MAVİ
masaldı bu... altı çizili yazıların kim tarafından yazıldığı henüz belli olmayan , kuş kanadından çaldığı kalemleri vardı, bir de damlalar döküldükçe dağılmayan mor mürekkebi , kime yazıldığı bilinmeden yazılmıştı suç duyurusu içeriğiyle...
koyu griye çalan sayfalarını huzura bulamıştı elindeki maviyle,sitemini deniz ortasına fırlatmıştı en ağır taşlara sarıp en heybetli gücüyle...
midyata giden prinç tüccarı dönüyordu artık elin de bir paket maviyle , gül bahçesine bırakılan bülbül en mavi olanı seçiyor en mavi kokulu gülü kendine saklıyor du, kuş tüyü yataklarda büyüyen esas kız rüyalarından uyanıyordu kabuslardan uzak maviyle,serüvene çıkan kaptansa sadece mavinin izini sürüyordu rotasız gemisiyle, pencere önündeki çiçekler tomurcuklarını bırakıyordu rüzgara götürmesi için maviye,uzaklarda duyulan anne ağıdı satıyordu siyahını üç beş kuruşa maviye ve çocuklar delik ceplerindeki harçlıklarını yatırıyordu şeker tadındaki maviye...
bense tüm mavilerimi bırakmıştım gözlerindeki mirasyedi ye ... şimdi ise mavi kaplı defterlere yazıyorum senden bana kalan koyu grilerini siyah mürekkeple ...
damıtıyorum birkaç damla yaşımı dönüşüyor artık siyah mürekkepler maviye...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.