- 748 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
4.MEKTUP
bismihi sübhanehu
sayın ergun bey bu yazı bu gün ki 13 eylül 2006 tarihli yazı üzerine yazılmıştır..
öncelikle yazınız daki demokrat yaklaşım için teşekkür ederim yazınız dan olaylara biraz daha sağduyulu yaklaşalım mesajını çıkardım.
yanılıyor olabilirim ama böyle bir mesaj verdiğinizi var sayarak yazıyorum.
Bundan yaklaşık 1,5 yıl önce büyük maşrık locasında gizli bir toplantı yapılır.33. derece büyük üstadı azam yine 33. derece büyük masonlardan türkiyede medyanın %40 nı resmen ve fiilen % 80 nini ise etkisiyle kontrol altında tutan medya patronuna tirajı yüksek bir gazetenin etkileri dışında olduğunu ve bu konun kendilerini rahatsız ettiğini söyler büyük patron bu konuyu halladeceğini söyleyip toplantnın ana gündem maddesi bir sonraki toplantıya kadar ertelenir. sonra büyük patron madencilikle uğraşıp nedense gazete almayı öngörmüş küçük biraderi yanına çağırır. gazetesinin uzlaşmacı bir yayın politikası izlediğini ve bunun büyük üstadı rahatsız ettiğini bu konuya bir çözüm bulunması gerektiği konusunda konuşurlar ve bir çözüm yolu bulurlar. büyük medya grubundan bir yazar diğer yüksek tirajlı gazeteye tayin edilecek ve genel yayın yönetmeni olacaktır. ve büyük medyadan yüksak tirajlı gazetye transfer olur ve gazetenin yayın politikası uzlaşmacı eleştiriden yıkıcı elşetiriye doğru hızla değişir.
yukarı da anlattığım hikaye tamamen bir hayal ürünü olup tamamen kendi hayal gücümle oluşturğum bir komplo teorisidir. ne var ki fatih altaylı gibi her fırsatta kendisi gibi düşünmeyenlere sert bir üslupla saldırmayı ve daha düne kadar sayıp döktüğü bir gruba bir anda yayın yönetmeni oluşu ondan sonrada sabah gazetesinin uzlaşmacı tavrının nasıl bir anda değişip yıkıcı saldıran bir usluba dönüştüğü yukarıda ki komplo teorisini maalesef destekler bir görüntü oluşturuyor. ne varki bu operasyon veya sizin gazetenizin böyle bir yayın politikası seçmesi değil. asıl konu nasıl oluyorda bir gazetenin bu derece desteksiz insaftan uzak ve hatta mantıksız komik iddialarda bulunması. evet ismail ağa cemaati haberlerinden bahsediyorum.
ilk önce Bir imam öldürülüyor. ve saldırgan linç ediliyor. son ra bu unutulup çarşamba nın bir islam cumhuriyeti olduğu hatta mahkeme kurulduğu idam cezası verildiği vergi toplandığı ( evet yukarda saydıklarımı sizin gazetenizden çeşitli değişikanlatımlarla okudum) hadi bi kaçtane de ben keliyim vali tayin edildiği falan filan gibi saçma sapan iddialar ortaya atılıyor. bugün ntv de deniz baykal durumun vehametine! dikkat çekip yukarı da saydığım iddiaları sıralayıp devletin acilen bu duruma el atması gerektiğini söylüyor. ismail ağa cemaatin den ise yeterli derecede yalanlama gelmemesi iddiaları sanki kabul etmiş gibi gözükmelerine sebep oluyor. bende bir iddiada bulunuyorum (BAŞKAN BUSH UZAYLIDIR VE DÜNYANIN HUZURUNU BOZMAK İÇİN UZAYLILAR TARAFINDAN TARAFIN DÜNYAYA GÖNDERİLMİŞTİR.) sizce böyle bir iddia yı manşet yapsanız beyaz saray sizi yalanlar mı emin olun ki yalanlamazlar. zira bu öyle sine komik bir iddiadır ki espri olsun diye gizli servisten size ( lütfen efendim bu gibi gizli bilgileri manşete taşımayın ayıp oluyo . diye bir not gelebilir
