- 2028 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Çocuk Eğitimi İle İlgili Bir Gerçek Olay
Bostanlı sahilinde kızım kahvaltıya götürdü. Kumruları kovalayarak oynayan köpekleri seyrederken kahvaltımızı yaptık.
Keyif çaylarımızı içerken bir baba ve beş altı yaşlarında erkek çocuğu dikkatimizi çekti. Vıcık vıcık bir çamura girmek istiyordu. Babasının izin vermediğini hareketlerinden anladık. Çocuk ağlamaklıydı ve gözü çamurdaydı. Konuşmaları duyulmuyordu ama aralarında bir pazarlık olduğunu ve anlaşma sağlandığını çocuğun çamura girmesiyle anladık.
Çocuk, çamurun içinde gezindi, iyice ezdi çamuru. Çıkmak isteyince babası basmadığı yerleri gösterdi. Çocuk oralara da bastı. Bu arada pantolonun paçaları da çamur olmuştu. Babası hiç kızmadan, gayet sakin, çamurun her tarafını işaret etti ve çocuk her tarafını çiğnedi çamurun.
Sonunda babası izin verdi ve çocuk dışarı çıktı. Ayakları kayıyordu çamurdan. O ana kadar ayakkabılarını ve pantolonunun paçalarını çamur edişini izleyen babası hemen arkasındaki direğe sırtını dayayıp, elindeki peçete poşetinden peçete çıkarıp çocuğa uzattı. Çocuk ayakkabılarını temizlemeye başladı. Peçete çamur oldukça babası peçete uzattı. Çamur olan peçeteleri yere atmak isteyince de izin vermedi. Ayakkabılarının altını, pantolonunun paçalarını, arkasını her tarafını temizledi çocuk isteksizce.
En sonunda babası temizlendiğine kanaat getirmiş olacak ki peçeteleri uzaktaki çöp kutusunu göstererek götürüp oraya atmasını istedi. Çocuk götürüp attı ve koşa koşa geldi. Babası çocuğa kendi etrafında dönmesini işaret etti. Çocuk döndü. Bir iki peçete ile gösterdiği yerleri tekrar temizletip, çöp kutusunu gösterdi. Çocuk koşarak gitti, çamurlu peçeteleri atıp geldi. Sonra birlikte uzaklaşıp gittiler.
Kahvaltımızı yapıp, sahilden yürümek için ayaklandığımızda, çocuğu dedesi ve ninesinin yanında tekrar o tarafa doğru gelirken gördük. O tarafa doğru yürüdük. Yanlarına vardığımızda ninesi: “ hangi çamura girdin göster bakayım.” , deyince ben araya girdim. İşaret ederek çamuru gösterdim, “ Lütfen izin verin tekrar girsin, kendisi temizliyor nasılsa çamur olan yerleri çok güzel oynadı çamurla.”, dedim. Çocuğun hayatı boyunca bir daha çamura girmeyeceğinden adım kadar emindim. Çocuk: “ Girmem!” dedi, ben ısrar ettim : “ Ama çok güzel temizledin ayakkabılarını, paçalarını, hadi bir daha gir.”, deyince çocuk ninesinin eline sıkı sıkı yapıştı: “ Girmeyecem işte, girmeyecem!”, dedi. Ninesine döndüm: “ Artık o konuda rahat olabilirsiniz bir daha aynı şeyi kesinlikle yapmaz.”, dedim. Oradan uzaklaşırken babasına : “Tebrikler beyefendi harika bir eğitimdi.”, demiştim.
Genelde yapma, hayır, yasak sözlerini söylemeyi çok severiz. Çocuk eğitiminde aslında bu yolu denemek bence çok daha kalıcı sonuçlar elde edilmesini sağlar.
Hatırlıyorum da, kızlarımın ikisini de sobadan yanmasın diye, küçük parmaklarını yanan sobaya dokundurtmuştum. Canları yanmıştı ama o günden beri bir daha da sobaya belli bir mesafeden fazla yaklaşmamışlardı.
Yasaklanması gereken davranışların aslında ebeveynlerinin kontrolünde serbest bırakılması ve bu anlattığım olayda olduğu gibi bedelinin çocuğun ödemesinin sağlanması, kalıcı sonuçlar kazandıracaktır sanıyorum.