- 991 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Çocuklar ve Camiler
Dün e-mail kutuma "İmamlar Dikkat!" konulu bir e-mail düştü. Yazı, Fikir Haber yazarı Sevilay Arıkan Kara’ya ait bir yazıydı. Okumaya başladığımda -hemen her çocuğun camiye dair hoş olmayan bir anısı olması sebebiyle-yine cami cemaatinden birinin incittiği bir küçük kalp üzerine bir yazı olduğunu düşünmüştüm. Ne güzel ki yanılmışım.
Sevilay Hanım yazısında Bekir Develi ve oğlunun bir Cuma Namazı anısını anlatmış. Çocuk camiyi ilk kez keşfetmektedir ve birçok çocuk gibi camiyi bir eğlence yeri olarak görür. Koşturur durur, tepinir.
Namaz sona erdiğinde, baba da rahatlar ama caminin imamı oğluna seslenince azarlayacağından endişe eder. Bu tür olaylar birçok çocuğun ve gencin yalnızca camiden değil, dinden uzaklaşmasına sebep olmaktadır çünkü.
Hoca ürken çocuğa adını sorar. "Güven efendim" cevabı üzerine şöyle der:
-Güven, sen bu camide şimdiye kadar gördüğüm en hızlı koşan çocuktun, Aferin sana! Al bakalım sana benden bir gofret…
Olay bana Peygamberimiz(asm)’ın çocuklara şefkat ve merhametle davranma konusundaki çok güzel bir örneğini hatırlattı:
Küçük Mahzure dışarıda arkadaşlarıyla oynarken müezzin taklidi yaparak, alaylı bir şekilde ezan okuyor. Oradan geçmekte olan Hz. Peygamber çocuğun yanına gidiyor; “Haydi bir ezan da bana oku!” diyor. Mahzure ne yaptığının farkına varıyor, pişman oluyor ve utanıyor. Ama bütün gayretini göstererek ezan okuyor. Birkaç yanlış dışında Mahzure güzel bir ezan okuyor, Hz. Peygamber yanlışlarını düzeltiyor. Sırtını sıvazlayıp: “Mübarek olsun!” diyor. Mahzure şaşkın, kızılmayı beklerken şefkat ve lütuf görüyor, dahası bir de dua alıyor.
Peygamberimiz(asm), resul olarak gönderildiği toplumda kız çocuk doğduğunda cahiliye erkeklerinin yüzleri karanlık bir gecenin parçalarına dönüşürken, hatta kız çocukları diri diri toprağa gömülürken, kızını Mekke sokaklarında omzunda taşır. Ona dair her kıssada kadın, erkek, anne, baba her Müslüman için önemli dersler vardır.
Fuat Türker
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.