ATATÜRKÇÜLÜK VE KEMALİZM
Ondan Sonra (Denemeler)
Türkçe dilbilgisi kurallarındaki, isimlerden isim (ve sıfat, zarf) üretmekte kullanılan yapım eklerine kısaca bir göz atalım.
-ci,cü ekleri: İsim, sıfat, zarf türetir: sanatçı, kiracı, inşaatçı, yolcu, çaycı, şakacı, duacı, milliyetçi, Türkçü, halkçı, sözcü, tiyatrocu, kemancı…
gazeteci çocuk, şakacı insan…
akılcı (davranmak), Atatürkçü (geçinmek)
-lİk,lük ekleri:
Topluluk isimleri yapar: gençlik, insanlık, Türklük… gibi.
Soyut isimler yapar: gençlik, insanlık, Türklük, çocukluk, hanımlık, kardeşlik, Müslümanlık, kulluk, erkeklik, bilgelik… gibi.
Aynı eklerin özel isimlerle kullanılmalarına da bir bakacak olursak;
Örneğin, Atatürk özel isim olup, ondan, -çü ekiyle yeni bir isim olan ‘Atatürkçü’ üretilebilir. Bu, Atatürk yandaşlığını ifade eden bir isimdir.
Atatürkçü isminden de –lük ekiyle ‘Atatürkçülük’ ismi üretilebilir. Doğrudur, ama sevimsizdir. Ne o öyle overlokçuluk, simitçilik der gibi Atatürkçülük…Ne iş yapıyorsun? Simitçilik yapıyorum. Siz? Ben de Atatürkçülük yapıyorum. Yani diyeceğim o ki -lük eklerinin özel isimlerde kullanılması bu tip çağrışımlar yaptığı için özel isimlerden soyut isim üretmenin yerine, kastedileni doğrudan ifade etmek daha caziptir. Bir başka deyişle "Atatürkçülük" demek yerine ‘Atatürkçü Düşünce’, "’Atatürkçü İdeoloji’ demek daha caziptir.…Bu, naçizane benim fikrim. Herhangi bir şekilde tartışma yaratmak için, ya da demagoji yaratmak için yazmadım fikrimi. Biline...
Ondan Sonra;KEMALİZM tanımlamasını kullanmayı Atatürk’ün kendisi bizzat reddeder. Buna rağmen ısrarla “Kemalizm” diyenlere ne demeli bilmem ki…
Bu konuda ben bir şey katmayayım da doğrudan Atatürk’ün kendisine kulak verelim:
“Ne benim düşüncelerimi benimseyenler ‘Kemalist’, ne başardığımız devrimler ‘Kemalist Devrim’, ne de benim düşüncelerim ‘Kemalizm’ veya ‘Kemalist İdeoloji’ adı altında doktrinleştirilebilir.”
“Biz bir savaş kazandık, savaş alanlarında kazandığımız zaferi yaptığımız devrimlerle taçlandırdık. Daha da yapacağımız çok şey var. Ancak kazandıklarımızın ve yaptıklarımızın tümü Türk Ulus’una aittir. Her şeyi onun zeka ve maharetine ve çalışkanlığına güvenerek yaptık, doğrusu budur.”
“Ben arkamda dondurulmuş, kalıplaşmış, değişmez doktrinler bırakmıyorum. Aksine yaptığımız ve yapacağımız doktrinlerin tümü gelişmeye ve yenileşmeye açıktır. Şayet yaptıklarımız için ‘Kemalist Devrim’ sizlere de ‘Kemalist’ denirse, benim, ulusumuzun yücelmesi ve yükselmesi için savunduğum düşüncelerim ‘Kemalizm’ adı altında doktrin olarak sunulursa, ulus bundan çok zarar görür.”
