- 827 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Nihayet Aşk Varmış
Yeni başucu filmimi bulmanın verdiği mutlulukla bu yazıyı yazıyorum. Evet film için yazılan bir yazı fakat filme az buçuk değineceğim. “Büyüsü” bozulmasın diye. Ne Metin Erksan’ın genellikle sınıf farkları çatısındaki usta yönetiminden, ne de oyunculukların; özellikle Müşfik Kenter’in çekingen ancak güçlü karakterindeki performansından, ne de görsel anlamdaki filmin doyuruculuğundan ilk paragrafımdaki bu değinme haricinde bahsetmeyeceğim. Genellikle tema üzerinden gideceğim.
“Biz beğendiğimiz bedenlere, ideal ruhları, sevebileceğimiz ruhları koyup adına aşk diyoruz” benzeri bir laf etmiş Shakespere amca, severim de keretayı, lirizmin efendilerinden ne de olsa, fakat ben de cevaben; kalk biraz yerinden gayret et de “Sevmek Zamanı” nı izle diyorum.
Surete aşk; konu itibariyle tasavvufi bir çağrışım yapabilir. Lakin orada (yanılmıyorsam) aslolan nedeniyle suret sevilmektedir. Filmde ise, sınıf farkı, kırılma korkusu vb. nedeniyle suret ön plandadır. Tamam da nedir bu korku? Aşk üç kişilik olmaz, ya iki ya tek kişiliktir. Tek kişilik yaşanılanı sanırım en güç isteyen işidir. Fakat artıları da vardır belki, kendi düzenini kurarsın, kendi bildiğince seversin, doğru yanlış sendedir, karşı tarafın seni kırma ihtimali yoktur; derken araya bir link gireyim; devam edeceğim
www.youtube.com/watch?v=tsaUlXofHoE (bağlanmayacaksın)
amma velakin filmin içimde yeşerttiği ve içimde tükettiği umuda rağmen; 21. yy düsturu üsttedir efendim…
Biz konumuza dönelim, velhasıl kelam suret meselesi filmin önemli mevzusudur. Metin Erksan, sınıf farkını pek öyle alttan alta işlemez “Sevmek Zamanı” nda olduğu gibi. Fakat “aşk”ı en üst sınıf saymış olacak ki, alt metne, filmin ilerleyen kısımlarına yedirmiş meseleyi.
Replikler can alıcı… Fakat Halil’in bir sözü, hiçbir zaman gitmeyecek kulaklarımdan… Yine resme olan aşkını anlattığı bir sahnede, “Hayatıma girme, çünkü onu bozarsın, yok edersin.” (orjinali için filmi izleyiniz ) ) gibisinden laflar ediyor. Doğru, yok ederler, ihtimal dahilindedir. Bir nevi kendini koruma yaklaşımı. Çünkü Halil, bir yıldır farkındadır ayrı dünyaların insanıyız muhabbetinin. Çekingen, bakışlarını kaçıran, susan tavrı bundandır hep.
Harika final sahnesine de ufak bir dokundurmam olsun. Toplumsal gerçekçi bir film çek, buna iyi bir felsefe ekle, yer yer simgeleştir, ve film bir aşkı filmi olarak aşık olunası olsun. Metin Erksan’ın ellerinden öpmek gelir şu an içimden.
Söylenecek çok söz var lakin izlemek mühim… Şiddet üzerine şiddetle tavsiyedir… Her filme hemen hemen bir sıfat yakıştırırım; “Sevmek Zamanı” için de “vazgeçilmezim” desem yeridir. Bir adaya düşsem, yanıma dvd sini alırım )