- 654 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İSTANBUL BENİ BÜYÜTÜYOR... kitabım dan bir bölüm..(bir adam tanıdım.adı patroon du)
bir dönem hayatıma giren ve uzaklaştırdığım için ardım sıra yalanlarla gezen sahte kimlikli kadının evin de kahve davetindeyim..laptobum da yanım da..ev sahibi netten hiç ayrılamadığı için bende açtım bilğisayarımı...çünki sıkıldım karşım da nette devamlı sohbet eden ve gerektiğinde telle soohbete başalayan ev sahibesinden..
mesajlaşmayı ve sohbeti sevemedim ben sanal alemde diyeceğim varsa buyrun gelin iki bardak çay içer dertleşiriz derim hep yazanlara da...
işte böyle bir günde bir mesaj..facebokk sayfamdan..
..selam nasılsınız
-teşekkür ederim siz nasılsınız ..(sanaldan 6 yıldır tanıdığım bir zat)
-iyiyim bende ..sizi arayacaktım ama teliniz yok..
-hayrola efendim ne vardı..
-iş yerlerime bir yenisini ekledim de.bu arada bir ünüversitenin tiyatro salonuyla anlaşıyorum.sizin drektörlük yapmanızı istiyorum.sanatın içindesiniz siz..
-teşekkür ederim ama ben magaza yöneticisi ve ressamım. bale sahne kostüm tasarımndan anlarım 9 yıl bir ünüversitenin bale bölümünün sahnesi benimde...tiyatrodan anlamam...
-benim daha önceden çalışmalarım var ayrıca evde asistanım var yabancı oda destekleyecek..birlikte yönetiriz..iş yerime buyrun bir kahve içip konuşalım...
-iş yeriniz nerede
-iç erenköy de...
-aa bende şu an iç erenköydeyim şanş bir uğrayayım detayları konuşalım.
ve alnan adresle birlikte ben kahvemi bırakıp ev sahibinede bay deyip verilen adrese gidiyorum...büyük bir mağaza bir türk iatalyan ortaklığı ürünler satılmakta...hoş sohbet karşılanıyorum...
ve maaş olarak ta iki buçuk milyara eski para anlaşıyoruz...ama ben bu arada iş aramaktaym sıkıldım çünki...ve
-iş bulursan başlarım ..sizi iki ay bekleyemem dedim...
aradan 4 gün geçti..ve ben yine bir yere gideceğimiz için o dönem izlemlediğim bu bayanın evindeyim ...çalan tel..
-başka yerde işe başlamayın buyrun benim asistanım olun...burda mağazada bana destek verin tekim zaten..ve tiyatro ihale bitince de oraya geçersiniz....
- açıkcası sevindim..iş ve güzel bir iş yeri...kendime güvenim snsuz kendi mağazalarımızdan biliyorum mağaza yönetimini....
ve işe başladım...
bana ilk tembihi...
-muhasebecim geldiğin de yanmız da durma....
genç bir çocuk gelmekte her gün..aynı saatlerde ama benim garibime giden her gün bir iş yerine muhasebeci gelmez ki....
ve hazır yemekten zehirlenmem harika bir olay..
....aşağı katta mutfak var....ve..
-mümkünse bir ocak alsanız ve ben burda kendime yemek yapsam...temiz hiç degilse bir çorba yeterli olur bana dedim...
bizim patron hemen atladı konuya
..aa iyi olur...
ertesi gün benim muhasebeci sandığım genç elinde ocak ve tüple geldi..nakliye yapan aracımızdan mutfak gereçleride....ne güzel degil mi ben kendime temiz bir yemek yapacagım.....ne zaman bu saflığımdan ve herkesi kendim gibi görme huyumdan vaz geçeceğim acaba....:((
ama aynı iş yerinde iki kişiyiz bir de gelen muhasebeci...ve nakliye saatlerinde gelen iki çalışanımız....ama öğle saatin de iki kişi ne var ki kendime yaptığım yemekten iş verenimede bir kase çorba vermekte....degilmi siz öyle sanın.....
bizim yemek işi beş kişilik oldu...ablacım diyenmi ..harika ellerine sağlık diyen mi....eh sesimi çıkarmıyorum ama sinirime dokunamkta....ha bu ara da iş yerinde çırakta yok..sevgilipatronum kendi yapmakta temizliği..üç kat büyük alan....eh seyredemiyorsunuz sözde patronunuz temizlik yaparken sizde ufak defek yardım ediyrsunuz....:((tabi ki içinizden söverek...
neyse lafı uzatmayalım.şubat ayı oldu bu arada bu bayanı uzaklaştırdım hayatımdan..ve benden öç alma ayakları başladı:))işin tuhafı bu arada hayatımda da biri var..kendinin mert ve düzgünlüğüne beni inandıran uzun bir zaman inanmam için emek veren biri....
