3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
774
Okunma

Bazı şiir ve yazı dostlarım tamamen iyi niyetlerle ‘Usta/m! Üstad/ım!’ diye hitap etmekteler yaptıkları yorumlarda ya da yaptığım yorumlara teşekkür ederlerken. Bunun hoşuma gitmediğini söyleyemem ancak gelin görün ki sunduğum çalışmalarım bazen bir elin parmak sayısı kadar bile yorum almamaktadır. Yerimde olsanız ne düşünürdünüz?
Yılların bilgi birikimi ve yazma deneyimi ile bir eski eğitimci olarak tüm çalışmalarımı ‘dil-kültür-eğitim’ bazında, salt yürekleri ısıtmak ve dimağları ışıtmak amacıyla, sitelere eklemeye çalışmaktayım.
Güncel konular dâhil hemen her hususta özgün şiir ve yazılarımla güzel ve görkemli dilimizin kuram ve yazım kurallarına da uyarak mesajlar vermeyi sürdürmekteyim. Paylaşımlarımda kısır politikalar ve siyaset yapmak gibi bir duygu ve düşüncem asla bulunmamaktadır.
Yağcılık, yalakalık ve şakşakçılık ile imrenti, özenti ve taklitçilik nefret ettiğim başlıca unsurlar olup, yorumlarımı kısa, öz ve içimden geldiği gibi yapmaktayım ki bundan hiç vazgeçmeyeceğim.
Bazı sağlık sorunlarım ve sosyal etkinlikler yüzünden zaman darlığı nedeniyle internete bazı günler hiç girememekteyim. Fırsat buldukça olabildiğince çok miktarda şiir ve yazı okumaktayım ama her okuduğuma yorum yapma şansına sahip değilim, maalesef!
Şunu da özellikle vurgulamak isterim ki; ‘En iyi, en güzel ve en güçlü şiirleri ve yazıları ben yazarım!’ gibi bir kendini beğenmişlik, gurur ve kibir yüreğimde ve beynimde kesinlikle yer tutmamaktadır.
Eski bir dil eğitimcisi olarak ara sıra bazı gönül dostlarımın anlayış ve hoşgörülerine sığınıp çalışmalarında gözlemlediğim yazım kuralı hatalarını vb. mesajla uyarmaktayım. Elbet bana da yanlışlarımı uygun biçimde bildirenlere büyük saygı duyarım.
Yazmaya çalıştıklarımı doğrudan bir sitem olarak almayınız, lütfen! Daha önce bazı şiir ve yazılarımda da dile getirdiğim üzere varsın çalışmalarım az okunsun, az yorum alsın hatta hiç yorumlanmasın; bu noktada yapabileceğim bir şey yok ki!
Yazarım, arkadaş, beğen beğenme
Varsın az okunsun, az yorum alsın
Paylaşıyorum ya, bu bana yeter
Hiç iddiam yoktur, kim ne derse der!
(Kim Ne Derse Der! başlıklı şiirimden.)
Özellikle dil konusunda iyi, doğru ve güzel örnek olmaya çabalama misyonumu sürdürebilmem için siteleri tamamen terk etmem uygun olmasa gerek! Varlığımın ne sitedaşlarım ne de site yönetimleri için potansiyel bir sıkıntı oluşturmadığını düşünmekteyim.
Yanlışlardan arınmışlık ve kusursuzluk bir idealdir. Bunun için herkesin araştırıcı ve iyi okuyucu olmanın yanı sıra yaptığı işe odaklanarak onu yaşam biçimi olarak benimsemesi gerekir.
Sitelerde aynı kulvarda yol kat ederek paylaşımlarda bulunmaya çalışmak herkese onur, gurur ve itibar vermelidir. Amacımız sade ‘Ben de varım!’ demek olmadığına göre bu noktada da hepimiz rahatlamalıyız.
Yazmaya çalıştıklarımı bir bağlamda yârenlik olarak da alabilirsiniz. Hakiki anlamda ‘Usta, Üstad’ olabilmek öyle kolay değildir. Hele kendimize bu sıfatları bizzat yakıştırıyorsak, buna kargalar bile güler!
Hani bir atasözü var: Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler! Aynı minval üzere ne usta ne de üstad olarak asla benimsenmek istemem. Usta ya da üstad olabilme yolunda bir nebze çile doldurabilmişsem, ne mutlu bana!
Daha nice edebi, edepli ve keyifli paylaşımlarda buluşabilmek dileğiyle herkese nahif yüreğimden saygı, sevgi ve selamlarımı iletmek isterim.
Emanetimiz yüce Yaradan’adır…
Saygıyla, efendim!
03.09.2012