BİR BAŞKADIR ANKARA'DA SEVDALAR...
Ankara’m....
yazı başka,kışı başka güzel Ankara’m...
Herkesin telaşı başkadır Ankara’m da kimse kimsenin yürek yangınını bilmez,sevincini bilmez,hatta son senelerde komşu sesinden çok korna sesleri duyar olduk....
şimdiki gibi çok katlı binaların olmadığı senelerde yeni mahalle’de bahçe içindeki evlerden birinde geçer öykümüz.....
Ceviz ağacının kollarında saklar sevdiğinin adını,o dallarda söyler türkülerini bozuk kaset çaların ikide bir saran Ümit Besen kasetini,
On dokuz,yirmili yaşlarda hem gazi üniversitesi okumaya gayret eder hemde boş zamanlarında simit parasını kazanır genç kız...
ara ara mağazaya gelen esmer delikanlıyı çok beğenir aslında....ama delikanlı çok kasılır yürürken saçları dalgalanır rüzgarıyla,lüle lüle saçları birde kara iri gözleri...
genç kızda uzun incecik boyuyla beline kadar uzun saçlarıyla bilir güzel olduğunu...
ama....delikanlı der gördüğünde maymun der kıza...kızda ona kasıntı der kasıntı sın....
adını bilmediği bu delikanlıya aşıktır genç kız....Hep onu düşünür ve hiç beklemediği bir anda delikanlı ortadan kaybolur çok özler genç kız,çok merak eder ama ekmeği ve okulu daha önemlidir...
ve.....dört ay sonra....
yılbaşı günü...bütün telaşı evine gitmek olan genç kız sokakta yürürken yanına gelen bir adam kızın elini kaptığı gibi kendi montunun cebine sokar....
o anda sadece gücü ağlamaya yeter seni çok özledim der..
hayran hayran kızın yüzüne bakan eliyle kızın yaşını silen delikanlı evlen benimle der!!
genç kız...işin ne senin der ve cevap beklemeden daha inşallah polis değilsindir diye kendi cevabını kendi verir neden der delikanlı....baksana bu aralar hep polis öldürüyorlar ben dayanamam kocamın ölmesine....saçını okşar ama önce vatan !!! eğer ölmek varsa kaderde bende ölürüm seve seve her askerin her polisin sevdikleri de güçlü olmak zorundalar...
Aradan sekiz ay geçmiştir birbirlerini çok severler aileler neşe içinde nişanlarını yapar...hayalleri sonsuzdur,delikanlının en büyük hayali arzusu yiğit adında bir oğlunun olması...
evleri tutulur,eşyaları yerleşir her gün başka güzel dönüyordur dünya artık gazi üniversitesi mezunudur genç kız sevdiğinin kara gözlerini çizecektir tablolarına ve yiğit’in resmini...
Gelinliğini neşeyle dener üstüne kimseler görmeden kaçamak öpücük verir sevdiğine,
hatta o gün bir tanede rüzgar çanı alırlar evlerinin kapısına asmak için,
Ve o......kara gün.....
Ankara gençlik parkında özgürlüğe merhaba oyununa gitmek için babasına bir hafta yalvaran kız sonunda izin alabilir,delikanlı baba korkma bende orada görevliyim der iş yerinden on yedi arkadaşıyla beraber giderler oyuna..
ara ara gelen pamuk şekeri gözleri parlaya parlaya yer güzel kız,
oyunun ikinci yarısında....bir simitçi çocuğun yenge şekerci ağabey seni çağırıyor sesiyle ok gibi fırlar yerinden....
