- 839 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Cumhuriyet'in Anı Defterinde Yeni Bir Sayfa Daha
Dostlarım,
Birey olarak ya da ulusça ortak bilincimizi şekillendiren olaylara/olgulara bakarsak ne değin bir varsıllık içinde olduğumuzu; bu günlere hangi zamanların içinden geçerek ve nasıl geldiğimizi az çok anlarız.
Bir an için düşünelim bilincimize yerleştirdiğimiz varsıllıkları…
Daha görkemli bir gelecek kurabilmek için dersler/sonuçlar çıkarırız onlar sayesinde.
Zaten İngiliz Filozof Francis BACON ‘’Bizi güçlü kılan yediklerimiz değil,sindirdiklerimizdir.Bizi bilge yapan okuduklarımız değil,bilincimize yerleştirdiklerimizdir.’’ Diyor.
Evet; 89.yıldönümünü kutlamakta olduğumuz CUMHURİYET ve ATATÜRK AYDINLANMASI’nı sindiremedikleri için,bilinçlerinde yer bulamadıkları için KARŞI DEVRİM bir blok olarak karşımızda duruyor.
Çünkü onlar 1923’ten şimdiye bilincimizde yer etmesi gereken dönüm noktalarını / yaşadığımız döneme uzanan süreci şekillendiren olayları bilmiyorlar; bilmek istemiyorlar.
Atatürk’ün açtığı çığırdan iz süren Cumhuriyet Çocukları ise,KURTULUŞ’a ve KURULUŞ’a ruh katan bütün uğraşları,savaşımları,savaşları ve utkuları tarihin belleğinden devşirilen insan öykülerinde bütünleştiriyor ve ulusumuzun anı defterinin yapraklarını birer birer açarak okuyoruz.
Bunu yaparken şimdiyi de şekillendiren ulusumuzun acı tatlı tüm olaylarını neden/sonuç ve erek/sonuç bağlamlarında değerlendirerek her birinden dersler alıyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti’nin Anı Defteri ‘sıradan’ bir belge olmaktan öte bir BİLİNÇ’tir!
Ona eklenen her harfin alaşımında ‘kan’ vardır,’ter’ vardır; gözyaşı vardır; ateş vardır,barut vardır.
Yaşamın ve zamanın canı sağolsun,diyenlerin özverileri vardır.
Bir yürek buluşmasıdır CUMHURİYET.
Bir kalp ısısıdır CUMHURİYET.
Ne acıdır ki,bizler Atatürk ve Cumhuriyet sevdalıları bugün 89 yıllık bir ömrü geride bırakan bu YAŞAMSAL VARLIĞIMIZI,öz topraklarımızda gönlümüzce ve özgürce kutlamaya izin vermeyen barikatlara doğru yürümekteyiz.
Ve ne acıdır ki bu Anı Defteri’nin yapraklarını, her şeye karşın Cumhuriyet’in yaşıyla özdeş ve onun varlığıyla anlamlanan Ankara- Ulus’ta çevirmek için sınayacağız kendimizi.
Cumhuriyet çocuklarının duru şenliklerine karşı ne yazık ki Türkiye Cumhuriyeti’nin kolluk güçleri sürülerek…
Yarın ‘Cumhuriyet’in Anı Defteri’ne’ kara bir leke olarak düşmesin istiyorum…
Cumhuriyet’in kuruluşu için Bandırma Vapuru’nun rotasını Samsun’a teslim eden Kaptan Hakkı Durusu’ya,Özgürlüğün Şairi M Akif ERSOY’a,Zübeyde Anamıza, ATATÜRK’ümüze; Anadolu’nun başkaldırısında simge ad Nenehatun’a,Kubilay’a,Tonguç’a,Bahriye Üçok’a,Uğur Mumcu’ya…
Tüm adsız kahramanlarımıza doğru panzerler yürümesin istiyorum.
Cumhuriyet Türkiyesi’nde yarım yüzyılı aşkındır çok şeyler oluyor.
Ve Cumhuriyet örgüsü bizim öykülerimizle büyüyor çünkü.
29 Ekim 2012’in düşündürdüklerini kısacık anımsatmak istedim.
Nice 29 Ekim’lere…