- 1842 Okunma
- 15 Yorum
- 0 Beğeni
KISA PANTOLONLU ÖYKÜLER I
Kadın bozuk fermuarı andıran dudaklarını kıpırdatıp bardağından son yudumu içti ve köşeyi dönmek üzere olan gölgeye,
"Kalbime kar yağdırıp giden sen...Taze karı ilk çiğneyip iz bırakan sen...Öyle bir fırtına diliyorum Mikail’den ki, bütün izlerin silinsin, bir daha geriye dönemeyesin!" dedi.
Sokağın tenhasında inleyen bir köpek kadını duydu. Sustu. “Aşk illeti” dedi içinden. “Daha kötüsünü yaşayana kadar, en kötüsünü yaşadığını sanır herkes.”
“Öyle ya” diye mırıldandı kedi. “Bir de kolunda biriyle döndüğünü görmek var.”
“Daha da kötüsü” diye şakıdı baykuş. “Yuvanı onlar lehine terk etmek zorunda kalmaktır.”
Çöp bidonunun dibinde son nefeslerini alan yaralı kirpi ağladı:
“ En kötüsü başka bir dünyada bile kavuşma umudunun olmamasıdır.”
Genç komi ışığa -tam da ağır ağır küçülen gölgenin paraleline- doğru tuttuğu bardağı buruşuk bir yüzle kontrol ederken, lekelerin en zorunun kadın bedduaları olduğunu düşündü.
Patron “Aşkı verene kurban olaydım” dedi yüzündeki bıçak yarasını kaşıyarak. “Neyle dolardı bu loş masalar başka?”
Kadın eline bir tutam peçete alıp, sendeleyerek zilli kapıdan çıkıp gitti. Süpürgeci boşalan masanın başında süpürgesini çenesine dayayıp kadının arkasından bakarak düşündü:
“Onun bir başkası için gözyaşı dökmesinden daha acı ne olabilir?”
YORUMLAR
Uzun bir yazı okumak için daldım ( nede olsa hep uzun yazdığınızdan) ama kısa güzel bir öykü okudum...Yine harikaydı...Şimdi kaçırdığım diğer yazıları okumak için sayfayı çeviriyorum..
Saygılarımla saygıdeğer kalem...
Aynur Engindeniz
Saygılar.
Aynur Engindeniz
Teşekkür ediyorum. Saygılar.
.
HakkınSesi tarafından 9/3/2012 3:35:51 AM zamanında düzenlenmiştir.
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz
HakkınSesi
Aynur Engindeniz
Malatya’da sohbet esnasında kazara “bundan iyisi Şam’da kayısı” demek ayıp sayılmasa da çok büyük pot kırmak sayılıyormuş. Öyle ki bazı vatandaşların; deyimin “bundan iyisi Malatya’da kayısı” şeklinde değiştirilmesi için başta Türk Dil kurumu, Türk Patent Enstitüsü ve Malatya Valiliğine resmen başvurdukları bile iddia edilmekte. Aslı var mı bilmiyorum, eğer böyle bir şey varsa vallahi Bravo Malatyalılara.
Malatyayı bir kenara bırakıp yazıya gelecek olursak;
[Kadın: "Kalbime kar yağdırıp giden sen... Taze karı ilk çiğneyip iz bırakan sen... Öyle bir fırtına diliyorum Mikail’den ki, bütün izlerin silinsin, bir daha geriye dönemeyesin!"
Köpek: . “Aşk illeti, daha kötüsünü yaşayana kadar, en kötüsünü yaşadığını sanır herkes.”
Kedi: “Öyle ya, bir de kolunda biriyle döndüğünü görmek var.”
Baykuş:“Daha da kötüsü yuvanı onlar lehine terk etmek zorunda kalmaktır.”
Kirpi: “ En kötüsü başka bir dünyada bile kavuşma umudunun olmamasıdır.”]
Kedi, köpek, at, Japon balığı, muhabbet kuşu gibi evcil hayvanlar ile insanlar arasında telepatik yaklaşımların olduğu bir vakıa. Ki evcil hayvan besleyen birçok insan sırrını paylaşma, içini dökme, halden anlama gibi benzer durumları yaşamıştır. Yalnız baykuş ve kirpi aşağı mahalledeki bir meyhane (bar, pavyon, kahvehanede olabilir) dekoru için biraz yaban duruyorlar. Baykuşun vazifesini bir karga, kirpininkini ise bir lağım faresi pekala görebilirdi.(naçizane)
Zaten her ikisinin de mekana ve ortama yabancı oldukları her hallerinden belli. Öyle ki garibim kirpi yaralanmış, baykuşda heyecandan olsa gerek repliğinde bulaştırmış biraz
Baykuş:“Daha da kötüsü yuvanı onlar lehine terk etmek zorunda kalmaktır.” ...Lehine veya aleyhine terk etmek ne olaki?