Uzun uzun bakar sevdiğine delikanlı nazlı yarim der kömür tevzide olay var gidiyoruz hep beraber sakın merak etme,sen iki gün sonra polis karısı oluyorsun dik dur bakayım,hakkını helal et dönersem yiğit’in babasıyım dönemezsem anamı yokla ara sıra....
ağlayarak ayrılır sevdiğinden genç kız ciğeri yanar ANKARA küçülür iki damla göz yaşına sığar koca ANKARA duramaz yerinde tepeler çöker üstüne,nefes alamaz beni eve götürün ağabey der......
aradan iki saat geçmiştir kuyruklarda beklerken yeni mahalle’ye vardıklarında alev alev yanan ışıklara anlam veremez,bir başka telaşe vardır konu komşuda o ara babasının sakın söylemeyin delirir dediğini duyar...
deli olmuştur bile yanmıştır ciğeri pare pare kavrulmuştur eli ayağı genç kızın Ankara Trafik hastanesine nasıl geldiğini bile anlayamaz doktor Ali bey sevdiğinin sarılı bedenini gösterir kıza birde kol saatini ve alyansını teslim eder...ve ertesi gün o hastaneden dört polisin bombalanmış cesedi alınır hayalleri koyarlar tabutlara,anaların babaların emeğini,sevdiklerinin umudunu VATAN SAĞ OLSUN !!!
On ay boyunca genç kızı mezarlıktan elleri çamur içinde getirirler eve yatağına bitkin uzatırlar her seferinde yemez,içmez konuşmaz....
bir yıl sonra tutulan evi dağıtmaya karar verirler,sadece rüzgar çanımı verin bana der kınası yarım...
ara sıra anacığına gider dizine yatar saçını okşatır kokusunu koklar sevdiğinin gözyaşları dizini ıslatır meleğinin
hayata küsmüştür artık ne Ankara güzeldir,ne salkım söğüt sallanır ahenkle nede ceviz ağacı açar kollarını sarar sarmalar nereye elini uzatsa her yer,her şey kaktüs olmuştur...
Beş koca sene geçer kaç kez ağladığını ve güldüğünü bilmediği beş koca sene ve ailesinin aşırı ısrarı ile sevmediği rakı kokan baygın bakışlı adamla evlenir...o baygın bakışlı rakı kokan eller hiç saçını başını sevmez,hatta doğru dürüst adını bile söylemez ara sıra rakımı doldur lan sesi beyninde yer eder....Bazen tecavüze uğrar bazen dayak yer itilir kakılır sonunda bir oğlu olur adı YİĞİT !! sarılır Yiğit’ine yaşama sevinci olur kuzusu ona bu işkenceye bir buçuk sene dayanabilir ve boşanır rakı kokan adamdan....Kimseleri dinlemez kaçar Ankara’dan sığınır başka şehirlere işe girer Yiğit’ini..... Yiğit eder...
şimdi.....elli yaşlarında olan genç kız seneden bir gün mutlaka Ankara’ya gider Karşıyaka’daki sabit buluşma yerinde sevdiğine sarılır özlemle...çiçek koyar toprağına,elleriyle kara gözlerini sever,başını omzuna koyar sevdiğinin hatta öpüşür bile artık kaçamak değil ele güne inat bağıra bağıra öper sevdiğini....her seferinde gene geleceğim bir tanem diye veda eder sevdiğine....
seneler sonra seni bu gece rüyamda gördüm sevdiceğim ne alakaysa ölmüşsün güya ALLAH korusun canım ALLAH korusun !!! Ben ölmeden sen ölemezsin bende....
Haftaya yaş gününü kutlayacağız sevgilim seni çok özledim buluşmak üzere......
YORUMLAR
Çok hüzünlü ama sevgi,sabır kokan,güölü nir yüreğe sahip nir kadının öyküsü olmuş,umarım kurgudur,yoksa hazin bir durum,bu öykü bir anlamda benim hayatımı birebir anlatıyor,o yüzden çok etkilendim..DOĞUP BÜYÜDÜĞÜM AMA YÜREĞİMİ YAKAN ANILARDAN KAÇMAK İÇİN ANKARADAN UZAKTA YAŞIYORUM,MEKAN DEĞİŞTİRİNCE GEÇER SANIYORSUN AMA SADECE KÜLLENİYOR.HER YIL CEBECİDEDE BULUŞMAK İÇİN GİDİLEN SİLİK ANILARDA KALAN SOĞUK BİR ŞEHİR ŞİMDİ.ÇOK,DOĞAL,İÇTEN BİR ANLATIMINIZ VAR,HAYATA,ACILARA TUTUNARAK YAŞAMANIN SESİNİ ,SESSİZ ÇIĞLIĞINI DUYURMUŞSUNUZ.