evet ismail ağa cemaati hakkında idda ettiğiniz bütün bu olaylar tamamen mantık dışı ve komiktir.şeriat mahkemelrinin kurulduğunu idaa ettiğiniz caminin odasında muhtemelen ilmi toplantılar yapılıyordur. o odada mesela peygaber efendimizin halife kureyşten vezirler ensardan olacaktır hadisi üzerinde yavuz selimden sonraki halifelerin sayılıp sayılamayacağı üzeinde ilmi bir oplantı yapılıyor olsun bu sırada gazetenizin acar muhabiri oda dakilerin fotoğrafını çekip manşetten İŞTE ŞERİAT MAHKEMESİ diye haber geçseniz
sağda oturanlar davalı solda oturanlar davacı ortada hakim deseniz sizi kim yalanlar. aynı şekil de su deposunun olduğu odanın duvarına yaslı somya dikkatimi çekti. haber de onu kullanıp evet bunun la suçlu bulunan lara işkence ediyorlar da diyebilirdiniz. ismail ağa cemaati hakkında bulunabileceğiniz iddalar hayal gücünüzle sınırlıdır.
hakikatte bu insanlar( ben bu cemaate üye değilim ancak onlara ve onların liderlerine derin bir muhabbet duyuyorum ve bunun için yazıyorum.) yanlız ca Allah ın rızasını umarak yaşayan tasavvuf ehli ilim tahsil eden halim selim nazik insanlardır. onların bulunduğu çarşamba semtinde pek az kavga ve gürültü olur. kimseyle çatışmak gibi bir niyetleri yoktur.
peki öyleyse duduk yere neden böyle bir kampanya başlatılmıştır. bunun sebebini bilmiyorum. ama bilinen bir gerçek şu ki bu tip yayınlar sadece ismail ağa cemaatini değil bütün müslümanları üzmekte ve kırmaktadır.bunun sonucun da 28 şubat öncesi çizilen kırmız hatlar ve psikolojik duvarlar yeniden oluştuluyor. şahsen ben sabah gazetesini tirajına katkıda bulunmam gereken gezeteler grubuna almak üzereyim. bu sizin için bir şey ifade etmez. ama benim için çok anlamlı protestodur. sonra ne olur. insanlar birbirleininayrışma noktalarına dikkat etmeye başlarlar. filanca market bizden ordan alışveriş yapalım falanca komşuya gitmeyelim. acaba ben yolda sarhoş kasap hüseyin i arbama alıp zaten yolumun üstünde olan küçük sanayiye bırakacakmıyım.
birgün evimize yan komşumuz kasap hüseyinin eşi geldi. kapıyı açtım "anne ne söyle yarın mukabele ( kuran hatmi) başlıyo" dedi ve gitti . sonra dalga geçer mahiyette anne sarhoşun evinde hatim varmış dedim. annemin bi bakışı vardıki nerdeyse utancımdan yerin dibine girecektim. yanlış bir cümle kurmuştum bunu kendim 2 saniye geçmeden anlamış ve bizzat kendimin kalbi kırılmıştı. sizce bir kamplaşma olsaydı yan komşumuz bizi hatime çağırırmıydı veya biz gigidermiydik
sizce kamplaşmanın kime faydası var nereye varmak istiyorsunuz. çarşamba semtinde zorunlu göç mü başlatılacak. veya önde gelen hocalar tutuklanıp ceza evine mi atılacak veya çarşaflar zorla mı açtıralacak kaç kelle alırsanız laik cumhuriyet irtica tehlikesinden kurtulur. siz bunları yaparken bizim elimiz armutmu toplayacak. merak ediyorum
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.