ARTIK KUSMAK İSTİYORUM
Belki edebiyat yazınına bir tür olarak geçen deneme’den uzak ama bu benim ilk yazı denemem.İçimde,ibtidai muharrirliğin verdiği hiç bir kaygıyı taşımıyorum;iddiasında bulunmayacağım.İlk elden bunun aksi bir iddea taşıyor gibi görünsemde,bu alanın tabir-i caizse kurt kalemleri için hiçte zor olmayacaktır;bu kaygının kokusunu almak. yazıma (ARTIK KUSMAK İSTİYORUM)başlığını koymam,havayı puslandırıyor’da olsa değişen bir şey olmayacak.
Evet kusmak istiyorum.yanlış duymadınız.Bu kusmak isteyişim yenilir yutulur cinsten şeyler yediğimden değil,belki yenilir yutulur şeyleri yiyebilmek için istibra ihtiyacından kaynaklanıyor.
Acele mi ediyorum?Biraz daha mı beklemek gerekiyor?Yoksa bin okuyup bir mi yazmak gerekiyor?Bilemeyeceğim ama kusmak geliyor içimden.Hazm edemediğim tüm yuttuklarımı kusup,belki hazm-ı asan şeyleri çiğneyerek ve sindire sindire yemek istiyorum.Öyle diyordu A.B.D eski başkanlarından Abraham Lincoln:beynim bir sünger olsaydı onu çıkarıp sıkardım;gereksiz bilgileri atmak için.
Hz.Ali’nin şu sözüde ilham kaynağım olmuş olabilir;İlim bir noktaydı,cahiller onu çoğalttı.
Ne kadar çok şey biliyoruz biz.Ne bulmuşsak abur cubur tıkıştırmışız mideye.Ne kadar malumat varsa birikinti yapmış.Tıkanmış.Havasız kalmış.Yığılanları istiflemk için hareket alanı kalmamış midede.Hazm,imkansız hal almış.
Mümkünmüdür bilmem ama bir yer açmak lazım;yeni ve taze yemişlere.Kusmak bunun en kestirme yolu olur mu?Bunuda bilmiyorum ama bir umut işte...Bildiğim tek bir şey var:bildiklerimizi malumat olmaktan çıkarıp,İlm(nur)e tebdil etmektir.