- 2058 Okunma
- 7 Yorum
- 3 Beğeni
Anneme
Kim ne hak eder ya da hak ettiğini almadan gider.
Hala anlamış ve bilmiş değilim.
Ama çoğu kez cevaplar havada asılı kalır.
Ve son cümle kader diyerek biter. Kaderdi anne…
Bir şehirden diğerine taşınan umutlarımız hiç olmadı.
Ama hayatımda tanıdığım en güçlü kadındın sen,
bizi zayıf yanlarımızdan vursa da zaman,
her şeyin bir bedeli vardı.
Yine de çok iyi dostlarım oldu. Ceza ve ödüle inanmayan,
sayelerinde başka pencerelerden de bakabildim hayata…
Gidişinin ardından hemen yıkılacakmış gibi duran evimizi toparladım.
Hani sana söz verirken,
“sen gibi bakamam bu bahçeye demiştim” de gülümsemiştin.
Biliyorum ki bugünde gülümsedin.
Çiçeklere baktım.
Belli ki boş bırakmamışsın,
her gün uğradığını söyledi ateş çiçekleri…
Diktiğin ama hiç yiyemediğin
vakti geçmiş domateslerini kökledim.
Ayakkabıma toprak doldu.
Sarmaşık gülü kollarımı çizdi.
Bu defa hiç şikayet etmedim.
Zaten ne laf etsem,
aleyhime işleyecekmiş gibiydi zaman,
gül bahçemizi öyle soluksuz seyrettim.
Söylediğin gibi bakıyorum çiçeklerine,
dediğin gibi kendileri bırakıyor toprağa tohumlarını,
Ardından solmaya yüz tutmuşlar.
Ne kadar ıslansa da kökleri,
sohbetinin eksikliği var renklerinde,
demiştim ya “senin gibi bakamam” diye…
Daha çok özleyeceksin dedi.
Suyu biten kuyu, tersine akacak zaman,
yaşlandıkça daha iyi anlayacaksın.
Bir anne ne eder. Kaç kedere bedel.
Her şiir sayfasının kenarından bir parça düşeceksin.
Bazen kıvrılacaksın hayata fetüs gibi,
acıyla yazılan bir alın yazı pineklerken başında,
kardeşsiz, babasız, annesiz belki de kimliksiz durmadan yazacak ellerin…
Her şey hareketsiz, sessiz bir ağıt vardı odalarda,
bir tek musluktan damlayan su hariç,
hani oda olmasa, yoktu bir zamanlar yaşadığına şahitlik edecek.
Aylak bir yağmurun suçlanmasını seyrediyorum şimdi,
ayak izlerini silerken toprağımızdan,
yağmur en çok bize ağlıyor anne…
Ve kimse bilmiyor, tabiatın içimden geçtiğini,
korkuyorum bir gün kökleri yırtacak bedenimi…
YORUMLAR
kardeşsiz, babasız, annesiz belki de kimliksiz durmadan yazacak ellerin…
Her şiir sayfasının kenarından bir parça düşeceksin.
yağmur en çok bize ağlıyor anne…
Anne , annelerimiz,
''annem nasıl yakıyorsun ikinci yılında , rüya gibi senli günler, söndürmüyor gözyaşlarım yakan özlemini...
Kaleminiz hiç bitmesin Sebahat Kara...
Saygıyla...
Anneciğim..
Bazen kıvrılacaksın hayata fetüs gibi,
acıyla yazılan bir alın yazı pineklerken başında,
kardeşsiz, babasız, annesiz belki de kimliksiz durmadan yazacak ellerin…
Kader.İç dünyasını bildiğin bir dostun gözyaşlarına şahitlik ettiriyor bazen..
Oysa yetimliğimiz ortak..
KEMAH_LI tarafından 3/26/2014 9:37:31 AM zamanında düzenlenmiştir.
En güzel şiirler annelere yazılan,en güzel yazılar da annleri anlatan yazılardır.
Bahtiya Vahapzade vefat eden annesine seslenirken :
" Anam tapşırıldın ana torpağa
Bu ölüm,sineme çekti dağ menim
Sen menim arhamda benzerdin dağa
ele bil arhamdan uçtu dağ menim"
Bu şiiri altmış yaşındayken yazmış şair. O yaşta bile yaşlı annesini arkasında dağ gibi hissediyormuş.,
Allah'tan rahmet diliyorum.
Bilin ki dünyada kalan bizler kendi bakış açımızla değerlendiriyoruz ölümü.
Önden gidenler de bize üzülüyorlardır kim bilir?
Selam ve saygı ile.