“Benim düşüncelerim hiç bir zaman kalıplaştırılamaz. Çünkü ben ulusuma medeniyeti ve onu yakalayabilmesinin yollarını gösteriyorum. Medeniyet de düne bakmakla veya günü yakalamakla elde edilemez. Medeniyet bilimin yolundan geçer. Öyleyse medeni ulusların ne doktrinlere ne de kalıplaşmış yaptırımlara ihtiyacı vardır. Benim söylediklerim ve bizim yaptıklarımız ulusumuzun medeni uluslar arasındaki yerini alması içindir. Gerçekçi, akıllı, mantıklı düşünmeyen ulusların medeni alem içinde hem yerleri hem de şansları yoktur. Medeni toplum olma şansları ise hiç yoktur.”
YORUMLAR
Atatürk hiç bir zaman Ziya gökalpçiyim dememiştir, Ziya gökalp de ben Namık Kemalciyim dememiştir. Hepsi Türkçudr Kemalizm denilen saçmalığı sol kesim uydurmuşdur çünkü kendileri Türkçuleri vurdugu icin faşist ırkçi dedikleri ve mucadele ettikleri için Türkçuyum diyememisdirler. O yuzden kendilerince kemalizm diye birsey yaratmislardir
Venhar Uras Karadenix tarafından 3/4/2014 9:57:08 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ben ne söylersem söyleyim insanların kafasında ve vicdanlarındaki karanlığın aydınlanmasına imkan olmadığı ortada. Demek ki bu aleviler o kadar nefret dolu insanlar ki bunca zamandır hiçbir suçları olmamasına rağmen katledildikleri halde intikam almak adına hiçbir şey yapmıyor ve sessiz gözyaşları dökmekle yetiniyorlar. Türlü iftiralara, hakaretlere maruz kalıyorlar kendilerini hiç tanımayan insanlar tarafından bunlar öyle iftiralar ki kimsenin midesi kaldırmaz. Canlı canlı yakılıyorlar ama ne hikmetse suçlular bir türlü yakalanamıyor, sonra da zaman aşımından paçayı kurtarıyor.
Yıllardır süregelen bu kıyım karşısında öfkeliler mi peki? Evet kim olsa öfkelenir ama daha çok acılılar. Haksızlığa uğramanın, yaşanılan kayıpların, yaşatılan türlü dil yarasının acısı bu. Evet aleviler yaralı bir toplum. Ne yazık ki hala bu acı çeken insanların canını daha da acıtmak için bir takım kişiler türlü çabalar içinde. Peki sorarım size alevilere gösterilen bu öfkenin sebebi ne? Belki bu insanların kızmak için yeterli sebepleri var ama diğerleri neden bu kadar acımasız. Bu mantıksız ve sebepsiz öfkenin tek bir anlamı olabilir o da saf bir kötülük.
Anma yapılmasına izin verilmeyen 10 kasımlarda berbat hava koşullarına rağmen, üstünüze sel gibi yağmur yağarken gidip Ankara da Anıtkabire yürümek Atatürk üzerinden prim yapmaya çalışmaksa, bir alevinin Mustafa Kemal'in kendi kızının yani Sabiha Gökçen'in alevi çocuk ve kadınların üstüne bomba atan kişilerden biri olduğunu bile bile yine de Mustafa Kemal'in memleketimiz için yaptıklarını takdir edip onu sevmeye devam etmesi şov yapmak amaçlıysa, ben şaşarım sizin şuursuzluğunuza.
Bu kadar suçsuz insanlara bir de bu iftirayı atmak çok da yaratıcı değil doğrusu. Bakalım daha ne senaryolar üreteceksiniz ilerleyen yıllarda. Ama şunu da unutmayın ki bu kadar zalimce davrandığınız aleviler gerçekten var olan sizin gibi gerçek insanlar. O insanları böyle yalan yanlış itham ederken bu gerçek insanların da duyguları olduğunu unutmamaya çalışın. Allah'ın bu dünyada göstermediği adaleti öbür dünyaya sakladığına inanıyorum. Umuyorum ki ilahi adalet bir gün alevilerin kalplerinde açılan yaraların ve kaybolan canların hesabını soracaktır.
