Hiçbir şey nezaket kadar güçlü;hiçbir şey gerçek bir güç kadar nazik degildir.-- marquis de sade
Kalemistik
Kalemistik
@kalemistik

Görünmez: Üçüncü gece

2 Eylül 2012 Pazar
Yorum

Görünmez: Üçüncü gece

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

740

Okunma

Görünmez: Üçüncü gece

Görünmez: Üçüncü gece

Komiser Rıfat, üçüncü cesedin başında düşünüyordu. Parmaklarını, elmacık kemiklerinde gezintiye çıkarmıştı. Bu parmak hareketleri, sanki beyin hücrelerini mantıklı düşüncelerle hareketlendirecekti. Ölümün renginden nefret ediyordu üstelik: Gri, beyaz, sarı! Nasıl oluyordu da hiçbir darbe, hiçbir şişkinlik, hiçbir yara olmadan bir ruhu alıp gitmişti Azrail? Bu bir cinayet olmasaydı, cesedin şakaklarında: “Merhaba, ben GÖRÜNMEZ!” yazılı bir not kâğıdı olmazdı. Üstelik 3 farklı ölüm, 3 farklı mekân…

Artık, Ankara’nın yeni bir seri katil sahibi olduğu kesindi. Üstelik daha katilin yöntemini dahi bilmiyorlardı. Şu otopsi denen prosedür safsatasının ne kadar süreceği belli olmuyordu. Belki 3 gün belki 1 ay sürerdi.

Komiser kendi kafasında olanları ayıklamaya çalıştı. İlki kadın, ikincisi erkek, sonra tekrar bir kadın ceset… Bu bir cinsel saldırganlık değildi. Hem böyle olsaydı, kadın kurbanlarında birkaç cinsi münasebet bulgusuna rastlarlardı; ancak cesetlerde en ufak bir zorlama izi bulunmuyordu. Sanki kendi istekleriyle yere yatıp, çıkıp gitmişlerdi bedenlerinden. Giysileri gayet düzgün, hasarsızdı; yani dokunulmamıştı. Rıfat’ın aklına herhangi bir ortak noktaları ilişmedi. Bütün tasarılarını gerisinde bırakıp, çıkıp gitmek istedi oradan.

Olayın gerçekleştiği evin banyosunu girdi. Aynada şöyle bir dikizledi kendini. Siyah kıvırcık saçlarını, sağ elinin beş parmağıyla şöyle bir taciz etti. Saçlarının konumundan memnun kaldı. Aynanın boyu da hoşuna gitti. 1.80’lik boyuna uygun ayna pek denk gelmiyordu. Türkler ne kadarda kısaydı yahu! Kendi evi dışında, hep eğilerek düzeltmesi gerekiyordu saçlarını. Ne büyük elem(!).

Suyla, yüzünden yorgunluğun bir parçasını sıyırıp atmakla meşguldü ki telefonu çaldı. Zil sesi olarak T.A.T.U. grubunun, “all about us” şarkısını seçmişti. Bu şarkıyı çok severdi ve bir süre dinledi. Arayan erkek kardeşi Pamir’di.

-Evet, minik giyotin (Pamir sıkıcı bir tip olduğu için bu şekilde dalga geçerdi).
-Neredesin abi?
-Bi’banyoda diyelim. Sen?
-Evde diyelim. Şey… Bana gelsene diyecektim. Ruhum daraldı gene.
-Peki! Peki, sıkılgan çocuk... Aslında tam zamanında aradın; sıkılmıştım bende.

Rıfat hemen gerekli emirleri yağdırıp, ölülerin dünyasından gecenin karanlığına bıraktı yorgun bedenini.

Yol boyunca ölümün rengini düşündü: Gri, beyaz, sarı…

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Görünmez: üçüncü gece Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Görünmez: üçüncü gece yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Görünmez: Üçüncü gece yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Turgay COŞKUN
Turgay COŞKUN, @turgay-coskun
2.9.2012 12:57:54
Öykülerde akıcı ve değişik bir tarz her zaman okuyucuya kendini okutur. Çünkü okuyucu bir başka öyküden daha farklı bir tad olsun ister. İşte anlatımda bu mevcut.

Cinayet öykü ya da romanları her yazarın harcı değildir. Çünkü uzmanları kadar bilgi sahibi olmak gerekir. Bu bölümlerde bunu başarmışsınız.

Bölüm sonlarında bıraktığınız gizem ise çok olumlu ve artı bir puan.

Tebrikler arkadaşım... Başarılar...

Selamlar...

© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.