YIKINTILAR ARDINDA...
Hayat bazen fırtınalı, bazen ıslak, bazen sisli ve sessiz.Hayatın verdiği bu yıkıntılar karşısında ne kadar direnebiliyoruz. Ve.. bu yıkıntılardan çıkışımız bizde nekadar derin yaralar açıyor ve bizler hayata tutunmaKta ne kadar başarılı olabiliyoruz ki...
Terazinin her zaman dengede olması için ağırlıklarının eşit olması gerkli. (alıntı)
Zamana inat canımızı acıtarak olgunlaştırıyor hayat, yoksa bizi mafmıediyor bilemiyorum.20 sinden sonraki yaşantımız akıp gidiyor farkında olmadan. Ve..bizler yıkıntılar arasında YENİ BİR YAŞANTIYA BAŞKA BİR SENLE GİRİYORUZ.
Geçer zamanla diyorlar ama o yıkıntının bıraktığı enkaz birdaha yerli yerine oturmuyor.Zaman herşeyin ilacı diyorlar.Biz bu zamanı kullanmasını bilmedikten sonra enkazlarla hayatımızı sürdürmeye çalışıyoruz.Karar veremiyorum bu yıkıntılar arasında yeni yaşantımın nasıl olabileceğine.Hayal bile kursam bir yerde falso verip yarım kalıyor. Hayatmı yoksa zamanmı acımasız olan, yoksa bizmiyiz hayatı ve zamAnı acımasız kılan.
Yıkıntılardan kurtulamıyorum ve bu enkazlar ezdikçe beni hayalime bile yer bulamıyorum
YıkıntılarmI beni yoksa bu yıkıntılardan benmi çıkamıyorum... anlayamadım.