ve sevgili sözde patron işin ayarını kaçırmaya başladı..işlerin hepsi bana kaldı yemek ortalık ve satışlar....sessizce izliyorum...çünki içimde ki ses bir fırtınanın kopacağını söylemekte....ve tüm mağazayı ben işletiyorum ..bizim patron oturuyor...sadece uhasabeci çocuk geldimi bir hareketlenme var bu bana tuhaf gelmekte ama dedim ya ben sabırlıyım dır beklerim ..benim bu sabrımı insanlar saflığıma yorsalarda hiç saf degilim....ve
IQ sü yüksek biriyim susmam kültürümden edebimden ve sabrımdan ...sabrım bittimi yapacaklarımdan ben mesül değilim çünki..
devamı...
biz ne yaparsak yapalım hayat bizim adımıza her şeyi düzenliyor ve biz yaptık sanıyoruz..diğer şubede işler güzel gitmemekte bazı pürüzler var..ve ben gidiyorum ..
zamanla ben o şubeye ,şube bana alışıyor....fakat sözde patron devamlı aramakta çık bu şubeye gel.....
sorarım size/
<< bu arada ben ordan ayrılmadan bana kendisinin gizli ortak olduğunu ve iş yerlerinin muhasebecim dediği gencin üzerinde olduğunu söyledi....bana saf densede kendim yalan konuşsan biri olmadığım için inanırım..ve inandım tabi kiiii....:)))>>
evet sorarım size ne yapardınız ki...iki ortak ve bir tanesi bana çık gel bu şubeye diyor....
verdiğim cevapsa benim..
-siz iki ortak aranız da halledin ben size ortakmıyım ki vurup kapıyı oraya geleyim....
bu şubede işler yolunda ve gerçek yapacağım işimi yapmaktayım..yorulmuyorum...
fakat ne ala ..adam takmış durumda...çünki diiğer geldiğim şube de işler düştü..herkes şikayetçi...ve önce muhasebeci,şimdilerdeyse ortak bildiğim genç çcuk rahatsız o şubenin bu düşüsünden..ne yapabilriz diye benle paylaşmakta...gelen bir tel..
-çabuk çık o mağazadan buraya gel....
-ben size söyledim iki patron siz bunu çözeceksiniz...
-seni işe aldım falan filan saydırıyor....dilin kemiği yok....ama ben hiç bir zaman asaletimi bozmam kibar cevaplarımdan genç patron sizi arayan o sefil mi dedi...şok bir vaziyette döndüm....kulağım da telle...benim şaşkınlığıma o da şaştı....ve teli kapattım...
- ne diyor size...
-kapıyı çarpıp diğer şubeye yanına geçmemi..
-peki siz ne düşünüyorsunuz.
-duydunuz ben burda gerçek işimi yapıyorum ,orda yoruluyorum dedim...bana sinirlendi..
-peki iki patron aranız da çözün dediniz...ikinci patron kim???
-siz ve o bey...
anında çatılan kaşlar ve oturun konuşalım diyen sesi...
-birincisi patron yani işin sahibi benim...ikincisi işe sizi ben aldım o degil...
bendeki şoku görmelisiniz gözlerimi koca koca açmış dinleyen ben....
-siz muhasebei degilmisiniz asıl para ve iş o beyin degilmi siz görüntüde sahibi degilmisiniz.....ve iyice sinirlenen genç patron ve o an çalan tel...
-o mu..
-evet
-açın teli
ve teli açıyoorum aynı tereneler devam....ve genç patron masama bir kagıt uzatıyor....yazan şu sözcükler..
-benim nerde çalışacağma patronum karar verir..:))bu sözleri söyleyen kendi sesim yankılanmakta kulaklarım da düşünsenize bir yıl boyu yalanlarla oynayarak kandırılan ben ve diğer şube semt yaşayanları....gözlerimin önünden geçmekte....bu nasıl bir kabiliyet ...hadi beni geçin burnunun dibinde anlamadım....
bütün sokak iş komşularımız....ve kendime döndüğümde telde bağıran bir ses..
-nankörrr sana iş verdim.....bunu duyan gerçek patronum...yine yazyor...
-hayır siz vermediniz işi gerçek patronum verdi...
bende papağan gibi söylüyorum yazılanı...
yüzüme kapanan tel...ve hayatım da bir yalancı dan daha kurtuluşum....
dedim ya istanbul benim sınavım....bir bayanla başlayan yalancılar kervanı iki karşı cinsteki yalancılarla aynı dönem içinde yaşandı....
ve şu an dönüp baktığım da hepsi bir şekilde hayatımdan temizlenmişler....yaratanın sevgili kuluyum...bebek saflığındaki oyun düzen bilmez kalbim..bu tür kişilerin bir dönem oyuncağı olsamda.....bakıyor ki rabbim ben hala aynı yerde safım adam olmuyorum.....geliştirdiği olaylarla bu türleri hayatımdan alıyor....ve BEN ŞU AN AYNI İŞTE BİR YÖNETİCİYİM... RABBİME ŞÜKREDERKEN DİYRORUM Kİ...
....İSTANBUL BENİ BÜYÜTÜYOR....
................................................................EMA
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.