KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
Gönül Dağlarımdan Bir Demet Dağ Gülü*
"Öyle densizler vardır ki yaşamda; yüreğinizde uyuttuğunuz (kin, öfke, nefret) gibi basiretsiz duyguları aniden uyandırıp, ayaklandırıverirler bir anda!"
dağ gülü*
* * *
Onlar ki; öyle programlamışlardır kendilerini. Fitne odaklı duyguları harekete geçirip, tertemiz, safane duyguları yok etmektir çabaları. Çünkü amaçları bozgunculuk çıkarmaktır yeryüzünde.
Neden iyimserlik hüküm sürsün ki? Barışa ne gerek var? Yürekler arası savaşmak varken kıyasıya! Bütün bedenleri öfke kaplamalı ki Firavun’un attığı tohumlar yeşersin, aksi halde kurur gider yeryüzünden!
Sizi kötü hasletlere sevk eden biliniz ki iblisin iki ayaklı temsilcileridir. Onlar ki; güzel hasletleri hiç tatmamışlardır, mayalarında iblisin iğvası vardır. İsteseler de “üstün insan” mertebesine eremezler. Ermek isteyenleri de çeşitli oyunlarıyla alt edip, bir anlık da olsa yükselişine engel olup, gem vurmaktan büyük keyif alırlar. Çünkü öfke, sağlıklı düşünmemizi engeller, hata yapmamıza neden olur, hata yapan insan da yanlış insandır.
Bir insanda hata sayısı ne kadar azsa, o insan gerçekten mükemmellik yolunda epeyce yol kat etmiş demektir. Mükemmel insanlar çoğaldıkça, dünyanın güzelliklerle dönmesi kaçınılmazdır elbette.
Gel gör ki; barış dolu bir dünya çok rahatsız eder bozguncuları. Onlar ki ateş ve kanı severler. Mükemmel insan da; kan ve barut kokusundan uzak, masmavi bir gökyüzünün altında oluşan bütün güzellikleri yaşamak ister, doyasıya. Her zaman insanların barışından, kardeşliğinden yanadır. Birleştiricidir. Fitne, öfke, kin, nefret, koğuculuk, hainlik… Bütün bu kötü hasletlerden uzaktır. Tertemiz bir deryadır, dupduru ve durgun, içinde güzellikler barındıran, baktığında derinliklerini görebileceğin kadar berraktır. Bir taş atıp, bulandırmak isteyenler de bir o kadar puslu ve keşmekeş düşünceleriyle eyleme geçerler. Lakin o deryanın kirlenmesine sebep teşkil edemezler. Anlık bulanıklar halka halka dağılır gider, suyun durgun yüzünde. Yine eski şeffaflığına bürünür, kötü hasletleri asla barındırmaz özünde.
Biz biz olalım, iyi olanı muhafaza edip, kötülük ateşini de söndürelim özümüzdeki arı suyla. Su, her zaman ateşi söndürür, ateşse suya dokunamaz, bilir ki yok olur, bir daha yakma şansını kaybeder. İbliste ateşten yaratılmıştır. Ona uyanlar da onunla birlikte yanmıştır.
Kısacası onlar(densizler) “ kötülüğü yaymak ve yaşatmak için” varlardır yeryüzünde.
(iblis; bütün kötü hasletleri tanımlamak için en kısa ve en anlamlı kelimedir, o yüzden sıkça kullandım)
Selamlar saygımla*
YORUMLAR
Aslinda iyi olmak hicte zor degil
Insan iyi olmak icin degil iyilik yapmak icin degilde
Kotuluk yapmak icin kendini zorluyor halbuki iyilik yapmak kendiliginden gelen dogaya ozgu bir durum
Kalplere yasam nesesi veren gonulleri oksayan birsey iyilik
Basarili bir yazi kutluyorum guzel yureginizi
Kini ofkeyi kibri kotulugu ve haseti bir kenara iten
Guzel ellerinizin her daim guzel eserlere imza atmasi dilegiyle
Tebrikler
Güler Hanım harika , ibretlik yazınızı yürekten kutlarım, ellerinize ve yüreğinize sağlık...
