- 1304 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
HAYAT HER ZAMAN MUTLU DEĞİLDİR...!
HAYAT HER ZAMAN MUTLU DEĞİLDİR...!
Sabır ve zaman tek tesellimizdi,belki erişilmesi zor bir duygu sabır ama en azından incitildiğimizde incitmemeyi bilmek gereklidir.
O kadar alışıyoruz ki incinmeye tutuyoruz yinede gözyaşlarımızı,
Bu demek oluyor ki, insan bir gün bir yerlerde hiç sebepsizce gözyaşı dökebilir ama bilmez niçin ağladığını,oysa içlerine hapsolmuş acıların birikimidir çığ gibi dökülen gözyaşları...
Ve insanlar, herkes yanımızda olabilir ama herkes bu yüreklerde birer sultan olamaz.
Ya hatalar, hepimiz için olan hatalar ve hatalardan doğan acılar küçükte olsa bir araya geldiklerinde onarılmaz büyük bir acı çıkıyor ortaya...
Ve hepimiz azda olsa hatalarımızı birbirimizin yüzüne vurmuşuzdur birer tokat gibi,küçükte olsa hatalar, hatta hatasız da olsak çok tokat yemişizdir yüreğimize
Olsun hepsi çiçek olup açtılar yüzümüzde,acıdı belki bir yerlerimiz lakin çok şey öğrendik bu yüzden...
Hayat öğretmenimiz oldu,acılar içinde büyüdük yoksa hep çocuk kalacaktık ve tek başınalığımızla hepimiz birer hiçtik,sonsuz uzak birer noktaydık sanki birbirimiz için.
İnsan ağır mıydı her yüreğe sığamayacak kadar...
İnsan çekip gitmek istiyor bazen kimsenin bilmediği bir yere,insan uzaklarca yaşamak istiyor tüm yakınlarını,canımızı acıtıyor birbirimizin hançer gibi acımasız ve duyarsız sözleri...
Susuyoruz ne zaman ağlasak aşkı arıyoruz yanımızda,her gün ağlıyoruz her gün yanımızda olmasını istiyoruz,başımızı okşamasını duyumsarken uyumak istiyoruz dizlerinde aşkın,içimizi onunla ısıtıyoruz...
Sevgiyle şevkatle uyanmak istiyoruz her gün doğumlarına.
Aşksız geçtiğimiz her yer karanlık, o bir ışık sanki ve onunla aydınlanır dünyamız,yoksa dokunsalar ölecekmişçesine büyük yaralarla nasıl yaşar insan,yaşıyoruz işte aşksız ama yine de güçlü...
Sabır ve zaman tek tesellimizdi,üzüldük ağladık acılarımız vardı,küçük sevinçlerimizle süsledik dinsin diye acılarımız.
Sonbahar yaprakları gibi savrulduk orta yerine hayatın,tüm sınırları zorladık mutluluk için ve çoğu kez hakettiğimiz hayatı yaşayamadığımızı düşündük,isyan ettik yenik düştük öfkelerimize bazen ama her şeye rağmen susmayı da bildik, bir sur gibi ayakta kalabilmeyi dürüst olabilmeyi de.
Yanıp tutuşmadık intikam ateşleriyle,sevdik tüm benliğimizle yalansız şeffaftık,sevdik ama sevilmeyi bir türlü başaramadık...Neydi sevgi,sevilmeden sevilir miydi,başarılır bir duygu muydu,ölür müydü sevenler sevdikleri için,hemen yıkılır mıydı sevgi,bir hata da bir söz de biter miydi sevgi...
Kutsaldı sevgi herkes sevemezdi,ya yalnızlık,uykusuz gecelerimizde düşlerimizdi bizi avutan lakin arzularımız hasretlerimiz herşey o yalnız gündüzlerde gcelerde düşlerde kaldı.Yanıldık bazen,hayallerimiz gerçeğe döndü sandık mutsuz olduk çok.
Samimiyetimize dürüstlüğümüze güvendik huzurluyduk ama oysa hiç gülmemişti yüzümüz,çözüm ararken sürüklendik yalnızlığımıza,rüzgarın yaprakları sürüklediği gibi nasıl geldiğimizi anlayamadan geldik buralara...
Herşeye rağmen bozmadık kalbimizi,elbet derdi veren RAHMAN dermanını da veriridi,O bize kaldıramayacağımız yükleri yüklemezdi,işte bu yüzden yıkılmadık.
Gücümüze güç yüreğimize yürek eklendi,tükenmemişti umutlarımız sabır ve zaman en güzel ilaçtı bilmiyor anlayamıyorduk bazen ve anlayamadan küsüyorduk hayata.
Derin yaralarımız vardı çünkü belkide hiç onarılamayacak,ama yinede umut verdik kendimize,umutla güldük,umutla ağladık,öyle bir anda geldik ki kendimize,yeniden bağlandık hayata,unuttuk üşüdüğümüzü sessizliğimizi kimi zaman,unuttuk o hüzün dolu çingene zamanı...
Mutluluk diyoruz hiç görmesek ölür müydük sanki düşünürüz hep evde işte adımlarımızı eksilten o destan sokaklarında içmizin,başlayacak bir aşkın öyküsü deselerdi şaşardık.
Oldu işte mutluyuz ve artık çoğalıyor adımlarımızı eksilten o sokaklarda gidişlerimiz...
Gün bir başka doğuyor artık,eskiyor o korkunç sessizliğimiz,sesimizde çoğalıyor unuttuğumuz sesimiz,unutuyoruz üşüdüğümüzü açlığımızı,sımsıkı sarınıyoruz yorganımıza ve daha çok doyuyoruz yaşadığımızı sandığımız ama hiç yaşanmamış aşklarla...
Belki bir gün yalnız kalırız diye belki bir gün biter anısı kalır gözlerimizde diye.
Korkuyoruz ölürsek sanki bir sevi nin koynunda ölecekmiş gibi bırakıp gidemiyoruz aşkı.
Nerede bir çığlık nerede bir gürültü biz hep orada oluyoruz,parçalıyoruz sessizliğimizi,daha az düşünüyoruz,yürümüyoruz koşuyoruz kanatırcasına ayaklarımızı.
İzimiz kalıyor eskiyen o sokaklarda,unuturuz biz unuturuz diyorsak da yalan,yürek başka atıyor...
Yüreğimizde taşıyoruz unuttuk dediğimiz ama unutamadığımız herşeyi,kimse bilmiyor bunu,ölüyoruz yaşarken,tam sıcaklığını duyuyorken aşkın aklar düşüyor başımıza,fesleğen çiçekleri takıyoruz yeşilden kokuları kalıyor toprakta...
Saçlarımıza siniyor aşkın elleri kokusu kalıyor işte gerisi yalan,unuturuz biz unuturuz diyorsak da yalan,yürek başka atıyor ta derinde işte...
Ölüyoruz ya yaşarken tam orta yerinde yaşamın,zaman öyle sarıyor ki acılarımızı gülüyoruz bazen en umarsız anlarda yaşadığımız acılara bile,hani o ölecekmiş gibi hissettiğimiz lakin uğruna hiç ölünmeyecek olan...
GÜLNAZ YORULMAZ