir ay rahat haneyi geçindirecek düzeyde maaş almak, sağlık probleminde, ulaşımda kolaylıklar sağlanması. Vatandaşın vatandaşlardan beklentileri saymakla bitmez. Çünkü bir ömür boyu aynı havayı teneffüs edip
karşılaşacağımıza göre küçüklerin saygı gösterip büyükler de seve bilmelidir.

Emekli olmadan görevi sürdürürken hanesini mutlu edebilmek için nice emekler vererek eşini, çocuklarını bir başkalarına muhtaç etmemeye çalışıp yorgunluğunu, uykusuzluğu, çaresizliğini gizlemiştir. Hane içinde yaşayan her ferdin gücü yettiğince faydalı olması gerekirken tamamen hane reisinin sırtına bunca sorunları yükleyerek sorumluluğun üzerinden sıyrılması kolaydır.

Halbuki sorunlar paylaşılmış olsaydı, herkes gücünün yettiğini yapsaydı belki de acınacak hallere düşmeyebilirdi.Memurun maaşı belli olduğu halde gelirinden fazla harcamalar yaptığın zaman elbette açık verirsin. Emekli olup rahat edeceğini sanırken hayal kırıklıkları ufkunun kararmasına neden olur.
Topluma ayak uydurmada zorlanabilirsiniz. Masraflar bütçeyi aşmamalıdır.

Emeklilerin maaşları sınıflara, basamaklara göre, yıllara, ödeme gün sayısına göre ayarlandığından, bazı emeklilerin maaşları yeterli düzeyde olabilir. Çoğunluğun sesi olarak bu konuya açıklık getirerek paylaşma gereği duyuyorsam bazı gerçekleri de görmezden gelemem. Aldığı maaşın yarısı kiraya giderse, diğer yarısı da yakıt masrafı, su telefon, elektrik vs gibi giderlere harcanırsa !. Bu vatandaş ne yiyecek, ne içecek, ulaşım giderlerini, kıyafet giderlerini nasıl karşılayacak?. Gelen misafirlerini nasıl ağırlayacak?.

Şahsi giderlerini uç uca karşıladı diyeli.!. Eşinin giderlerini, çocuklarının giderlerini nasıl karşılayacak. Ayrıca evlatlarının nişan,nikah, düğün masraflarını da hatırlatma gereği duyuyorum. Kadının da, erkeğinde mecburi masraflarını yok sayamayız. Baba her zaman fedakar davranmayı düşünür, Annelerde sevgisini merhametini , fedakarlıklarını yirmi dört saat sergiler.

Emekli bakar derken yapılan ve yapılacak fedakarlıklarını da içerisine alıyorum. Emeklinin yakış problemine değinecek olursam... Bir çok emekli vatandaşlarımız , oğlundan, kızından, damadından, gelininden umduklarını bulamayınca kendini huzur evine sığınmayı uygun görmüştür. Bunu fırsat bilen evlatlar da umursamayıp kendi hayatını yaşamayı prensip edinmiştir.

Anne ve babasının dramatik hayatını refaha kavuşturmadığı gibi ölüm haberlerini duysa da cenazelerine bile katılmamayı düşünen nice zavallılar vardır. Allah her şeyin hayırlısını versin duasını dilinizden, kalbinizden, yüreğinizden eksik etmeyin. Bazı evlatlar da ata olunca yaptıklarının cezasını çektikçe pişmanlıklar duysa da ağlayıp sızlasa da gidenlerin geri dönmeyip rüyana bile giremeyeceğini düşünmesi lazım. Bazı emeklilerin artı eksili hali şiirlerimin içinde özetlendi.Allah ağız tadıyla yemeyi nasip etsin. Hoşça kalın.

EMEKLİ BAKAR ve YAKAR

Evinde eşyası olur veresi,
Alacaklıları gelmez göresi,
Maaşı alırken dolar süresi,
Senetten, çeklerden bıkar emekli.

İşi bırakınca kalır boşlukta,
Eşi, çocukları olmaz hoşnut ta,
Gün doğmadan kalkar,yatar kuşlukta,
Mecburen kahveye gider emekli.

Oğlanın ve kızın dertleri bitmez,
Hanımın isteğe maaşı yetmez,
Odun, kömür yoksa ocağı tütmez,
Bütçesini biraz sıkar emekli.

İyi kötü ahşap eve sığınır,
Fırtına eserse çatı dağılır,
Tansiyonu artar, düşer bayılır,
Kapıyı, bacayı tıkar emekli.

Miras kalmayınca çoğu gariban,
Ondan rahat eder dağda ki çoban,
Zekinin serveti tüketir yaban,
Devlete umutla bakar emekli.

Alacak, verecek maaşı belli,
Mütevazi insan, yumuşak dilli,
Peşine takılır zibidi, zilli,
Vitrinlere boyun büker emekli,

Ek işte çalışsa gücü de yetmez,
Hastaneye gider dertleri bitmez,
Tedavi zorlaşır ileri itmez,
Kendini kenara çeker emekli.

Torunları olur ona eğlence,
Çekilmez hal alır, gündüz ve gece,
Zarar verir ise ağlar gizlice,
Yıpranır, sendeler sakar emekli.

Daima değişir ona bakışlar,
İşkence gibidir iniş, yokuşlar,
Kanadını çırpar havada kuşlar,
Her şeyi kafaya takar emekli.

Canı çekilirken dostlar toplanır,
Zekice şuura herkes katlanır,
Ruhu teslim eder biraz tatlanır,
Tabutta giderken yakar emekli.

Ispartalı Zeki Çelik TÜRKİYE İLESAM il temsilcisi.