Kalu Bala'da tüm insanlar ve melekler yüce Yaradan'a söz vermişlerdi, "Rabbimiz Sensin" diyerek. Ancak iblis, Âdem'e secde etmeyerek, "Onlar topraktan bense ateşten yaratıldım" diyerek karşı çıkmıştır buna. O gün iblisle insanoğlunun başlayan Hakk mücadelesi tüm hızıyla devam etmektedir. İlk kardeş cinayeti de Âdem'in oğullarından Kabil'in Habil'i katliyle başlamıştır.Bir rivayete göre kızkardeşleriyle evlenmeleri istenen Kabil kendisine çirkin kardeşi eş olarak düşmesini hazmedemediğinden, bir başka rivayete göre de Allah'a adanan armağanlardan en güzelini verdiği için hediyesi kabul edilen Habil'i kıskanması sonucu öldürmüştür. Habil kardeşini ısrarla uyararak Allahâ sığınmış ve cennetle müjdelenmiştir. Kabil ise cehennemle.Bu kardeş katli tabi ki iblisin kışkırtması sonucu olmuştur.
Yine tarihte her zaman başka adlar altında iblisin Ebu Cehiller'le karşımıza çıktığını görüyoruz.
Bosna, Doğu Türkistan, Azerbaycan, Irak, Filistin, Afrika Ülkereleri, Suriye, vs, vs... Buralarda yapılan vahşetin de yine iblisin oyunları olduğu aşikârdır, ve insan suretine girmiş iblislerin...
Rabbim bu imtihanlardan başarıyla geçenlerden olmamızı nasip etsin dilerim...
Vurguladığınız konu ve içeriği çok çok güzel Güler Hanım... Ancak yazacak çok şeyler var... Vakit dar...Anlatmakla ne biter ne azalır bu sorunlar...
Rabbim yâr ve yardımcımız olsun, iblislerden ve oyunlarından tümümüzü korusun dilerim...
Hayırlı akşamlar, hayırlı iftarlar dilerim.
Saygılarımla Güler Hanım...
Mevlüt GÖZDE
dağ gülü
BİŞr-İ hafİ hz (k.s) İlme çalışmayı teşvik husûsunda da buyurdu ki:
İlme çalışanın işâreti, dünyâdan kaçmaktır, dünyâyı sevip onda kalmak değil."
"Kendisiyle amel etmediğin şeyi bırakman daha iyidir. İlim, amel etmektir. Allahü teâlâya itâat ettiğin zaman sana öğretir. Allahü teâlâya isyân edersen, sana öğretmez. İlim, âlimlerin ihtiyaç malzemesidir."
"Kâmil olan Allah yolcusu ile sohbet etmek, Kur'ân-ı kerîm okuyan ile sohbet etmekten daha sevimlidir."
"Mârifetten mahrum kalan kimse, ibâdetinin tadını bulamaz."
"Sizden biri, bir eser yazacak olursa, daha çok mânâ bakımından doğruluğuna dikkat etsin."
"Âlimin sözü doğru, yediği helâl ve dünyâ malına karşı sevgisi yok ise, zühdü, dünyâya düşkün olmaması çok olur. Ne yazık ki, bugün bu üç hasletten birini bile onların birinde göremiyoruz. Bu durumlarıyla onlara nasıl gülelim ve nasıl yüz verelim. Bu vasıfları kendinde bulundurmayanlar, ilim sâhibi olduklarını, nasıl söylerler. Onlar dünyâya sarılır, dünyâyı birbirinden kıskanırlar. Dünyâlık için birbirine hased ederler. Devlet adamlarının yanında birbirlerini çekiştirir ve gıybet ederler. Maksadları, ellerine geçen dünyâlığı, başkalarına kaptırmamak ve fânî şeyleri ellerinden kaçırmamaktır. Yazıklar olsun ey âlimler! Siz peygamberlerin vârisleriydiniz. İlmi alırken birçok vazîfe yüklenmiş oldunuz. Şimdi o vazîfeleri yapmıyorsunuz. İlminizi şeref vesilesi yapıp onunla dünyâlık kazanmaya bakıyorsunuz. Âhirette, Cehennem'e ilk atılan zümre olmaktan nasıl korkmuyorsunuz, anlamıyorum!"
"Bugün ilim, onu vâsıta yapıp karnını doyuranların eline geçti."
