Acı Gerçek 5 - 6
- 5 -
‘’özledin mi beni?’’
‘’lanet olsun sen…sen nerden çıktın?’’
‘’hapisteydim güzelim ve çıktım artık buradayım’’
‘’eve nasıl girebildin?’’
‘’çok kolay insan hiç arka bahçenin kapısını açık bırakır mı?sizin evden gitmenizi bekliyordum’’
‘’suat’a ne yaptın?’’
‘’önemli bir şey değil sadece biraz onunla oynadım’’
‘’bunu yapmış olamazsın’’
‘’yaptım bile…ama kocanın da hakkını vermek lazım çok direndi bana ama en son bıçağı karnına yiyince düştü kaldı zavallıcık’’
‘’seni aşağılık pislik rahat bırak bizi’’
‘’yok öyle küçük hanım buraya geçmişte yarım kalmış işimi tamamlamaya geldim’’
‘’ne geçmişi,ne işi…neyden bahsediyorsun sen?’’
‘’hadi ama güzelim unuttun mu yoksa üvey babanın sana yaptıklarını…gerçi o zamanlar annen gelmeseydi biz seninle çoktan…neyse dedim ya yarım kalan işimi bitirmeye geldim diye…kocanı da ortadan kaldırdım bize karışan olmayacak’’
Zenan karşısındaki adamı itmeye çalıştı…ama karşısındaki adam çok güçlüydü…ve canı yanıyordu…gözyaşlarına hakim olamıyordu…ne yapcaktı şimdi…bilmiyordu…
Yıllar öncesinin intikamını almaya gelmiş buraya..bana tekrar acı çektirmeye gelmiş..inanamıyorum…
Adam Zenan’ı belinden kavradığı gibi koltuğun üstüne yatırdı..Zenan’ın çığlıkları,gözyaşları,haykırışları…Adam hiçbirine aldırmıyordu…
Suat mutfakta yarı baygın şekilde yatıyordu…Bedeni çok acıyordu…Zenan olamaz…Bu haldeyken ona yardım edemezdi….Karısı çığlıklarını,hıçkırıklarını duyabiliyordu…
Adam Zenan’ın kıyafetlerini parçalarcasına yırtmaya başladı..dudaklarını vücudunu değdiriyor…ona işkence yapıyordu…
‘’sus seni küçük YASAK KELİME sus dedim sana eğer ağlamaya devam edersen sana çok kötü şeyler yaparım duydun mu beni çok kötü şeyler inan ölmek istersin’’
‘’lütfen bırak lütfen bırak beni yalvarırım’’
‘’kes sesini’’
Adam Zenan’a vurmaya başladı…zenan bağırdıkça,ağladıkça,haykırdıkça ona vurmaya devam ediyordu…ondan intikam almaya çalışıyordu…canını yakmak istiyordu…
Adam son bir kez Zenan’ın dudaklarına kapanmak üzereyken başından hissettiği acı ile yere yığıldı…Zenan adamın yere düşmesiyle kendini toparlamaya çalıştı…
Başını kaldırdığında onu,kocasını gördü…ve Suat olduğu yere yığıldı…Zenan hemen ayağa kalktı ve Suat’ı koltuğa oturttu…hemen odasına gidip üzerine bir şeyler giydi ve aşağı indi…hemen arabayı çalıştırdı ve Suat’ı arabaya bindirdi…
Hastaneye nasıl geldiğini bilmiyordu…sadece ağlıyordu durmadan ağlıyordu Zenan…Sürekli Suat’ın adını sayıklıyordu…neler yaşamışlardı…birgün için çok fazla şey yaşamışlardı…ve ikisi de acı çekiyordu…hem bedenen hem ruhen…
Zenan Suat’ı hasteneye götürmesiyle bayılması bir oldu…onu doktorların eline teslim etti ve olduğu yere düştü…yorgun düşmüştü bedeni…yaşadıkları kolay değildi…acı çekmişti ve hala çekiyordu…
Gözlerini açtığında nerede olduğunu bilmiyordu…ölesiye yorgundu…sayıklıyordu…gözlerini açtığında yanında hiç tanımadığı kişileri görünce ürktü Zenan…Yoksa…olamazdı…kendini toparladı ve ağzından histerik bir şekilde kelimeler dökülmeye başladı…Zenan’ın tek merak ettiği Suat’tı…
‘’Suat’’.. ??
