- 774 Okunma
- 11 Yorum
- 0 Beğeni
ZAN
Günlük yaşantımızda sıkça karşılaştığımız ’YALANDAN ’daha tehlikeli bir durumdur ZAN
Her hangi bir konu hakkında kesin bir bilgiye dayalı olmayan peşin hükümdür . Günlük hayatımızla öğlesine iç içedir ki ’ZAN ’ neredeyse ikizimiz gibidir yanımızda . Belki biz bunun farkında değiliz ama bazı alışkanlıklar zamanla insanı rahatsız etmekten ziyade yapmadığı zaman kişi bunun eksikliğini çıkmaya başlamıştır .Yaptığı davranışın yanlış olmadığının iddası vardır kendince.
Bilinen ve halk arasında söylenen bir olayla örnek vereyim..adamın bir tanesi her akşam elinde içi içki dolu poşetler ve yanında bir kaç hatunla evine döner ve mahalleli bunun hakkında olur olmaz ne varsa konuşur..bir gün mahalleden bir komşu, adamcağız akşam eve dönerken yoluna çıkar..ayıp değil mı bu mahallede yapılacak iş mi bu der ..adamcağız anlatmaya başlar ben bu içkileri içmiyorum..bu içkileri içmesinler diye alıp eve getiriyorum ve lavaboya boşaltıyorum..bu hanımları eve götürüyorum ki hiç olmazsa bu gün . . kötü bir yola sapmasınlar..
Zaman zaman bize ters gelen olayların ardında nice gizli sırlar vardır .Bazen istemeden de olsa bir dostumuza gelebilecek zararlara karşı acı konuşma gereği duyabiliriz. O dostumuz kendisi hakkında söylenen acı söz karşısında vay be ne olacak insan bu çiğ süt emmiş bundan da bu beklenirdi , zaten ben buna hiç güvenmemiştim gibi sözler sarf edebilir .. Bazı karanlıkların içinde ne ışıklar vardır kul bunu görmekten acizdir .Oysa zanna o kadar meyilliyiz ki çok iyi tanıdığımız bildiğimiz bir insanı nefsimize hoş gelmeyen bir sözle baş aşağı edebiliyoruz ..çünkü nefis hiç bir zaman hoş olmayanı kabullenmez çünkü o övülmek ,sevilmek ,alkışlanıp pof poflanmak ister şımartılmayı sever ..şımaran nefis hataya meyillidir ve ardı sıra ZANNI doğurur.
İslam dininde zannın bir çoğunda kaçınınız fekerih (çirkindir) hanginiz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır ? diyerek olaya açıklık getirmiştir.Bazen yaşanan olay iki insan arasında geçse de üçüncü kişilerin meseleye girmesi beraberinde yalan ,iftira
koğuculuk,söz taşıma karşı tarafa hoş görünmek adına bildiği yarım yamalak bilgileri gizliden ulaştırıp ama açıktan rezil olanlar da aramızda malesef mevcut bunların yaşı ve eğitimi hiç önemli değil .Zandan kaçınmak lazım kişi kendi kusurlarını göremiyorsa başkasının kusurlarını göremez hüküm veremez. Sıkça rastladığımız dost olan iki insanın bir süre sonra yollarının ayrılmasıyla çevresinde cadı kazanı kaynar burada taraflardan bir tanesinin önünü ardını düşünmeden sarf edeceği bir söz ..karsı tarafa ucuz alınıp ,pahalı satılmak gibi bir şey oluyor ve yanlışı düzeltmek doğrudan zor olur malesef.
Burada sabır devreye giriyor ola ki bir sıkıntı oluştu günlük yaşantınızda dostlar arasına ..sükuneti korumak sabretmek meseleleri alevlendirecek söz ve davranışlardan uzak durmak zorundayız.Gün olur da yüz yüze bakacağımız durumları göz önünde bulundurarak ..insan insana her zaman muhtaçtır diyerek ağzımızdan çıkacak sözlere karşı dilimize fren takmalıyız dil kılıçtan keskindir ve ağızdan çıkan söz oka benzer isabet ettiği yerde derin yaralar açar.. saplanan ok yerinden çıksa bile izi kalır.