* * *
Bütün dualarınıza gönülden amin diyorum, hayırlı akşamlar, hayırlı ve bereketli iftarlar diliyorum cümlemize.
Selamlar saygımla
* * *
Arif adeta insanlık dersi niteliğinde
Eminim kötülüklere zemin hazırlayan firavun zihniyetinin kulağına kar suyu kaçmıştır Dağ gülü
Söylemişin zaten mızrak misali esirgememişsin hiç sözünü, bence çıkarmışın şeytanıniblisin bir gözünü,dahası konuşturmuşssun toprağım asaletini özünü
o buram buram anadolu kokan güneş kokan özüne selam olsun
İyiki varsın çok değerli bilge hemşehrim medarı iftiharımızsın
aya yıldıza güneşe insanlığa çok yakınsın
saygı selamlarımla
Dağ gülü
* * *
dağ gülü
BİŞr-İ hafİ hz (k.s) İlme çalışmayı teşvik husûsunda da buyurdu ki:
İlme çalışanın işâreti, dünyâdan kaçmaktır, dünyâyı sevip onda kalmak değil."
"Kendisiyle amel etmediğin şeyi bırakman daha iyidir. İlim, amel etmektir. Allahü teâlâya itâat ettiğin zaman sana öğretir. Allahü teâlâya isyân edersen, sana öğretmez. İlim, âlimlerin ihtiyaç malzemesidir."
"Kâmil olan Allah yolcusu ile sohbet etmek, Kur'ân-ı kerîm okuyan ile sohbet etmekten daha sevimlidir."
"Mârifetten mahrum kalan kimse, ibâdetinin tadını bulamaz."
"Sizden biri, bir eser yazacak olursa, daha çok mânâ bakımından doğruluğuna dikkat etsin."
"Âlimin sözü doğru, yediği helâl ve dünyâ malına karşı sevgisi yok ise, zühdü, dünyâya düşkün olmaması çok olur. Ne yazık ki, bugün bu üç hasletten birini bile onların birinde göremiyoruz. Bu durumlarıyla onlara nasıl gülelim ve nasıl yüz verelim. Bu vasıfları kendinde bulundurmayanlar, ilim sâhibi olduklarını, nasıl söylerler. Onlar dünyâya sarılır, dünyâyı birbirinden kıskanırlar. Dünyâlık için birbirine hased ederler. Devlet adamlarının yanında birbirlerini çekiştirir ve gıybet ederler. Maksadları, ellerine geçen dünyâlığı, başkalarına kaptırmamak ve fânî şeyleri ellerinden kaçırmamaktır. Yazıklar olsun ey âlimler! Siz peygamberlerin vârisleriydiniz. İlmi alırken birçok vazîfe yüklenmiş oldunuz. Şimdi o vazîfeleri yapmıyorsunuz. İlminizi şeref vesilesi yapıp onunla dünyâlık kazanmaya bakıyorsunuz. Âhirette, Cehennem'e ilk atılan zümre olmaktan nasıl korkmuyorsunuz, anlamıyorum!"
"Bugün ilim, onu vâsıta yapıp karnını doyuranların eline geçti."
hayırlı akşamlar, hayırlı ve bereketli iftarlar diliyorum hemşerime
Selamlar saygımla
* * *
Selamlar saygımla
* * *
o güzel ifade insanı konunun içine nasıl alıyor bir bilseniz sade ve yalın anlatım konunu hassasiyeti mükemmel ötesi olmuş arkadaşım güzel yüreğinize emeğinize sağlık sonsuz selam ve saygılarımı bırakıyorum bu nadide sayfanıza
dağ gülü
beğenmiş olmanıza güç verdi yüreğime. Mutlu ve esen kalınız...
Selamlar saygımla
* * *
dağ gülü
Selamlar sevgiler her daim dost yüreğine
Saygımla
* * *
AYSE 09
sen fazlasın benden sevgimlesin bitanemmmmmmm
Böylesine güzel yazıları okumak insanı dinlendiriyor
huzur veriyor Teşekkür ederim
Yüreğinin sesi daim olsun dilerim
dağ gülü
beğenmiş olmanıza güç verdi yüreğime. Mutlu ve esen kalınız...
Selamlar saygımla
* * *
