Çay Bardağı
Sabahları ışıl ışıl, sımsıcak göz aydınlığı; içten buğulu bir günaydındır çay bardağı. Konuk ettiği nazeninle birlikte düşer hatıra her vakit. Huzur ve sükutun kapı komşusu, albeninin billur görüntüsü; çağrısına kayıtsız kalınamayan perinin şeffaf tenine şeffaf giysi. Hoş saatlerin çeşnisine ev sahibesi.
Demliğin baş eğdiği billur tenli. İpek albeni yumağı çözer nazarlara. Her mevsim onun hatırına erguvan bakışlıdır. Mütevazı sofralarda boy gösteren cerendir o. Pırıl pırıl tebessümüyle cezp eder görenleri. Gümüş sahillerde salınan periler misali hayalleri süsler her dem.
Bir katre alev, yârin dudağından sayesinde gelir. Ateşte açan güldür çay bardağı. Ustanın nefesini taşır yarınlara ateşin gizemini. Bin sır çözülür dudaklara dokunuşuyla, sükunun fotoğrafıdır bazen. Naz makamında şarkılara aşina eder dudakları edası. İnce hayallerin ince dilberidir her hâli.
Elif parmaklarla buluştuğunda görmelisiniz asıl onu. Hazzın ve nazın kaynaştığı, anların emsalsiz kahramanı. Berraklığın şerhini yapan şarih, buğuyu süzülerek bakışlarımızdan geçiren kuğu.
Naz ırmağının kıyısında açan gül. Gül misalin alnında kakül. Efsane rüyaların, sırça tabiri.
Atlastan hatıra sayfalarında iz bırakan ipek bakışlı dilber. Literatüre ince belli olarak geçen has nihal. Kristal düşlerin eseri, nazlı kuğu. Tevazu bestesinin asil nağmelerine mihenk, binbir gece masallarının perilerine denk. Leyla’dan geçme faslının yaşandığı sırça köşk. Huzura ve sükuna bismillah’ın dervişidir çay bardağı…
Ankara, 15.09.2012 İ.K
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.