- 355 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Siniynen Koysana
SİNİYNEN KOYSANA
Yine böyle bir bayram sonrası.Emin Amcamın (İmin A.)arkadaşı gelmiş babasıyla.Alamanya’dan iş arkadaşı.Nevşehirli.Anası sizlere ömür. Göç davulu çalmış.Ahirete göçmüş.Babası âhir ömründe yalnız kalmış.
Yüce Tanrı kimselerin dirliğini düzenini bozmasın. Adamcağız şu yaşanılası dünyada tek başına kalmış.Hayatı paylaştığı eşini kaybetmiş çünkü.Gerçi oğlu uşağı var ama can yoldaşı yok.Dünya başına dar...Hiç bir yerlere sığmıyor.Duygusalaşmış.”Öte git.Gözüne tütün gider.”deseler, dolukuyor.
Emin Amcamın arkadaşı:
”Baba ölüm Allah’ın emri.Ölenle ölünmez.Artık anam yok.Ama hayat devam ediyor.Seni evlendirelim.”diyor.Adamcağız boynunu büküyor.Ne yapsın?
Emin Amcamı aramış:
”Arkadaş hâl böyle böyle...Ne olursa senden olur.Babamı everek.Bana yardımcı ol.”demiş.Emin Amcam hayırlı işi sever:
”Olur, demiş,Emin Amcam, hele bizim köye gelin de bir çaresine bakalım.”
Adamcağız babasını (damat adayı) da almış gelmiş.Yukarı odada oturuyorlar.İkindi sonrası.Sofra kuruldu.Halil İbrahim sofrası.Kuşun sütü eksik.Etlisi,sütlüsü,tatlısıyla...Tatlı deyince bayram baklavasız olmaz.Bakiye Abla bir geniş tabağın içine 5-6 dilim baklava koymuş.Oturduk. Sofrada dört kişiyiz:İki konuk,ben ve Emin amcam.
Yedik içtik dedik:”Çok şükür”.Kaldırdık sofrayı.Çayları da yudumladıktan sonra adamlar:
”Bize müsade! (müsaade)” deyip kalktılar.Konukları uğurladık.Emin Amcam alı al,moru mor geldi Bakiye Ablanın yanına.Çok sinirlenmiş belli ki:
”Sen niye baklavayı tabağa koydun?Neden siniyle koymadın?Birkaç dilim baklava, ayıp değil mi?Adamlar utanıp yemediler belki de...Siniynen koysana...Ne kadar yerlerse yesinler...Bi (bir) telledim (terledim).”
Emin Amcam açtı ağzını,yumdu gözünü.Bakiye Ablaya demediğini bırakmadı.Emin Amcamı teskin etmek bana düştü. O’nu sakinleştirene kadar ben de epey ter döktüm, inanın...