- 1056 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Erkekler ne ister? -1
Uzun, düz, siyah saçlarını görünce kızın;
-Oda bişey mi? bende saçlarımı açsam düzleştirici kullansam ondan daha güzel olurum diyor belli belirsiz kıskançlık emareleriyle.
-Ee ben bunu biliyorum zaten. Hem de daha güzel olacağını. Zira sen bu güzelliğini sadece sana ait olana sunarak ayrı bir güzelsin zaten diyorum.
Aslında çok iyi anlayabiliyorum ne demek istediğini. Ama onun ve onların yani kadınların erkekleri anlamaktan ne kadar uzak olduklarını bir türlü anlatamıyorum. Bari yazayım şuraya da okuyana yarasın.
Sanırım eve gelince dokunma ona yarım saat uyusun, kendine gelsin, karnını doyur eline kumandayı ver sonrada senden iyisi yok devri eskidendi. Ve artık erkeği doyurmaya kafi gelmiyor…
İletişim çağında insanlara sınırsız sanal imkanların sunulduğu özel hayatın gizliliği adına hiçbir şeyin gizli kalmadığı korkunç bir zamana eriştik. Bir tıklama ile neler görüyor bu gözler neler.
Yahu bayanlar Allah’ınızın aşkına şöyle bir dönüp sizde bakın olmadı sokağa çıkıp yürüyün. Yürürken de etrafınıza enpati yaparak erkek gözüyle bir bakın. Uzun topuklarını kaldırımlarda şakırdatarak yürüyen düşük bel dar pantolonunun altındaki iç çamaşırı belli belirsiz gözüken kızlar, kadınlar göreceksiniz caddelerde. Sanki hepsi aynı kuaförden az önce çıkmış gibi saçlar düzleştirilmiş hiç adını duymadığınız göz alıcı saç renkleriyle alımlımı alımlı kızlar. Kılık kıyafetleriyle yürürken dahi erkeklerin yüreklerini yerlerinden hoplatmaya yeten cazibeleriyle tramvayda onlar, metroda onlar, belediye otobüsünde, duraklarda, takside, dolmuşta her yerde onlar. Biraz argo olacak ama; hani nenem derdi ya ben onların yüzlerine sürdükleri boyaları nereme sürsem onlardan daha güzel görünür diye.
İşte öyle…
Dudaklar ayrı, göz kenarları ayrı, kirpikler ayrı, yanaklar ayrı bir boya. Al beni, al beni, al beni diye feryadı figan ediyor kızlar.
Ne oluyor sahi bu sokaklarda?
Bu sokakların arkası önüne mi çıkmış? Altı üstüne mi bilmem? Ne gizlisi kalmış ne günahı? İş sokaklarda böyle de hanelerde durum nasıl bilinmez muamma. İşte erkek sadece bu kısmı görüyor. sokakta alımlımı alımlı, etrafına tatlı gülücükler saçan o kızların haneden içeriye adımlarını attıklarında ne tür bir yaratığa dönüştüklerini onlarla evlenme gafletine düşmüş pek az erkek görebiliyor. Geri kalanı ise evine kapattığı gelenek kurbanı hanımını görmezden gelerek elindeki bütün imkanları o kızlardan birini tavlamak için kullanıyor.
Büyük bir açgözlülükle benim olsun, benim olsun nameleriyle uçkurunun peşinden koşan bir kısım erkekleri bir yana bırakırsak birde nefsinin arzularına sonuna kadar direnip evinin hanımına sadık kalmaya çalışan bir gurup erkek daha var sanırım onlardan bahsetmek gerekecek.
Siz şimdi sabah evinden çıktıktan sonra dört bir yandan bu kızların kadınların korkunç tahriklerine maruz kaldıkları halde bakışlarını dahi onlardan korumaya çalışarak metroya binen işyerine giden, orda onlarla muhatap olan, dönerken aynı manzaraları bizzat yaşayan ve kendini zar zor eve atan o erkeklere asıl kahraman gözüyle bakmanız gerekiyor.
Peki evdeki kadın ne yapıyor dersiniz. Bir dostumun deyimiyle “evinize bir kahraman geliyor ve siz onu pijamalarla karşılıyorsunuz”… Biraz öz verili olun Allah’ınızın aşkına hanımlar. Yazıktır bu erkeklere…. Az ilgili olun, azcık alakalı olun erkeğinize. Aynalara küsmeyin bu kadar. Göbek bi tarafta siz bi tarafta oturarak bu kahramanın daha ne kadar kahramanlık yapmasını bekleyebilirsiniz. Dünya dönüyor hanımlar. Hem de çok hızlandı bu aralar. Tapusu bende rahatlığıyla bu beyler başka bir limana demirleyemez diyemezsiniz. Öyle bir demirler ki onu o zaman siz bile tutamazsınız.
Daha devam edeceğim bir dahaki yazımı bekleyin….
(yazımın başından beri yazdıklarımdan kendini bilen hanımları tenzih ederim)
10/09/12 bağlaraltı
YORUMLAR
evet,erkeklerin dış dünya ile daha fazla alakalı olmaları onların nefis imtihanını çok daha zora sokuyor..ama bu sorunu çözmek imkansız gibi birsey..çünkü islamdan koptu kopacak tüm insanlarımız neredeyse..en dindar olanları bile bazı şeylerden taviz veriyor artık..sokakta hayasını yanına alıp başını eğme gibi birşey kalmadıgını acıkca görebiliyoruz..
bayanların çalısması işte bu yüzden dince uygun değil..dış dünyaya onlar dalınca ne erkekler kendini bozmamaya çalışıyor nede kendileri bozulmamayı amaçlıyor..
özetleyecek olursak yasanan tüm bu sorunlar islamın gerektirdiklerini,bizden istediklerini yapmamaktan kaynaklanıyor ..
alnı secdeye gitmeden yaşayan bunca insan,bunları hep yapacak! ve bizlerde bize gelecek o korkunç azabı böyle çaresizce bekleyeceğiz işte!
ne acı..ne acı..
Mustafa Tilci
Bu kadının hakkını kısıtlamak değil, omzundaki yükü hafifletmektir aslında. ve hiçte ilkel gözükmüyor bu düşüncem burdan bakınca. yorumunuza teşekkürler.
birde bu yazdıklarınızın tersi var ama erkeklerde dikkatl olmalı tapusu bende dememeli öküzlükten çıkıp insan olmalı
öyle değilmi efendim
saygılar