- 16608 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
ESAD mı, ESED mi, ESAT mı, ESET mi?
Bu kelimelerin okunuşunu, yazılışını bugünlerde herkes birbirine soruyor.
Ben de merak ettim ve araştırdım.
Türk Dil Kurumu’nun sözlüğünde Esad, Esed, Esat, Eset kelimeleri yok.
“Osmanlıca- Türkçe Sözlük” (Mustafa Nihat ÖZÖN, İnkilâp Kitabevi.) ve
“Okyanus Türkçe sözlük”lerde bu kelimelerle ilgili şu açıklamalar var:
Es’ad: (Arapça) Saadet, bahtiyar, mesut, çok mutlu, erkek adı.
(Türkçe olarak kullanılırken “D” harfi yumuşatılarak “T” olarak yazılıyor ve okunuyor.)
Esed : Aslan, on iki burçtan beşincisi. Esadullah: Hz. Ali’nin lakabı, Tanrının aslanı.
Esat: Türkçede kullandığımız erkek ismi.
Eset’in Arapça bir anlamı yok ve sözlüklerde de yer almıyor.
Suriyeli gazeteci Hüsnü MAHALLİ’ye sormuşlar: “Esad” ifadesinin Avrupa devletlerindeki kullanımının uzun bir süre Türkiye’de de kullanıldığına işaret eden Mahalli, Ortadoğu coğrafyasında bu ifadenin “Esed” olarak kullanıldığını ifade etmiş. Mahalli, ‘‘ Arap ses sisteminde “e” sesi yok, “e” ile “a” arasında bir ses var. Her iki şekilde de anlam değişmediği için farklı şekillerde kullanılabilir.” Demiş.
Anadolu Ajansı, medyada değişik şekillerde yazılan ve okunan bu kelime için TDK’na başvurmuş. TDK uzmanları da : ’’Arap ve Fars kökenli bazı kişi adları, hem Türkler hem de Araplar ve Farslar tarafından kullanılmaktadır. Bu tür adlar Türkler tarafından kullanıldığı zaman Türkçe söylenişlerine göre yazılırlar. Aynı isimler Araplar ve Farslar tarafından kullanıldığında yine Türkçe söyleniş esas alınır; ancak tonlu ünsüzler olduğu gibi kalır: Ahmed, Bedreddin, Muhammed ve Necmeddin’’ şeklinde cevap vermişler ve.
“Basın yayın organlarında ’’Esat, Esad, Eset, Esed’’ gibi farklı biçimlerde yazılan ve adının yazımı üzerinde mutabakata varılamayan Suriye Devlet Başkanı’nın adının ’’Beşşar Esed’’ olarak kullanılması gerektiğine” karar vermişler.
Kanka Esad niye Esed oldu? Onu da bir kullanana sormak lazım.
Kim bilir belki de Esad’dan tırstıkları için Esed diyorlardır!
AHMED’i de AHMET bilirdik.
Neyse ki!
Bizim buralarda hâlâ Ahmet’e Ahmet deniliyor.
BEKİR GÜÇLÜER
YORUMLAR
İsimler insanın kişiliğini etkiler derler olumlu veya olumsuz...Bir makale okumuştum bununla ilgili.Alıntıdır ama paylaşmanın yararlı olduğunu umuyorum.Saygılarımla...
SİM DEYİP GEÇMEYİN İsim çocuğun kişiliği üzerinde etki yapar. Peygamber Efendimiz '' çocuğa güzel isim vermek dinini öğretmek ve vakti gelince evlendirmeyi evladın babası üzerindeki haklarından saymıştır. Kıyamet gününde babanızın ismi ile beraber (mesela; Ali oğlu Veli veya Ahmed kızı Emine diye ) çağrılacaksınız. O halde isminiz güzel olsun '' buyurmuştur.
