Hayatı sadece ondan ibaret sandığımız zamanlar vardır hatırlarsınız sizlerde… Yediğimizde içtiğimizdedir çoğu zaman yoksa bile oldururuz. Her sohbete dâhil eder, adı geçtiği her an içimizde minik kelebekçikler uçururuz.. Onunla yatar onunla kalkar, merkezi sistemimizin en olmazsa olmaz elementi haline getiririz. Kimi zaman katı bir üslupla yaklaşır, elimizden geldiğince hoşgörü ile karşılık veririz ki, sıvı hale dönüşmesin. Eğer dönüşürse biliriz ki sıvı halden buharlaşıp uçar ama kelebek gibi değil Azrail gibi… Eee 21. yüzyıl elementleri böyle yan etki veriyor. Kullanmadan önce bir kullanım kılavuzu ya da prospektüsleri yok ki okuyalım bilinçlenelim. Tamamen şans, şanslıysan yan etkisi az oluyor. Peki deyip geçiyorsun. Yalnız kalmayı ya da onsuzluğu göğüsleyebileceğine inanıyorsan eğer sen harikasın demektir, cesur yüreğim benim. Ne duruyorsun ödüllendir kendini. Ya şans senden yana değilse ya onsuz yapamıyorsan işte o zaman geçmiş olsun, Büyük bir bardak soğuk su içmeni tavsiye ederim… Fazla da ümitsizliğe kapılma ama her olağan şey gibi bu vakanın da bir bitiş süresi vardır elbet. Sadece zaman sana diğerlerine gösterdiği özeni göstermez o kadar. Çok duygusuzca devam ediyorum ama gerçek bundan ibaret. Sonra fark edersin ki buda ikinci boyut oluyor. İçinde kelebek uçuran bay/bayan artık her neyse adı aklına gelmez oluyor yani merkez element olmuş sana dış kapının dış mandalı. Vay canına bir zamanlar dilinden düşürmediğin Ayşe/Ali şimdi aklına bile gelmiyor. Çok ruhsuzca oldu hak yemeyelim arada akla gelir kalbe düşer beş saniye anarsın sonra Ayşegül/Alican gelir unutursun. Hayat yapacak başka bir şey yok doğanın kanununu biz değiştiremeyiz. Kulaklarım çınladı birden; sen çok biliyorsun ben aşkımı çok seviyorum gibi sesler duyuyor gibiyim. İnşallah yanılıyorumdur. Saygılar..



Not: Hayatı şaka tadında yaşayın ki verdiği sonuçlar acıtmasın o tatlı canınızı, çocuk masumluğunda olsun tebessümleriniz)))

Özge Arslan