- 962 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
Badem Ağacı
Köye ilk gidişiydi.Heyecanlı ve içinde bir burukluk vardı.Arabada karın ağrıları başlamıştı.Biliyordu bu ağrıları çantasında ağrı kesici aradı yoktu.Kayın validesi görümcesi ve kayın pederi kapıda karşılamışlardı onları.Oturma odasında bir koltuğa oturdu ağrı iyice şiddetlenmişti.Evde ağrı kesici yoktu.Eşine"Bana bir ağrı kesici bul,ama hemen çabuk.."dedi.Köylüler odayı doldurmuşlardı..Merak ediyorlardı yeni gelini;ama onun hiç kimseyi görecek hali yoktu,şiddetli ağrının etkisiyle midesi bulanmaya ve kusmaya başlamıştı."Aman bu gelin hasta,çocuğu da olmaz bunun,adet sancısı bu kadar olur mu? yok..yok..bu gelin hasta hem kara kuru bir şey henki..bula bula bunu mu buldu bizim oğlumuz" diye kendi aralarında söyleniyorlardı..Kendisini yan odaya attı.İki saat sonra eşi ağrı kesiciyi getirdi.Öfkeyle"Köy bakkalı iki saatlik mesafede mi?geberdim ben burada sancıdan" diye bağırıp,iki tane ağrı kesiciyi karnının açlığına aldırmayıp içti..Bir müddet sonra ağrıları yavaşlamaya başladı,çektiği ağrılardan yorgun düşen bedeni de uykuya daldı..
Uyandığında, ağrıları geçmişti.Camdan bahçeye baktı.Yemyeşildi her taraf.Önünde büyük ova karşısında dağlar..Yumru tepesi karşısı olmalı,oraya mutlaka çıkmalıyım diye düşündü.iki dönümlük bahçenin en köşesinde büyük bir badem ağacı vardı.
Yan odadan kaşık sesleri geliyordu..Karnı çok acıkmıştı..Odaya girdiğinde kimse onun yüzüne bakmamıştı.Büyük bir iştahla yemeklerini yiyorlardı.Oysa ilk akşam yemeğiydi onun bu evde,utandı sofraya oturmaya.Badem ağacının altına gitti.Gözyaşları sel gibi akıyordu.Evi bilmişti o sırada badem ağacının altını.Ondan sonraki yıllarda köye gittiklerinde ilk önce badem ağacının yanına gider onunla konuşur her dalını tek tek incelerdi..
Yine badem ağacının altındaydı.Eltisinin yanına geldiğini fark etmedi.."Yenge biz bayramlarda köye arife günü geliyoruz siz birinci günü geliyorsunuz.Sen her geldiğinde önce bu badem ağacının altına geliyorsun neden? "Bu badem ağacını altını köye ilk geldiğim gün evim bildim.diyecekti;ama vazgeçti demekten."Hülya ben bu badem ağacına hiç bir zaman ihanet etmeyeceğim." dedi.Hülya anlamsızca yüzüne baktı."Boş ver"deyip bir kahkaha attı.
YORUMLAR
hikayede bir sır saklı.Neden badem ağacının altına gidip ağladı ve her gelişinde derdini neden ona anlattı....
işte hikayenin güzelliği burada.Kutlarım kalemi.
sareyaprak
efendim güzel öyküydü badem ağacı köy hali köye ilk gidince hem dikkatleri üzerine çekersin hemde acımasızca eleştirilirsin nedendir bilmem her yerde aynı galiba cehaletmiki kutlarım sizi güzel öykünüzü saygılarımla selamlar
sareyaprak
Sandıklıda görev yaparken öğrencileri ( Hem de İmam-Hatip Lisesi öğrencilerini ) Okulun tam karşısındaki tepelere badem çalmaya gönderirdim. Sağolsunlar ben istedikten sonra onlar zaten dünden gönüllü gider ve bir poşet dolusu bademi önüme koyarlardı. Bazen de takılırlardı bana '' Hocam bunlar haram değil mi?'' diye...Ben de şakadan cevap verirdim: ''Haram, helal ver Allah'ım, Sami kulun yer Allah'ım''...Allah affeylesin ama sanırım haram değildi çünkü sahibi yoktu sanırım o tepelerin.
Velhasılı kelam senin bu hüzün dolu yazın bak bana neleri hatırlattı.
Kısa ama içinden nice öyküler çıkabilecek, nice hissler çıkarılabilecek güzel bir yazıydı ve Kemal'in dediği gibi sana özgü bir tarzda yazılmış çok güzel bir yazıydı. Kutlarım.
Selam ve sevgilerimle.
sareyaprak
sareyaprak
Kadıncağız, gelin olarak sofranın kurulmasına katkıda bulunmamış ve utanmış; evdekiler de onun bu tembelliğine kızmışlar ve sofraya çağırmamışlar, üstelik kendisi geldiği zaman umursamamışlar.O da gitmiş badem ağacına sığınmış, evdekilerin kaba tavırlarına karşılık o, kadıncağızı bir güzel doyurmuş meyveleriyle ki, kadın köye her gidişinde lona kaba saba davranan insanlara değil, misafirperver badem ağacına konuk olmuş... SAREYAPRAKÇA ANLATIMLA GÜZEL BİR ÖYKÜ... ÖYKÜ YAZAN HER KALEMLE BİRLİKTE SELAMLARIM SİZEDİR.
sareyaprak
sareyaprak
sareyaprak
sareyaprak
herkesin kendini güvende hissettği ve kimselere söyleyemediği gizli bir yeri vardır. Çok güzel bir yazı yüreğine sağlık artık şu yazılarını biraz uzat kısa kesme
sevgiler