- 2430 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kolay ve Ucuz Mutluluk
Çok kolay, çok ucuz ama çok tatlı… Sindire sindire, ‘ağız ba ağız’ bir mutluluk… Kolay, inanın çok kolay; yaşayana.
Yoksuldu daha biraz önce caddede yürürken.Bel ki sahur ekmeğini almaya çıkmıştı sevgili sevimli torunuyla. Su istemişti torunu ninesinden. Biliyordu ki, ninesi o ne derse alırdı. “Su” istedi çocuk. Ninesi elinden kavradı. Başka çocukların dondurma, hedik, kola aldıkları çay bahçesinin büfesine yaklaştı. Çok mutluydu. Uzun karıştırma sonunda cebinden çıkardığı bozuk parayı harcayacaktı. Olsun, son ve tüm parası bu olsa da o torununa varlıklı aile çocuklarının dondurma, meşrubat ve başka şeyler aldıkları yerden ve aynı dolaptan paralı, hazır su almıştı. Nine ve torunu etraftaki tüm gözlerin içine içine gururla, zengince baktılar yürüyüp bahçeden çıkarken.
‘İyi ki bizimkiler dondurmayı, kolayı tanımıyor’ mutluluğu, parayla su almışlığın zenginliğine baskın görünüyordu yüzünde yaşlı ninenin.
Ninenin ve çocuğun mutlu yüzü yüzümdeydi benim de! Yüzüm onların aynıydı ama cız ediyordu içim. Belki ninenin de! Ama çocuk…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.