Kemmur kardeşim, paylaşımınız manidardı. Sürekli tekrar ettiğim bir gerçeği dile getirdiniz. Teşekkür ediyorum.
Bazıları, Kemalizm, Atatürkçülük diye bir şeyler uydurdular, kendisi istemese de, sakız gibi çiğneyerek, uydurdukları kavramlarla toplum üzerine egemenlik kurmaya çalıştılar.
Topluma bakınız, Atatürkçülüğü, Kemaliz'mi bayraklaştırıp kimler toplumda kendi düşüncelerine, etnik kökenlerine, dinlerine çıkar sağlamak istiyorlar.
Mustafa Kemal solcu veya komünist olmamasına rağmen, Türkiye'de sol veya komünizm kendini Atatürkçülük veya Kemalizm ideolojisiyle var kılmaya çalışıyor.
Alevi kökenli insanlarımız, sünnilere karşı uzun zamandır biriktirdikleri nefreti, kini, Atatürkçülük veya Kemalizm ile öne çıkarmaya, kendilerini topluma egemen kılmaya çalışıyor.
Kişilerin kutsallatırılarak, arkasına sığınılmasını, fikirlerinin veya yaptıklarının ideoloji haline getirilerek topluma egemen kılınmasını, hele kişileri ve görüşlerini istismar ederek, o kişinin karşı olduğu görüşleri topluma egemen kılmasını hiç bir akıl sahibi kabul etmez.
İŞİN DOĞRUSU, ATATÜRKÇÜLÜK VEYA KEMALİZM, MUSTAFA KEMAL VE DÜŞÜNCELERİNİ İSTİSMAR EDEREK TOPLUMA EGEMEN KILMAK İSTEYEN İNSANLARIN DAVRANIŞLARINDAN İBARETTİR.
ADAM GİBİ TOPLUMA ÇIKIP, KARDEŞİM BİZ SOLCUYUZ, KENDİ İKTİDARINDA MUSTAFA KEMAL SOLA KARŞI OLSA DA, ARTIK BİZLER BU GÜN SOLUN EN GÜZEL İDEOLOJİ OLDUĞUNU SAVUNUYORUZ DİYEMİYORLAR, ATATÜRKÇÜLÜK, KEMALİZM SÖZLERİNİN ARKASINA SIĞINARAK KENDİLERİNİ TOPLUMA EGEMEN KILMAYA ÇALIŞIYORLAR.
VEYA TÜRKİYEDEKİ YABANCI GRUPLAR AYNI ŞEYİ YAPIYOR. ERMENİSİ, RUMU, YAHUDİSİ, ONLARIN DA ATATÜRKÇÜ VEYA KEMALİST OLMAK GİBİ İDDİALARININ ALTINDA BUNLAR YATIYOR...
VEYA ALEVİ KÖKENLİ TOPLUM, OSMANLI DÖNEMİNDE İKİNCİ PLANDA KALMANIN EZİKLİĞİYLE, ALEVİLİĞİ ATATÜRKÇÜLÜK VEYA KEMALİZMLE BÜTÜNLEŞTİREREK, SÜNNİ TOPLUMA EGEMEN OLMAYA ÇALIŞIYORLAR.
BUNLARIN ORTAK ÖZELLİĞİ MUSTAFA KEMAL'İ, YAKIN TARİHİ, DÜŞÜNCELERİNİ İSTİSMAR EDEREK ÇIKAR ÇAĞLAMAKTIR.
BUNLARIN ORTAK ÖZELLİĞİ, MUSTAFA KEMAL'İN KARŞI OLDUĞU İNSANLARI KUTSALLAŞTIRMAYI YAPARAK, ARKASINA SIĞINARAK, KENDİLERİNE GÖRE BİR TABU YARATARAK, KARŞI ÇIKANLARI SUSTURMAKTIR.