Bir ismin güzel olması için Mutlaka Kur'an-ı Kerim'de olması gerekmez. Güzel isimler çoktur. Değişik isim olsun diye yahut en güzel isim olsun diye Kur'an-ı Kerim'de geçen her ismi Kur'an-ı Kerim'de gectiği için çocuğa isim olarak koymak yanlış olur. Çünkü Kur'an-ı Kerim'de güzel isimlerin yanında çirkin isimler de vardır. En başta şeytan var iblis vardır. Kafirlerden Karun Haman vardır. Peygamberimizin düşmanı Ebu Leheb'in ismi vardır.
Bunları koymak doğru değildir.
Allah indinde en güzel isimler Abdullah ve Abdurrahman'dır. (müslim)
Üç oğlu olupta birine adımı vermeyen cahillik etmiş olur (Taberani)
Ecdadımız saygı da kusur olmasın diye Muhammed ismini Mehmed şeklinde kullanmıştır.
Hz. Talha on çocuğunun her birine bir Peygamber ismi koymuştu. Hz. Zübeyrin'de on çocuğu vardı. O da hepsine şehid ismi vermişti. Hz. Talha Hz. Zübeyre neden çocuklarına peygamber ismi değil de şehid ismi verdin dedi.
O da çocuklarım peygamber olamayacağına göreşehid olmalarını arzu ettiğim için dedi.
Çocuğa doğunca veya doğumu mütakip yedinci günü adı konur. Doğduktan sonra hemen ölen çocuğa da ad konur. Yıkanır cenaze namazı kılınır. Ölü doğan çocukları isim vererek defnetmek iyi olur. Çocuğun ismini ilim ehli salih bir zata koydurmak iyidir. Ashabı Kiram çocuklarına isimlerini peygamber efendimize verdirmeyi tercih etmişlerdir.
Çocuğa ad koyarkençocuğun dedesi veya en yaşlı ilmi en çok olan çocuğu kucağına alırabdestli olarak kıbleye döner ve ayakta sağ kulağına ezan sol kulağına kamet okur. İsmi üç kere tekrar etmek sonra da çocuğun ağzına tatlı sürmek iyi olur.
Çocuğa isim koyduktan sora hayır dua da bulunulmalıdır. Peygamber Efendimiz: Ya Rabbi bu çocuğu hayırlı ve salihlerden eyle ve onu güzel bir şekilde yetişmesini sağla diye dua etmiştir.
Allah'ın ana-babaya bahşettiği en büyük lutuf ve nimetler arasında yer alan çocuklar için şükrane olarak kesilen AKİKA KURBANI çocuğa verilen önemin güzel bir işaretidir. Çocukların doğumunu yedinci günü kesilmesi efdal olan bu kurban müstehap olan bir sünnettir. Erkek çocuklar için iki kız çocuklar için bir koyun kesilmesi efdal olan AKİKA ailenin maddi durumuna göre tek olarakta kesilebilir. Bununla ilgili hadis şöyledir: '' Çocukla beraber Akika vardır. Onun namına Akika kurbanı kesiniz ve çocuktan ezayı gideriniz.''
Çocuklara yedinci günü isim koymak başını kazıyıp saçının ağırlığı kadar erkek için altın kız için gümüş sadaka vermekte dinimizce müstehaptır. Ailenin ekonomik durumuna göre kız ve erkek için sadece gümüş ağırlığı da geçerlidir. Akikaçocukları belalardanhastalıklardan korur.
İslami hükümlere göre; ana ile baba çocuğa isim verme konusunda fikir birliğine varamazlarsaisim koyma hakkı babanındır. Çocuklara ve insanlara kötü lakapların takılması caiz değildir. Peygamber efendimiz anlamını beğenmediği isimleri anında değiştirmiştir.
İsimlerin anlamları bozulacak şekilde değişik telaffuzlarda kullanmak ta doğru değildir. Mesela; Ali'ye iloş Veli'ye Veloş Zeynebe ZeynoHasan'a Hasso Mehmet'e Memo İbrahim'e İboFatıma' ya Fatoş gibi...