Şey pardon aramızda Malatyalı yok değil mi, iyi o zaman…”bundan iyisi Şam’da kayısı” :- )
Selamlar, saygılar
Aynur Engindeniz
Şam'da kayısı mı kaldı. Ne Şamın kayısısı ne Arabın yüzü abi:))
Beğenmene sevindim:))
Selamlar ve teşekkürler.
Mohsen Namjoo binlerce şiir yazdırmıştır bana
Bu kısa öykü de binlerce şiiri barındırıyor içinde..
Takdirlerimle Aynur hanım
Aynur Engindeniz
Teşekkür ederim yanımda olduğun için. Sevgimle.
Aynur Engindeniz
Hakim bakış açısıyla yazılan eserlerde ilahi anlatıcının samimi ve sahi olabilmesi için psikolojik tahliller ve gözlemler önemlidir elbet.
Metni bu yönden ele alırsak, eylemlerden çok eylemlerin bireylerdeki etkisi çok güzel anlatılmış. Diyalogları kullanmadan-ya da az kullanarak- bireyin iç dünyasını ele veren cümleler, şuur akımı, ruhsal tasvirler... okuru içine daha da çeken, yaşatan bir teknik.
Kadının yaşadığı acının, içinde var olduğu çevre, hayat, atmosferle dillendirilmesi çok çok başarılı ve etkili.
Çok sevdim.
Seriyi sabırsızlıkla bekleyeceğim.
Aynur Engindeniz
Ben her zaman söylüyorum sayfalar dolusu bir şeyler yazmak bir anlam ifade etmiyor bazen bana,çünkü kelimeleri dağıtan şeyleri görmek isteğindeyim ,kelimeler dağılınca arka tarafında kendi kurgumu görebiliyorum ,kurabiliyorum ve dağılan kelimelerin içinde yer ediniyorum bir okur olarak..
Dedim ;
Herkes gördü gölgeleri ama kendi dilinde ağladı...
Dedim kendi dilimde ben de ;
Kar beyazdır ama adım izleri lekelidir ,gidenler sizde derin yaralar bırakabilir veya kalanlar
.
Aynur Engindeniz
Sevgimle.
Aynur Engindeniz
Bana göre bu mini öykü Aynur Engindeniz'in modern öykücülüğe merhabasıdır.
Çok sevdim çok benim güzel yazarım.
İşte budur dedim. Kendini aşmak ve yeni şeyler denemek. Çünkü unutma ki sana özgü şeyi arayıp bulmadıkça hep bir şeyler eksik kalacak.
İnanıyorum sana ben.
Aynur Engindeniz
Diğer öyküler de pek klasik formda sayılmaz. Bu yüzden çok eleştiri aldım. Anlaşılır bir kurgu yapımın olmadığını söyleyenler, yazdıklarımı beğenenlerden fazla:) Giriş gelişme sonuç gidişatı ben de yoktur. Aslında öykücülükte sınırlar neye göre belirlenir anlamam ya:) Fakat bu kısa hikayelerden bir seri oluşturmaya karar verdim. Genç kuşağa yönelik bir seri. Roman ve öykü bir arada yürümüyor, birinden vazgeçmek zorundaydım, öykücülüğe kıydım. Tabi bir süreliğine. Yeniden ve koşa koşa öyküye dönmek üzere...
Beğenmene çok sevindim. Dediğin gibi bunlar arayış, son noktaya kadarda öyle olacak sanırım. Her ne kadar sanki yayınlanacakmış gibi titizlensem de, hepsinin yalnızca birer deneme / alıştırma olduğunun bilincindeyim. Bazen boşa kürek çektiğimi, gözlerimi ve aklımı boş yere bu kadar yorduğumu düşünsem de, böyle güzel sözler duyunca "Ötesini düşünme, bu sana kafidir, fazladır bile" diyorum kendime.
İyi ki varsın ve iyi ki satırlarımdasın ve iyi ki ilham verensin.
Sevgimle benim canım şairim.
