- 1733 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Kara Tren
‘Yıllarca insanlar özlemlerini,hayallerini,hayal kırıklıklarını ve bazen de geçmişini sadece bir nesneye bağlarlar. Tren…’
İnsanoğlu kainatın en muhteşem varlığı diye nitelendirilir. Muhteşemlik burada sorgulanması gereken esas kelime değil midir? En başta bu kadar muhteşem ve mükemmele yakın bir varlık nasıl olur da bu kadar nankör ve ön yargılı olabilir.İnsanoğlu nankördür çünkü sevildiğinde sevildiğini, değer verildiğinde ona verilen değeri anlamaz.Hayatın kıymetini bilmeyişi buna en büyük örnektir. İnsanoğlu ön yargılıdır çünkü onu ürküten her şeye ‘kötü’ damgasını yapıştırır hemen.Gece,karga,karanlık ve hatta siyah giyinen adamlar.
Peki insanoğlunu nedir siyahtan ürküten. Beyaz insanoğlu için daha ürkütücü bir renk değil midir? İnsanoğlu beyazı sevebilecek kadar kusursuz mu? Beyaz, her şeyi olduğu gibi gösterir. Belki bir renge sahiptir ama hiç bir şeyi gizleyemez.Ama yine de beyaz sevilir hatta baş tacı edilir. Bütün güzel vasıflar beyaza verilmiştir. Masumiyet,saflık,temizlik… İnsanlara en mutlu günlerinde beyaz giydirilir.Velhasıl insanoğlu ön yargısını renklerde bile yansıtmıştır. Ama bu renklerden nasibini en kötü alan siyah ve siyah olanlardır. Örneklemek gerekirse karga sadece siyah olduğundan su anda sevilmeyen hayvan değil midir? Karga, zamanında kurtarıcı bir model iken daha sonra ‘Kara Karga’ adıyla lanetlenmemiş midir? Ya da gece aslında gündüzden daha masumken insanlar belki de vicdanlarının sesinden ürktükleri için geceyi ürkütücü bulup gündüzden daha az sevmemişler midir? Ve tüm bu ön yargıyla yaklaşılan nesnelerden yazımızın asıl unsuruna gelelim. Tren…
Bahsettiğimiz gibi insanların düşünceleri çoğu zaman nankördür. Hatta bazen o kadar nankörleşirler ki uzaklaştıkları ve sevmediklerinin iyi özelliklerini önemsemezler. Tren de bunlardan bir tanesidir. ‘Kara’ damgasını yemiştir. Evet belki renginden ötürü ilk başlarda bu isim kullanılmaktaydı ama daha sonraları bu ‘Kara’ anlamı yerini hainliğe, vicdansızlığa, acıya, ve ayrılığa bırakmıştır.Türkülere bile konu olan bir ulaşım aracının bu denli sezgisel bir hale gelmesinde en etkili olan şey insanların ön yargıları ve nankörlüğüdür.Bu ön yargılar ilk başta insan zihnine ‘Tren bir ulaşım değil bir ayırma aracıdır’ mesajını yollar.Bir başka düşünce olan nankörlük de aynı mesajı çekinmeden söyler sana. Fakat bu durumda kaçan bir husus vardır ki o da trenin o insana olmasa da başkalarına sevdiklerini getirdiğidir. Bu düşünce tarzıyla insanoğlunun nankörlüğü apaçık ortada değil midir?
Bu saydığım bir örnekti. Bu örnekle insanoğlunun engelleyemediği duyguların bir nesneyi bile nasıl etkilediği ortadadır. Kaldı ki bir canlıyı etkilemesin.
Not: Aramızda önyargısından ve nankörlüğünden mutlu olan,geceyi,kargayı ve siyah giyen adamları seven varsa üstüne alınmasın Bir de ‘Siyahın avukatlığı sana mı kaldı’ derseniz, e bir yerden başlamak lazım.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.