- 688 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Levent Kırca'nın Vasiyeti
Bir gazeteci dostumuz geçenlerde sevgili Levent Kırca’ya röportaj için gitmiş.. Girmişte başına gelmedik kalmamış. İşte anlattıkları;
“Abicim öyle heyecanlıydım ki..Öyle ya Levent Kırca ile röportaj yapacağım. Onu evinin balkonunda beni dört gözle bekler iken gördüm.Elinde kalın bir dosya vardı. Dosyayı görünce kendi kendime acaba dedim Levent Kırca meslek mi değiştirdi ? Yani avukatlık, hakimlik falan..İlk sorum
“ Abi, bu kalın dosyalar da neyin nesi ?
Önce ağzını şapırdattı ve keçe gibi dili ile benimkine benzeyen kalın bıyıklarını yaladı. Sonra da dosyanın kapağına okkalı bir şamar attı
“Heh he !” dedi “Bu dosya nedir biliyor musun ?”
“E nerden bileyim abi..Ben de onu soruyorum”
“İçinde vasiyetim var” demesin mi..
“Vasiyetin mi ?”
“Evet !”
“Abi sen de bayağı bi mal mülk varmış o zaman”
Önce etrafına sonra da önüne arkasına baktı. Kocaman başını iki yana salladıktan sonra ;
“Olmaz mı ..” dedi.
İyice meraklandım
“Abi vasiyetin içeriği nedir ? Öyle ya onca kalın dosya”
“Küfür”
“Neee! Küfür mü ?”
Zafer kazanmış bir komutan gibi hınzırca gülümsedi
“Topyekün küfür..Anlayacağın dosyanın birinci yaprağından sonuna kadar küfürle dolu”
Şaşırıp kaldım..Levent Kırca gibi biri..Hayır hayır olamaz
“Kime küfür ettiniz ?”
“Annnııı..Pardon ! Önüme kim gelirse..”
Hemen kenara çekildim..Hareketimmi görünce
“Yok canım “ dedi “Sana ne diye küfür edeyim”
“Belli mi olur abi, dümdüz gidersen Beyoğlu Taksim falan”
“Giderim valla..Dümdüz giderim..Tanımam..Feriştahını tanımam” diye bağırdı
“Bi dakka abi. Ben şöyle kenara çekileyim.Sakin olun..Bu kadar niçin sinirleniyorsun ?”
Elinde ki dosyanın kalın kapağını hırsla ısırdı. Sonra da;
“Nasıl sinirlenmem yav ! Ben ölürsem adamlar mezarıma ak sarımsak dikeceklermiş..En nefret ettiğim şey sarrımıssak..Ulan sizin sarım sarım sağınızı ...nınııı...zı”
“Tamam abi tamam. Sana söz..işte ben söz veriyorum ölürsen mezarına sarrımıssak diktirmeyeceğim. Ama şimdi lütfen küfür etmeyin”
Bir an durdu. Aklı başına yeni gelmiş gibi bana acaip acaip baktı..
“Sen de kimsin yav ?”
“Gazeteciyim. Hani yedi yıl önce seninle İstiklal de kokoreçcide birlikte kokoreç yemiştik ya..”
Kokoreçci deyince yüzü ilk defa güldü. Ellerini açıp kıllı ve bir karış önünde giden şişme karnını okşadı.
“ Aah ! Ah ! Pek severim..Ölürsem ne olur şöyle yüz gram kokoreç serpiştir mezar toprağıma.”
“Sen yeter ki iste abi. Kokoreç ne ki onun has özünü serpiştiririm”
“İyi olur mu ?”
“Olmaz mı..Çayır çimen boy atar şenlenir”
“Oh be ! Beni rahatlattın..Sen hangi gazetedeydin ?
“Kavanoz dipli Dünya”
“Ne kavanozu ?
“Abi Kavanoz dipli Dünya gazetesindenim”
“Ulan şimdi senin ..”
“Abi ben yan taraftayım sen en iyisi düz git”
“Düz giderim de önüme ya biri çıkarsa ?”
“Sen yine dümdüz git abi”
Başını öne eğdi. Birden sesi mahzunlaştı
“Demesi kolay. Geçenlerde bir bardan çıktığımda dümdüz gittim. Kendimi çöp kutularının yanında buldum. Mafyavari biri beni adamlarına gösterip buna önce yıldızlardan plaket verin sonra da ambalajlayın lan dedi. “
“Ne plaketi abi ? Hayırdır ?”
“Senin ...nınınııı ..Yediğin zaman görürsün”
“Aman Allah korusun ! Şey diyecektim.”
“Ne diyecektin ?”
“Süleyman hoca demiş ki, Levent Kırca ölürse..”
“Hangi Süleyman ?”
“Ak sakallı kör Süleyman ?”
Dediğim anda Kırca küplere bindi. “
“Onun akının da karasının da...”
“O da öyle demiş. Levent Kırca bir ölürse onun...”
Dişlerini sıktı ve ;
“nınııını !”
“ Onun naaşını ellerimle yıkayacağım. Sonra da “
“E sonra da..?” diye merakla sordu Kırca
“Onun vasiyetini yerine getireceğim “ demiş...
Levent Kırca zeki bir sanatçı. O an jeton düşmüş olmalı ki;
“Senin .... nınınııı !”
Ben kaçar iken o ardım sıra hala küfür ediyordu.
“nınınııııı !.”
Kapıdan çıkar iken manşeti patlattım
“Abi, hoca demiş ki; gömün lannnn!”
Son olarak bir şangırtı duydum. Sevgili Levent Kırca ya acilen ambulans çağırmam gerekiyordu.. Çünkü ağzından eski BMC kamyonlar gibi sadece “nınınıııı ..!” çıkıyordu.
Ya öldüyse ? Süleyman hocanın telefonu da yok ki ben de...İyi ama hocanın diyeceğide belli..
Ertesi gün sabah erkenden sevgili Levent Kırcadan telefon geldi.Bozuk bir plak gibi takılıp kalmıştı
“nın nın nı ! diyor başka bir şey demiyordu.
Hayatda olduğuna çok sevindim.Ne vasiyetti o ama..
.....................................
Not. Sevgili Leven Kırca en sevdiğim sanatçılardandır. Onun vasiyet olayını duyunca bam teline dokunalım dedim :)) Kusurum varsa affola..
Saygımla.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.