- 823 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Eşref bu mudur be Mahlukat?
Hiç bakmıyoruz etrafımıza.Öyle kötü şeyler var ki dünyada,görmüyoruz.Kendimizden ibaret sanıyoruz dünyayı,ne kadar benciliz...
Bir evren yaratılmış insanlar için,sadece insan için ne varsa.Gökyüzü,ay,güneş,toprak,sevgi,umut...Her şey sadece bizim için.Bitkiler ve hayvanlar da canlı öyle değil mi?Onlar yaratılan hiçbir şeye zarar vermedikleri ve insan doğayı,canlıları,bütün sistemi alt üst ettiği halde ’eşref-i mahlukat’ sıfatını insana vermiş Allah.Yaratılmışların en şereflisi demiş bizim için.Herşeyi sunmuş,bütün nimetleri vermiş.Kimisine çok kimisine az ama kesinlikle çok adaletli dağıtmış.Çalışan herkesin istediği herşeyi başarabileceği mükemmel bir sistem yaratmış yine insan için,kulu için...
Ama hala isyan içinde ’yaratılmışların en şereflisi’.Hala sahip olmadıklarından yakınıyor,hala kaybettiklerinin hesabını soruyor dünyaya...Nasıl bir düşüncesizlik,nasıl bir şükürsüzlük,bencillik bu?Ne üzücü şey...
Dünyanın bir yerinde 5 yaşındaki çocuk annesini babasını kaybetmiş,bi deri bi kemik hasta ve aç bir vaziyette taşlar fırlatıyor şerefsizin askerine,canını kurtarmaya çalışıyor.Kurtarsa ne olacak sanki?O böyle düşnmüyor işte.Hiç kimsesi yok hiçbir şeyi yok ama yine de mücadele ediyor.Çünkü farkında bir vatanı var,bir hayatı var.Çünkü onun umudu var.Annesi yok babası yok parası ve evi yok hatta sağlığı bile yok ama bunların çoğunu ona kazandırabilecek koskocaman bir umudu var.
Bir karşılaştırma yapalım kendimizle,ne kadar utanç verici.Her şeyimiz var,her şeyimiz...Ailemiz,evimiz,paramız,arkadaşlaşlarımız,bizi çok çok seven bir sürü insan,savaşsız bir ülkemiz var.Ama ne yazık ki umudumuz yok.
Nasıl bir eşref-i mahlukat ki bunca varlığın içinde yokluğu yaşamayı başarabiliyor...
Biri birini sevmemiş,biri birini aldatmış,biri kavga etmiş,biri ayrılmış,biri bir konsere gidememiş,biri adidastan ayakkabı alamamış,biri birini sevmiş o başkasını sevmiş...Bakar mısınız sorunlarımıza.İçimizdeki bütün kin,nefret,karamsarlık bunlardan kaynaklanıyor.Bu nasıl bir boşluk.Ne boş bir hayat,ne işe yaramaz bir zihniyet,ne utanılacak hal...Böyle düşününce sorunlarım var demeye utanıyor insan.Savaştaki çocuğa karşı,sokakta yatan amcama karşı,mendil satıp evde hasta annesine bakan bunun karşılığında alkolik babasından dayak yiyen ve sokağa çıktığında dışlanan yavrucuğa karşı,okula gönderilmeyip 15 yaşında evlendirilen kıza karşı,kanserle savaşan,makineye bağlı yaşayabilen hastaya karşı o kadar ezik o kadar aciz durumdayız ki...Ayıp,insanlık dışı bu.Şımarıklığımız umutsuzluğumuzun tek sebebi.Ve biz hala isyanlardayız.Sevgi yerine nefreti,iyimserlik yerine karamsarlığı,affetmek yerine intikamı,çalışmak yerine hırsı yaşıyoruz.Konuşmak yerine kavga etmeyi tercih ediyoruz.Bile bile yanlışı seçip sonra yeniden ve yeniden pişman oluyoruz.Hayatı zorlaştırıp sonra da dünyayı suçluyoruz.Bize bunları yaşatanları suçluyoruz.Neden bize kötü şeyler yaşatmayacak insanlar dururken yanlış insanı tercih etme ve onunla zaman kaybederek üzülme aptallığını yaptığımızı hiç düşünmüyoruz.
Benciliz işte,düşüncesiziz,kendimizi beğenmişiz.
İnsanlık ölmüş diyip duruyoruz.İçinde bir nebze olsun insanlık kalmış olanları da üzüyoruz,onları da kendimize benzetiyoruz.Sonra etrafımıza bir bakıyoruz;umutsuz,öfkeli,karamsar,yorgun bir yığın insan...Bomboş yaşıyor,mutlu olmak için yaşadığını düşünerek ama aslında mutlu olmak için kesinlikle hiçbir girişimde bulunmadan yaşıyor.Kendini dünyanın en çaresizi görerek yaşıyor.
Mutlu olmak o kadar elimizdeki aslında.O kadar çok sebebimiz var ki mutlu olmak için.Etrafımızda o kadar çok insan var ki mutlu olmamız için çabalayan.Birine uzatsak elimizi,bi denesek en azından,kendimize bi şans versek,kendine bi şans versen ya da bir gün versen en azından?
Şimdilik sadece bir gün çok mutlu olsak,olmaz mı?
Betül Osmanoğlu
YORUMLAR
sayfaya düşen güzel bir yazıydı hayatı güzel görmek herşeye bedeldir sevgilerimle