ONLAR KENDİ GÖRÜŞLERİNE KARŞI SÖYLENECEK HER SÖYLEMDE, VAY SEN ATATÜRK DÜŞMANI MISIN? SEN CUMHURİYET DÜŞMANI MISIN? GİBİ TABİRLERLE İNSANLARI SUSTURMAKTIR.
KARDEŞİM SOLA KARŞI OLANI, ATATÜRK DÜŞMANLIĞIYLA SUÇLAMAK NEREDEN ÇIKTI?
KARDEŞİM ALEVİLİĞİ TOPLUMA EGEMEN KILMAYI ELEŞTİRENLERİ ZAMAN ATARÜK DÜŞMANLIĞIYLA SUÇLAMAK NEREDEN ÇIKTI?
DÜŞÜNCELERİNİZ VARSA, KİMSENİN ARKASINA SIĞINMADAN ÇIKIP SÖYLEYİN, TOPLUMDA KABULÜ VARSA, SÖYLENECEK ŞEY KALMAZ...
YAZINIZI BU ANLAMLARDA ÇOK MANİDAR BULDUM....
İNSANLARI KUTSALLAŞTIRMAMAK
İNSANLARIN DÜŞÜNCELERİNİ KUTSALLAŞTIRMAMAK
KUTSALLAR YARATARAK TABULAR OLUŞTURMAMAK
İNSANIN DÜŞÜNCELERİNİ ÖZGÜRCE SÖYLEMESİ KONULARINDA HEM FİKİRİZ...
TEŞEKKÜRLERİMLE.
Kemnur
MEHMET ÇOBAN
Sosyolajide buna birey olmak deniyor...
Birey, kendini kendisiyle tanımlayandır.... Eğer kişi kendisini, başkasıyla tanımlıyorsa birey değil, bireyin gölgesinden ibarettir.
sami biberoğulları
Otuz dört senedir yırtına yırtına izah etmeye çalıştığım işte bu bir öğretmen olarak.
Kemal kardeşime teşekkür ediyorum bu konuyu bir kez daha gündeme taşıdığı için.
Yalnız bence yine bazı eksiklikler ya da hatalar var.
Atatürk+ çü düşünce dediğimiz zaman yina başa dönmüş olmuyor muyuz? Yani bir özel iisime iyelik eki yapıştırıyoruz yine..Eğer Atatürkçülük diye bir şey yoksa Atatürkçü düşünce nasıl olacak?
Haa..Atatürkçü Düşünce Dernekleri filan da var memlekette ama ne kadar Atatürkçü çok tartışılır..( Neyse konumuz o değil )
Öğrencilerim bana zaman zaman sorarlar: '' Hoçam Atatürkçülüğü ya da Kemalizm'i en kısa şekilde nasıl tanımlarsınız'' dite..Cevap veririrm.'' Atatürk gibi düşünmek ve Atatürk gibi düşüncelerini filliyata ( eyleme kelimesini sevmem ama açıklama ihtiyacı doğunca kullanırım ) dökmektir Atatürkçülük ya da Kemalizm...Yorum yaparlar '' Hocam yani çok daha kısa olarak ''Atatürkçe düşünmek midir'' Cevap veririm: '' Aynen öyle..Atatürkçe düşünmektir''
Bence Atatürkçe Düşünme olmalı..
Selam ve sevgiler her iki dosta da
Sitede görebildiğim ve aslında herkesin okuması gerektiğine inandığım yazılardan bir tanesi.Dilde yaşanan anlam kargaşası,anlamda varılan algı yanılması,söylemde duyulan hedef şaşırtması.İşte ekleri bilmeden,dilbilgisini öğrenmeden daha doğrusu doğruları görmeden anlamanın sonucu.Her şey ve herkes tartışılabilir.Lakin önce dil bilinirse,ortak bildiğimiz doğrularda öğrenilmiş olur.Yazınız için teşekkürler.saygılar