KALABALIK YANLIZLIK
Kalabalık şehrin yalnız insanıyım. Görünüşte vakti olmayan yoğun dolu dolu günlerini geciren biri gibiyim ama sadece gibiyim. Aslında yalnızlığı ile yüzleşemiyen kendisine bile itiraf edemeyen biri. Bu yalnızlığı paylaşacak sırlarını içindeki acıları hüzünleri itirafları yapacak dost sevgili aradım. Buldum sandım bulamamışım insan boşuna yalnız kalmıyormuş bunu anladım. Şimdi yalnızlığıma birde aşk acısı ve aldatılma kandırılma duygusu eklendi. Tüm ayrılık şarkıları bana yazılmış. Şimdi kalabalık şehirde daha yalnızım. Kalabalık daha yalnızlaştırıyor insanı. İnsanlara çizilmiş bir hayat ve bu hayatın dışına çıkamayan bireyler. Nasıl kazanacağını ve sana nasıl harcıyacağını nasıl eyleneceğini ne giyeceğini ne yiyeceğini emreden düzen bir nevi kölelik farkında olmadan. Peki ben farkındayım ne yapa biliyorum hiç şimdi daha yalnızım. İnsanlar bunu bilerek yaşamaya alışmış ve mutlular işin kötü yanı. Ne aşkın değeri ne sevgi ne saygı. Nevsi arzuları doyurmak isteyen insanlar olmuşuz.şimdi sevgiliye verilen değer salaklık olmuş onu saatlerce beklemek ahmaklık çiçek almak banel olmuş. Şiir yazmak saçmalık. Süpriz mektuplar gereksiz. Fedakarlık tektaraflı artık parayla ölçülen sevgiler. Sen birlikte yaşlanıp ölmeyi hayal ederken o senin alaçağın arabanın evin peşinde. Huzurlu bir yaşam değil nasıl lüx yaşarız peşinde. Şimdi bu kalanalık şehirde yalnız kalmamak mümkünmü. Seve bilirmiyim tekrar. Severimde sevilirmiyim bilemiyorum.