Angie
Srvgili Aynur
Sakın ola ki "deneme" sözümü küçümsemeyesin biz de yaptığımız resimlere çalışma diyoruz. Sanatçının eskizi dahi eserdir. Sen bir yazarsın. Ve o yoldayken sen peşine düşüp seni okumak güzel.
Ayrıca öykülerinin kıymetinin ve farkının çook farkında olduğumu bil. Belki çok okuyan biri değilim ancak sen kadar sanat dili kulananı fazla yok emin ol.
Ben kurgusal anlamda ve de karakterler, bu minik öykünün yankısını büyük buldum.
Söylemek istediğim bu tarz farklılıklardır.
Ki anlatım diline hayranlıgımı tekrar dile getirmeme bilmem getek var mı?
Sen ne güzel şanssın. Bu degismez bir farkındalık bendd.
Sevgimle.
Aynur Engindeniz
Elbette ne demek istediğini gayet iyi anladım. Ki sen hep hakettiğimden fazlasını verdin bana. Bu yazdıklarımızın deneme olduğunu çok sık tekrar ettim buralarda. Biliyorsun ben daha bir kere olsun "eserim" kelimesini kullanmadım. Kendime "yazar" demedim. Daha çok yol var çok...Ama dediğim gibi inşallah boşa uğraşmıyorumdur.
Bir daha "iyi ki varsın."
Gayet güzel bir öykü dili. Çok sorularım var ama diğer okumalarımda metin bana söyler diye umuyorum.
Dikkatimi çeken cümlelerden biri beddua cümlesi:
Öyle bir fırtına diliyorum Mikail’den ki, bütün izlerin silinsin, bir daha geriye dönemeyesin!
Cümleyi tersten okuduğumda 'İstediğin an geri dönmemen mucizelere bağlı. İlahi güçler devreye girmezse gönül kapım (Sevmem ya gönül kelimesini) açık kalacak'. gibi bir anlam yakalıyorum. İlginç geldi.
Tebrikler.
Aynur Engindeniz
Dikkatinizi çeken cümleyi tas tamam anlatmak istediğim gibi algılamışsınız; buna da sevindim.
Teşekkür ediyorum okuduğunuz için.
Saygılarımla.
(.
yaniii
evet dedim işte bu...neye evet ne bu?
elbet güzel gelişine.(.
ıstanbul bu gün inanılmaz soğuk ya
"Kalbime kar yağdırıp giden sen..." aynen öyle..
geçen bir şey paylaşmıştım hatırlar mısın bilmiyorum
sen ben ve"Lütfiye "hanımla birlikte yaptığımız muhabbette...
bak işte,parmaklarım şu an buz gibi yine(.
hadi bi gül bakım arkadaşına, ısınsın içim Nur(.
sevgiler can"ımm. ve okuduğum en kısa öykündü bu şaşırdım biraz...
başarılar diledim sonsuz
kalbine kalp olduğum kardeşciğim...
Lavi_(n)_Su tarafından 8/29/2012 11:52:59 PM zamanında düzenlenmiştir.
Aynur Engindeniz
Bu sefer kısa tuttum evet, yeter gayri milleti usandırdığım:) Böyle sürüp gitsin bir süre.
Sevgimle kal Mehtap.
Aynur Engindeniz
Teşekkür ederim okuduğunuz için. Saygılar.
- Bu hikayenin baş kahramanı kesinlikle -süpürgeci-
- Beddua kısmı harikaydı. Kalp, kar ve fırtına.. (Ve tabii ki bardakta görünen beddua lekeleri)
- Patronun bakış açısı çok sinir bozucu. Ama doğru:)
Kısa pantolonlu öykülerin devamı gelecek 1 ile başladığına göre.. Buna sevindim. Şiirden fazlasıyla uzaklaştığım bir dönemdeyim yine. Böylesi yazılar ilaç gibi geliyor.
Ellerinize sağlık. Kalem her zamanki gibi çok etkileyici.
Aynur Engindeniz
Beğenmenize sevindim. Ama şiirden uzaklaşmanıza üzüldüm doğrusu. Çünkü sabah bir şiirinizi okudum...Bir kere daha "bizim defterin üç- beş şaiiri var, ünlü şair diye geçinenlere dükkanı kapattırır." dedim kendime. O Elif'li şiir hakikten bugüne kadar okuduğum en etkileyici şiirlerdendi.
Teşekkür ediyorum okuyup değerlendirdiğiniz için.
Saygılar.