Kalitesiz siyaset ve bağnaz akımların yaygınlığı; sevgisiz, güvensiz, abus suratlı insanları olan mutsuz bir toplum haline getirdi bizi.
Komşular arasında dostluk, arkadaşlar arasında güven/samimiyet tükendi. İnsanlar birbirinden kaçar, sokakta karşılaşmamak için karşı kaldırıma geçer, kimse komşusuyla dahi yüz yüze gelemez oldu.

Bilerek veya bilmeyerek yol açılan bu sosyal yıpranma toplumda kalıcı yaralar oluşturur.
Sosyal bilinç, ulusal ruh ve inançta berraklık tarumar olur.
İnsanlar arasında bağlar, gönüller arasında köprüler kurulmadan toplum oluşturulamaz. Oluşmuş bir toplumda birliktelik ve paylaşım ruhu zedelenirse; parçalanma ve hüsran kaçınılmaz olur.

İktidar adına, din adına, vurgun ve de çıkar adına; eşekarıları örgütlenmiş; erkekleri farklı koldan, kadınları farklı koldan yayılmışlar memleket sathına.

Sayıları beşyüzbin dolayında olduğu söylenen harcamalarının nerden karşılandığı bilinmeyen, maaşlı öcü kadınlar; hanelerde, gizli kapaklı mekanlarda açlık, ihtiyaç ve çaresizlik içindeki milyonlarca masum Anadolu kadının beyinlerine tecavüz ediyorlar.
Hediyeler sunarak, kişiliklerini okşayarak, aidiyet duygularını kabartarak sonu ortaçağ karanlığına dayanan oy deposu ve de iblis düzenine payanda yapıyorlar bu insanları.

Çocuklarımız daha körpecik birer yavruyken; şer-i eğitim adı altında kız erkek diye ayrılıyor, toplum içinde palazlanıp gelişmesi gerekirken insanlık sevgisinden tecrit ediliyorlar. Modası geçmiş, hatta lanetlenmiş Arap kültür ve geleneklerine boğularak, geleceğimiz karartılıyor.

Genç insanlarımız; kendilerine bahşedilen kutlu dünya yaşamı yasaklanarak bir başka dünya masallarıyla avutuluyorlar.
Böylece bilgisiz, basiretsiz ve düşüncesiz kalmaları sağlanarak; iblis ruhluların inanç, sosyal, ekonomi, bilim ve siyaset alanlarında cirit atmaları kolaylaştırılıyor.

Senelerden beri, yapay gündemlerle oyalanıyoruz. Reklam ve propaganda bombardımanına mazur kaldık. Lafla peynir gemisi yüzdürülüyor. Kolay göze batan, maliyeti ucuz, çalma-çırpmaya en uygun olan beton, asfalt, inşaat, çiçek-böcek süslemeleriyle kandırılıyoruz.
Bağlar zayıflatılarak, ahlak çökertilerek, topraklarımız üzerindeki kontrol kaybedilerek devletimizin içi boşaltılmaktadır.
Devletlerin de ulusların da ruhu vardır, canı vardır ve bir de bedeni vardır.
Canı çıkmış devletten geriye leş kalır ve o da kokar.

Müsadenizle