- 6 -
Zenan’ın tek hatırladığı Suat’ın kanlar içindeki bedeniydi…Suat…Biricik Aşkı…yaralanmıştı ve canı çok yanıyordu…onu hastaneye nasıl getirdiğini ne halde olduğunu hiçbir şey bilmiyordu…tek bildiği gözlerinin karardığı ve yerin ayaklarının altında kaymasıydı…gerisini bilmiyordu…ne olmuştu bilmiyordu…derin bir uykudaydı Zenan her şeyden habersiz…
Gözlerini açtığında nerede olduğunu kestirmeye çalışıyordu Suat…yanındakilerin kim olduğunu,buraya neden geldiğini,en önemlisi Zenan’ın nerde ve durumunun nasıl olduğunu merak ediyordu…Yanındaki Doktor ve Hemşire bir şeyler söylüyordu ama Suat bunların hiçbirini duymuyordu…Aklı Zenan’daydı…
Aradan 1 hafta geçmişti Zenan kendine gelmiş… Üvey babası hapsi boylamıştı… Suat ise bugün taburcu olacaktı… Her şey Düzelmişti…
‘’Aşkım nasıl hissediyorsun kendini?’’
‘’çok sıkıldım biran önce eve gitmek istiyorum’’
‘’Doktorun geldiği zaman gideceğiz Aşkım sabret biraz…ağrın var mı?’’
‘’biraz…’’
‘’taburcu işlemleriniz bitti artık evinize dönebilirsiniz’’
‘’teşekkürler’’
‘’geçmiş olsun’’
Suat ve Zenan artık evdeydiler..Hastaneden çıkmışlardı…
Aradan bir hafta geçmiştir…Suat’ın yaraları yavaş yavaş iyileşiyordur ve normal hayatlarına geri dönmüşlerdir…her şey eskisi gibidir…Suat alışverişten eve geldiğinde Zenan’ın sesiyle şaşırır…Zenan sevinçten gülüyordur…Suat’ın boynuna atlar…
‘’baba oluyorsun’’
‘’neee?’’
‘’böyle öğrenmeni istemezdim sürpriz yapacaktım ama dayanamadım…hamileyim…baba oluyorsun Aşkım ailemiz genişliyor…’’
Suat duyduklarının etkisiyle elinden poşetleri yere düşürür ve Zenan’ın dudaklarına yapışır…Karısı…Minik,İnatçı,deli gibi sevdiği karısı hamiledir…
‘’Bu bugün aldığım en güzel haber beni nasıl mutlu ettiğini bilemezsin canım o kadar çok sevindim ki anlatamam ben baba sen anne olacaksın biz aile olacağız’’
‘’bende Aşkım çok mutluyum…sen gittikten sonra test yaptım ve hamileyim…düşünebiliyor musun Suat…bize benzeyen minicik bir bebek…’’
‘’ve biz de onun muhteşem ailesi…bebeğimiz çok şanslı olacak bitanem tıpkı bizim gibi…benim gibi’’
‘’evet Aşkım artık hayatımızda acı olmayacak hepsi geride oldu…Gelecek mutluluk zamanı…Zaman mutluluk zamanı…’’
‘’evet bitanem…zaman mutluluk zamanı…bundan sonra hayatımız çok güzel olacak hep mutlu olcağız sana söz veriyorum’’
‘’mutlu olacağız…’’
____________SON_____________