- 2719 Okunma
- 6 Yorum
- 0 Beğeni
GÖZLERİN VAR HER YAĞMUR DAMLASINDA
GÖZLERİN VAR HER YAĞMUR DAMLASINDA
En demli saatlerinde gece. Kitap okuyorum odamda loş ışığın altında. Yağmur rüzgarla sarmaş dolaş olmuş, camlara vuruyor ince ince.Elimdeki kitabı bırakıp perdeyi aralıyorum. Sokak lambasından pencereme vuran ölgün ışıkta dans ediyor, cama vuran yağmur damlaları. Aklıma düşüyorsun. Düştükçe düşüyorsun derinlerime, daha da yanıyor canım...
Seninle tanıştığımız gün geliyor gözlerimin önüne...Yağmurlu bir günde otobüs beklerken durakta, ıslanmıştım iliklerime kadar... Tel tel olmuştu saçlarım yağmurdan, titriyordum. Üşüyen ellerimi nefesimin buğusunda ısıtmaya çalışırken elimden düşürdüğüm kitaplarımı toplamaya çalışıyordum. Dağılan kitaplarımı toplamama yardım eden bir el uzandı birden. Başımı kaldırdığımda iki yağmur damlası gibi düştü gözlerime gözlerin.’’ Şeyy dedin, şemsiyemi paylaşabilirim sizinle .’’ O an bağlanmıştık birbirimize. Yağmurla başlamıştı hikayemiz. Yıllardır yeniden yazılıyor her yağmurda.
İyice hızlanıyor yağmur. Duygu yüklü fırtınalar kopuyor içimde. Cama vuran her damlada yüreğimin derinlerinden özlemlerin kopup geliyor... Kendime bile uzak gelen titrek sesimle adını fısıldıyorum ; gözlerimden taşıyorsun...
Sen yaşatmıştın bana sevilmenin mutluluğunu. Şarkılar seninle güzeldi, sen sevdirmiştin şiirleri. Aşkına yazmıştım ilk şiirimi. Oysa şimdi kan damlıyor kalemimden, şarkılar avutmuyor artık beni. Sevdan yanıyor ciğerlerimde, nefesimi kilitliyor sol yanımın ağrısı.
Penceremi aralıyorum usulca...Yüzüme vuran yağmur damlalarında yıkanıyor gözlerimin elası.
Yağmurla gelmiştin ya bana ilk defa, bak yine yağmur yağıyor hadi dokun ellerime, ısıt üşüyen yüreğimi... Ela gözlerimdeki ıslak düşlerimi kurut okyanus yeşili gözlerinde.
Şafak sökmek üzere... Yeni bir hüzün doğuyor gözlerimden güne.
Seni unutamadığımı yazmak istedim uykusuz kelimelerimle.
( hayat ışığı )
YORUMLAR
Şimdi acıyı yazmışsın. Üzüntü, keder, aşk ve etrafındakiler acıtmıyor içini. Kelimelerden şiirler, şiirlerinde aşkı, aşkta seni tanımlıyor. İyi dinle; adın dua kadar kutsal, ibadetlerden yaratılmış güzel sevgi. Kudurmuş fırtınalara sesini mırıldandığını sanma. Yüreğin közlerden daha yanık, annemin yüreği kadar en az. Kalbinden sildiğim, içinden attığın, geçmişe özleminden hiçbir şey yok olmadı hepsini taze tuttmuşsun. Kalbin volkanik bir dağ, ateş yüklü bir nehir geçiyor içinden ki okuyanıda yakıyor. Rüzgârlı türküsünde yüzümüze vuran ışık gibi, çiseleyen yağmurda başının üstünden geçen son bulut, paylaştığın şemsiye gibi, yüreğinin yangınına düşen bir gölgeliği kaldı düşlerinde. Uyuyorsan hayal sofrandan uyanma. Uyanırsan unutursun. Geceler sır oldu her sözünde, gözlerine iyi bakılırsa mavi bir düşün uykusudur özlemlerin, sevgiyle bakarsan belki de bütünü bir acıdır, baygın gözlerinin diline mırıldandığı bir şiir, bir yazı, bir atışma,yarım kalmış bir sevda, hiç yaşanmamış bir hayat öyküsüdür her sözün. Bir çocuk uykusudur gözlerinin daldığı uzaklar, ötesine hiçbir şey geçmez. Bir denizdir yüreğin okyanuslara hasret. Ve içinde bir deniz, üzerinde feribot ağırlığında binlerce gemi, içinde canavarlar dolaşır, sen yağmur yüklü bir bulut gibi, gölgelerin geçiyor bulutlar gibi, birkaç damla yağmur gibi gözyaşların. Bilemezsin nasıl ağlatır, nasıl yakar her gecenin yalnızlığında bir düşün anısı. Şimdi güneşe bakarak sürgün kederlerinin hepsini, gözlerinin rengindeki gök maviliğine tahliye et. Ve gülümse...