- 644 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Ev alma komşu al
Ey acizler acizi, ey zavallıların en zavallısı; İnsan! Bir amel işleyip de mükâfatını beklemek ne büyük hatadır…
Bizler namaz kılıyor, oruç tutuyor, zekât veriyoruz. Fakat bunları yapmamızın amacı emirleri yerine getirmek ve Allah(C.C.)’ın rızasını kazanmak olmuyor çoğu zaman… Çünkü eğer böyle olsaydı bizlerde itikat sağlam olurdu, kaya gibi...
Türbanla başını kapatıp da dar elbiseler giyen kadın, Ramazan ayını oruçlu geçirip de bayramın ilk günü kerhaneye zinaya giden adam… İşte ben bu kişilerden söz ediyorum, bu kişiler biziz; bizim içimizdeler, varlar…
Peşinci aciz insan bir ibadeti bile yerine getirdiğinde hemen karşılık bekliyor, hemen duaları kabul olsun istiyor, hem de hep faniyet dolu o duaları… El açıp da “Allah(C.C.)’ım bana ev ver, araba ver, sağlık-sıhhat ver, eş ver, koca ver…” demeyen kaçımız var?
İşte bizler ne kadar da dünya kokuyoruz…
Oysa itikat sahibi bir Müslüman ellerini açıp dua ettiğinde; “Rabbim sen bana hayırlı olan neyse onu ver. Muhakkak ki ben nasibimden fazlasına sahip değilim, sahip olamam.” Demelidir. Dünyalık ya da ahretlik bir istekte bulunmak Allah(C.C.)’a dost olmayı isteyen birisi için uygun değildir. O Allah(C.C.) dostunun tek dileği vardır ki o Allah(C.C)’ın rızasını kazanmaktır.
Allah(C.C.) dostları; Sıddıklar. Asla dünyalık ve ahretlik dilekte bulunmazlar. Onlar için dünya bir “Hiç”tir. Cennet onlar için bir harabe, Cehennemse kül yığınından ibarettir. Ne Cennet’e girmek için çırpınır ne de Cehennem korkusu güderler. Onların tek istekleri Allah(C.C.)’ın rızasını alarak ahrete intikal ettiklerinde sadece O(C.C.)’nun cemaline mazhar olmaktır.
Bu konu hakkında Abdülkadir Geylânî şöyle buyuruyor: “Ev alma, komşu al.”
Günümüzde bir ev sahibi olmak isteyen kişinin önce mahallede kimler yaşıyor baksın diye söylenilen bu söz asıl anlamını kaybettirilmiş. Oysa Abdülkadir Geylânî el Fethu’r Rabbânî adlı eserinde yer alan sohbetlerinde bu sözü kullanarak bizlere şöyle öğütler veriyor: “Bir amel işleyip karşılığını istersen mükâfatın yaratılmış ve geçici şey olur. Sırf Allah(C.C.) rızası için işlediğin amellerin karşılığı ise O(C.C.)’na yakın olman ve cemalini seyretmendir. Öyleyse sen, hiçbir amelin için bir karşılık bekleme. Dünya, ahret ve Allah(C.C.)’ın dışındaki bütün şeyler O(C.C.)’nun yanında nedir ki? Sen nimeti değil, nimet vereni iste. Ev alma, komşu al. Her şeyden önce var olan, her şeyi var kılan ve her şeyden sonra var olacak olan O(C.C.)’dur.”
11.11.2012
Engin DİNÇ
YORUMLAR
vermek istediği çok güzel yazının lakin
dili fazla sert ve eleştirel
yani kendini soyutlayarak millete sataşır gibi
ve islam hoş görü dinidir eğer sadece komşu işlenecek idi ise konu bu kadar sert bir üslupla yok milletin elbisesine orucuna dil uzatmaya gerek yoktu bence
saygımla...