TEFEKKÜR

• 7 Ekim 2012 Pazar 13:15:25

KAYNAKTAN DERYAYA
LEBİDERYA

TEFEKKÜR
Kadir DURAK

Teklifsiz tenkit yapmak; zamanı beyhude harcamaktır.

Tenkitlerimizi anlatır iken; o konuya ait teklifimizi de arz edersek; olumsuz görülen bir durumdan olumlu sonuç elde edilmesinin kapısının kapısını aralamış oluruz.

Her hangi davranışın değerlendirmesini yapmadan evvel, o konuyla alaklı olarak kendimizi tartmalıyız.

Günlük yaşantının analizini gün bitimlerinde yaptığımız zaman ertesi gün daha az hata yaptığımızı müşahade ederiz.

Bir yerde yönetici isek; hakkaniyetle davranmak zorundayız. Hakkaniyetle davranış sergilemiyor isek; yöneticilerin haksızlık yaptığı söylememiz kendimize yaptığımız saygısızlık olur.

Gıybet etmeyi alışkanlık haline getirmiş birisinin gıybetten yakınması ne derece doğru davranıştır?

Vergi kaçıran bir insan vergilerin adaletsiz dağılımından söz etmesi de haksızlıktır.

Kayıtsız işçi çalıştıran birisinin SGK’nu tenkit etmeye hakkı olabilir mi?

Türk - İslam otağlarımızda eğitim yapılmadığını söylediğimiz zaman;

"Kaç yaşındasın?"

"Ne iş ile iştigal etmektesin?"

"Kendi işin ile alakalı olarak eğitim verebilecek zamanı bulabilirsin. sen kendi üzerine düşen vazifeyi ifa ettin mi?"

"Allah Yolu’ndan söz ediyorsun, peki Allah rızası için ne yaptın?"

"Gençlerin saygısız davranış yaptığını söylüyorsun, sen saygının ne olduğunu gençlerimize öğrettin mi?"

"Hak ve adaletten yana olduğunu söylüyorsun; ancak sen kendi yanında çalışan insanın alın terinin karşılığını zamanında ödüyor musun?"

"Cahillikten söz etmektesin, gencimizin okumadığından bahsediyorsun. Sen o gençlerimize kitap önerdin mi?"

"Günlük hayat içerisinde argo söz ve davranışta olanların çoğaldığından yakınıyorsun, küfürbazların arttığından müştekisin. Gün içinde kaç tane hatalı davranışta bulunduğunu düşündün mü?"

" ’Ben’ değil ’Biz’ anlayışının tükendiğini anlatıyorsun. Her cümleye başladığında "Ben." Diyerek söze başladığının farkında mısın?"

"Menfaatçiliğin öne çıkan hayat tarzı olduğunu söylüyorsun. Kendi çıkarına zıt bir durum söz konusu olduğunda kendi davranışın şekli nasıl diye kendini hesaba çektin mi?"

"Daha çocuk yaşta olan gençlerimizin çirkin alışkanlıklarının toplumun geleceğini tehdit ettiğine üzüldüğünü ifade ediyorsun. Sen kendi evladını nasıl yetiştirdiğini düşündün mü?"

"İnsanların iyi olup olmadıklarının değerlendirmelerini hangi ölçüye göre belirlediğin aklına geldi mi?"

"""Sır saklamak, emanete sahip çıkmak, yola gidişlerde yanında olan insana yük getirmeden yolculuğu tamamlamak, para veya paraya eşdeğer her hangi bir meta aliş ve iade edişlerde zaman mefhumunu dikkate alarak; söz verilen gün sözü yerine getirmek."""

Bu davranışlar insanın iyi olup olmadığının ölçeğidir.

"Burada bahse konu tavır ve davrnaışları tam ve noksansız şekilde hayatının bütün zamanlarında kendin uygulayabiliyor musun?"

"Kendine yapılmasından huzursuz olduğun bir eylem ve söylemi; başka insanlara karşı yapıp yapmadığının analizi ettin mi?"

Kendi kendini hesaba çeken insan en az hata yapan insandır.

Analizleri hatırladıktan sonra;

Her hangi bir konuyu, şahsı, davranışı, eylemi ve söylemi tenkit edebiliriz.

Tenkitlerimizi yaparken olumsuz görülen durumun olumluya nasıl dönüştürüleceğini de belirtmeliyiz.

Bu ölçü ve çizgi içerisinde tenkit yapmanın faydalarını kıs bir zaman sonra hepimiz fark edeceğiz.

Tenkitleri teklifler ile yaptığımız zaman yürek incitmeleri, kırılganlıklar en az seviyeye gerileyecek bir süre sonra da son bulacaktır.

Bir daha hatırlayalım;

Teklifsiz tenkit yapmak; zamanı beyhude harcamaktır.

Kadir DURAK