uçurum
’’Asil bir soya sahip olmanın en büyük avantajı , yoksulluğa katlanmayı kolaylaştırmasıdır.’’
-nietzsche
bir çok görüntünün yok sayıldığı bir ülkede yaşıyoruz.
özel güvenlikli lüks yaşam sitelerinin tv kanallarını boy boy kaplayan reklamları arasında ülkedeki diğer yan yoksulluk kayboluyor...
lüks ciplerin içinde henüz tanışmadığımız bir insanlık klimalı seyir ederken
önümüz kış; şimdiden kış boyu ısınabilme ihtimalini konuşmaya başlayan yoksul ailelerin asgari ücretle yıkayıp okula gönderdikleri çocuklarının gelecekleri hakkında ihtimalleri yerine tv kanallarında pınar altuğ’un kızının geleceği tartışılıyor... 3 yaşındaki çocuk 3 lisanı sökmek üzere, bale kursuna gidiyor... diğer yanda 4 çocuk babası fukara, kuşluk vakti yola çıkıp çocuklarının okul masraflarını toparlama telaşında.
ülkenin en büyük müteahhit’i gazetelere boy boy reklam veriyor; asgari ücret 1 sene boyunca 701tl iken ve senede en fazla 30 lira zam gelirken en az 300binliraya ev sattığını göğsünü gererek söylüyor. ama hiçbir varoş mahallesine merhamet uygulanmıyor.
vatana bakıyoruz. zenginler banka hesaplarını kabartma yarışında. lüks rezidanslar kapma telaşında. en yeni arabalara binme hevesinde. gelecek yaz sezonuna nerede tatil yapacakları konusunda birbirleriyle görüş alışverişindeler....
yoksul kışını üstüste 3 çift çorabı ayaklarına giymekle geçirirken, o rahatsız edici yüksek binaların içinde ince kıyafetlerle dolanan zenginlerin vicdanına nuh tufanı’da etki etmez...
’’beni salıncaksız kodular
ekmeğimi çamura buladılar, kirpiklerimi toz toprağa,
aldılar tahta atımı benim,
yükü babamın sırtına koymaya zorladılar beni,
gecenin ağırlığını kaldırmaya zorladılar.
kim açtı ateş arklarını içimde,
kim açtı, kim açtı, kim?’’ diyor Fatva Tukan
-koray demirkılıç
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.