Zanna meyil verilebilecek çevremizdeki alkışçılardan uzak durmalıyız güven duymadığımız kişilere sırrımızı vermemeliyiz gerçekleri kendimiz bildiğimizden üçüncü kişinin fikri ya kışkırtıcılık,ya yalan,ya arada söz taşıyıcılık misyonu olur çok az insan yol göstericidir.
Gününüz güzel dostluklarınız daim olsun
Birselamver25/ İST / 2012
YORUMLAR
En güzeli, birini suçlamadan önce kendisiyle görüşülmelidir. Bir edebiyat sitesinde zaman zaman birilerini karalayan mesajlar alırdım. Bazen mesajı göndereni tanımam, bazen de suçlanan kişiyi. Ancak ben bu tür bir mesaj aldıktan sonra ilk işim suçlanan kişiyle iletişim kurmak olurdu. Tabi ki kendisi hakkındaki suçlamalardan söz etmezdim ama yazışarak kişinin karakterini analiz ederdim. Gördüğüm o idi ki suçlamalar asılsızdı ve bu sayede değerli dostlar kazandım.
Bir defasında ise tanımadığım kişilerin bana karşı tavır aldığına şahit oldum... Sizce neden olabilir? Kişiyi çekemeyen zümrenin karalama kampanyaları olabilir mi?
Güzel yazınız için kutluyorum Melda Kızım...
Zan iftira firavun kılıkların işi, şeytan iblis lerin işi
Zandan iftiradan gıybetten beslenen omurgasızların işi
Yazınız şairem sahici sıcak samimi içtendi,arifti
Asil yüreğinizde güneşin izleri vardı
tam puanımla özeti iyiki varsınız
Engin selam ve saygı
Birselamver25
Zan altında kalmak zor ,bir durum
İftira itham
İnsanın kaldıramayacağı ağır bir yüktür
Yüreğinin sesi daim olsun dilerim
Birselamver25
Birselamver25
Kısaca şunu diyeceğim can kardeşim:
Üç alkış fazla almak için ortalığı birbirine katana, insanları birbirine düşman edene, insanların sırtına basarak yükselmeye çalışan zavallılara yazıklar olsun.
Selam ve sevgimle.
Birselamver25
BİRDE AYETLİ HADİSLİ BİR ŞEYLER ISBATLAMAYA ÇALIŞMAZLAR MI GEL DE ÇATLAYIP ÖLME...BU YÜZDENMİDİR BİLEMİYORUM ŞU DEVE KUŞLARINI SEVMEM..BİR YOL TUTMUŞLAR AMA DOĞRU YOLU FİTNEYLE DOLDURMUŞLAR
SAYGI VE SELAMLARIMLA CAN ABİM. :)
Birselamver25
(Mustafa Çetiner)
Birselamver25
Gerçekleri gün ışığına çıkaran, anlam dolu güzel bir paylaşımdı. Ders alınacak önemli noktalara temas etmişsiniz, beğeni ile okudum. Seçkin kaleminizi değerli emeğinizi Tebrik ederim.
En içten selam ve saygılarımla.
Birselamver25
Toplumda manevi feyizli insanlar azaldıkca dedi kodu iftira insanları zan altında bırakmak artık nerdeyse marifet sayılmaya başladı. oysa o kalbin acısını ve ruhunun hesabını nasıl verileceğini hiç düşünmedimi acaba o zavallılar, sayfaya düşen güzel derin anlamlı vede üç düşünüp bir konuşulması geren güzel bir yazıydı yazan kalemi yüreği kutlarım sevgilerimle uzaklardan uzaklara.........
Birselamver25
önemli bir konuda güzelbir yazı.Günümüz insanlarında var olan çirkin bir hastalık Zan veya suizan.
herkes bir didikodu ve zan peşinde ya,kendisinede aynısı yapılıyor farkında değil.
manevi güzelliklerin yozlaşmasının sonuçları...
kutlarım kalemi.
Birselamver25
SAYGILARIMLA HOCAM