- 575 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Suçüstü aşk
“Suçüstü aşk”
Hiçbir ayrım bahane olamaz bir aşkın bitişi için.
Hiçbir aşk biz farklıyız diyerek bitemezdi.. Evren kabul ederken onca farklılığı, aşk yok sayamazdı. Her şey birbirine benzediği için, her şey birbirinin aynısı olduğu için değil miydi bütün kaoslar, anlaşmazlıklar, terk edişler…
Ayrımları kabul edememek niye?
O kadar çok sevip, toplumun kabul etmemesi bahane sürülerek nasıl yok sayılabilirdi bir kalp?
Bugün var, dün vardı hala olacak da. Hiçbir güç toplumun belirlediği kuralları, inançların ördüğü duvarları yıkamayacak. Uğrunda canınızı vermeyi göze aldığınız sevdiğiniz için bile.
Günümüzde gerçekleşen birçok evlilikte en büyük rol ailelerin, yaşantıların ve ortak kültürün ürünü. Aynı olmak ya da benzemekten doğan bir kültürden ibaret. Aynıysan olabiliriz, farklı bir kültürün öğesi olmanı dile getirmen bile suç.
Eşkâli belirlenmemiş onca suçlu varken ve hayat bu kadar sınır koyabilirken farklı yaşamlarla uzun süreli birlikteliklerden söz edemezsiniz.
Siz farklısınız çünkü.
Yaşantılarınız, inançlarınız, sahip olduğunuz değerler…
Aynı renk dolaşsa da damarlarımızda, aynı suyla yaşam bulsak da aynı tür havayı soluyup aynı gezegen de yaşasak da ;
Farklıyız işte.
Kendi ürünümüz insanlığı ayırmak. Yapabildiğimiz en korkunç şeyi yaptık insanlık tarihinde; böldük parçaladık, dağıttık. Renklere ayırdık, sonra inançlarla sınıflaştık. Üstlerimiz oldu hep ya ortalarda bir yerde ya da en alçaklarda bir yerlerdeydik. Irk, din, renk… Sınırladı; insanlığımızı, aşkımızı, ortak noktamızı unutturdu bize.
İnsandık biz.
Dünyanın bir ucundan tutun diğer ucuna dek.
Tek türümüz, tek dinimiz ve tek dilimiz olan;
İnsan.
Unuttuk farkına varamadık. Bunun içindir işte bugün en büyük acımız bizden çok başka olduğu için kalbimize mühür vurduran ortak değerlerimiz ve inançlar.
Çok ama çok sevsek bile farklı olan dünyalarımız birbirimizi yasak kılıyor bize. Çok istesek de ayrımlar hep suçüstü ilan ediyor.
Aşk;
içine sığamadığımız gezegenden terk ediyor yavaş yavaş. Kalpler kırık, hayaller intihar peşinde, gözler yorgun ve başlangıçlar sıfır noktasında.
Aşk düşmanı ilan ediyor bizi. Birbirimizle olan kavgamız ödediğimiz bir bedel aslında; savaşlar, katliamlar. Evrene verdiğimiz zararın bedelini ödüyoruz; acı çekerek hem de…