Dinimizin emirleri gereğince ana-babayı isimleri ile çağırmak mekruhtur. Kadının kocasını ismi ile çağırması da hoş görülmemiş olup erkeğin hanımına hitabeti de nazik ve kibar olmalıdır. Günümüz Türkiye'sinde bir öğrencinin arkadaşını ''oğluHanım HatunHanımefendi cicimşekerim gülüm tatlımbalım...gibi... Günümüz Türkiye'sinde bir öğrencinin arkadaşını ''oğlum'' babasını '' moruk ''*******'' kocakarı'' olarak çağırırken bizimkiler dizisinde olduğu gibi nikahlı karısını '' kardeşim '' diye çağırması durumumuzu en güzel bir şekilde göstermektedir. Evli bir kişinin hanımına '' Anam-bacım '' diye hitap etmesi o kişinin tövbe etmesi ve nikah tazelemesi gerektiği dinimizin emirleri arasındadır. Özellikle ve titizlikle dikkat edilmelidir...
PEYGAMBERİMİZ'İN YASAKLADIĞI BEŞ İSİM:
1- EFLAH : Kurtuluş
2- NAFI : Yararlı olanfayda
3- REBAH : Kazanç kar
4- YESAR : Kolaylık ifade eden
5- NECİH : Dileğine kavuşan
ÇOCUĞA ''KUL'' OLMA ANLAMINA GELEN İSİMLER VERİLMEZ:
1- ABDULUZZA : Uzza adlı putun kulu anlamına gelir.
2- ABDULKABE : Kabenin kulu.
3- ABDÜNNEBİ : Peygamberin kulu.
PEYGAMBERİMİZ TARAFINDAN DEGİŞTİRİLEN İSİMLER:
01- ASİYE : İsyankar.
02- ASİ : İsyan eden.
03- HARB : Savaş.
04- MUNDAC : Yatıp uzanan.
05- HAZN : Kabalıkkatılık gösteren.
06- İLLE : Kaba ve katı.
07- HÜKÜM : Yargıkarar.
08- GURAB : Karga.
09- HUBAB : yılanşeytan.
10- CEMRE : Kor ateş.
11- SİHAB : Işık verip kayan yıldız.
12- MÜRRE : Acı.
13- MİRRE : Siddet ve katı.
14- MERRE : Otsuz yerkaşların dökük olması.
15- MÜNBAİS :Kalkıp hareket gösteren.
16- SEHL : Kolaylıkyumuşaklık.
17- AZİZ : Çok üstüngalip.
kaynak
Kaynak: http://www.msxlabs.org/forum/soru-cevap/274129-isim-insanin-kisiligine-etki-eder-mi.html#ixzz23QWzh8wb
bekir güçlüer
bekir güçlüer
Hocam ben de tereddütteydim. Biz "Hafız Esat" bilirdik muhterem pederlerini o zamanlar. Fakat ahirete göç ettikten sonra bu yeni yetme zalim çıkınca ilk evvela "Esat" denildi bildiğim kadarıyla.
Son zamanlarda "Esed" denilmeye başlayınca medyamız, içime bir kürt düştü, acaba dedim?
Suriye'de bulunduğum zamanlarda her asılabilecek yere resimleri asılan bu genç , batı eğitimi almış, çağdaş görünümlü veledin ülkesini hakketmediğini düşünmüştüm,gizlice.
Suriye istihbaratı bizi daima takip ettiğinden biz de onları hiç farkedemediğimizden(!),daima içimizden düşünürdük oradayken.
Sizin hassasiyetinize yakışan yazınızdan bir şey daha öğrendim.
Sayenizde.
Selam ve saygı ile.
bekir güçlüer
bekir güçlüer
Ne diyelim birileri Türkçenin kurallarına uymamayı marifete tabi sayıyor..