2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
584
Okunma
Bir günün sonuydu yine.. yorgun,bezgin,dağınık ve kırık.. her zamanki gibi evine gitmek için yola cıkmıştı
yorgun, ve kendi duyguları misali o darmadağın odasına gidecek ve müziği açıp belki birazda ağlayacaktı..
fotoğrafını görmesiyle başladı herşey.. fotoğrafta gizli saklı şeyleri görmesi bir hayli zaman aldı..
herşey o fotoğraftaki gibi gülen bir çift güzel göz değildi.. herşey zamana muhtaç olduğu gibi bu da zamanla
anlaşılacaktı..ve bir cumartesi sabahı karşılaştılar.. hava çok soğuktu.. kar yağıyordu sokaklara..
Onun gelmesiyle beraber bütün havanın o dondurucu soğuğuna inat güneş açmıştı sanki.. Gözleri yazın sıcağındaki
pırıltılar saçan güneşe benziyordu. Çok zaman geçti o günden bu güne.. insanda o temiz saf ve o tatlı heyecanı
sonlandıracak kadar acı çektirmiş şey ne olabilirdi? yalan,ihanet yada karmakarışıklık, bir düğümlenmişlik hali..
peki bu hikayeden en büyük
yaraları,nasibini almış olanmıdır başrol yoksa üzen,kırıp döken yaralayan mı? ne önemi vardı ki.. ya da ne önemi
vardı üçüncü bir kişinin varlığının? ama vardı.. günlerce,aylarca hatta yaşanmışlığı yıllarca olan bir aşkı
sonlardırmak için
tek bir kişi.. yaşanmışlıkları bütün anıları hertürlü güzel şeyin ve emeğin bir anda bütün anlamını yitirmesine
sebep olan tek bir insan? ve tabii beraberinde hayatın..yoksa kimse değilde sadece o muydu başrol oyuncusu?
dedim ya önemi yok.. sadece şimdi çok daha ağır bir acı ve tüm fırtınalardan onun sayesinde korunmak isterken
onun fırtınanın ta kendisi olması..ve sonsuz bir boşluk devamında..hiç bitmeyecek..Varlığı da yokluğu da ne bu
hikayenin sonuna sebep
ne de kalbe çare olacak.. ve devamında bir sürü cevapsız soru ve gözyaşı.. hani müziği açıp ağlamaya neden olan
o şarkıları dınlemek ve yalnızlığı hissetmek için girilen o oda varya bu kaçıncı giriş oraya? bu kaçıncı sebep?
peki ya affetmek? .. büyük insanların intikamıdır derler ..ama sevenlerin intikamı olamadı yıllar boyu..
bu da öyle bir hikaye işte..dedimya bakılan o fotoğraftan ve bir çift güzel gözden çok daha fazlasıydı herşey..
ödenecek birçok hesap, alınacak bir çok ders ve gün geçtikçe büyümek gerçeklerle.. Unutmak ? Ne boş kelime..
ne yalan.. ve herşeye rağmen kırık döküklük içinde bile yine o affedilmeyen ..yaşayacak ama artık çok uzaklarda
sadece o küçük odada çalınan şarkılarda..