- 1088 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
İZDİVAÇ MI TİCARET Mİ ?
SEVGİNİN ADI YOK
Bir çok tv kanalında izdivaç programları yayınlanıyor.Doğaçlama tiyatro oyunlarını andırıyor bazıları ve o yüzden ister istemez birkaçını ben de izledim ve iyi niyetli temiz hanımlar kusura bakmasınlar,onları tenzih ederim ama kadınlar hakkındaki iyi düşüncele- rim değişti. Doğrusu bu kadarını bilmiyordum.Güçlü gözüküp aslında ezilen ve soyulan erkeklere acıdım.
İzdivaç değil sanki ticaret ve en acıklısı da genç kızların zihniyeti.Utanılacak bir zihni- yet. Sevgi arayanı yok.Evi,arabası ve yüksek maaşı olanı arıyorlar...Beni gezdirecek, ye- direcek, içirecek ve bana yaşayamadıklarımı yaşatacak biri olsun diyorlar ama ben de o- na şunu vere- ceğim,hayatı birlikte paylaşacağız,sırt sırta verip evimizi arabamızı alaca- ğız ve sevgiyi yaşayacağız demiyorlar hiç. Hepsi asalak sülükler gibi sadece alıcı,sadece istiyorlar.Programı su- nan kadınlar da onlara habire gaz veriyor,isteyin isteyin diye.Çar- pık bir eğitim zihniyetini ser giliyorlar hep birlikte.Kız ben de üreteceğim,ben de çalışıp eşime katkıda bulunacağım ve ben de ülke ekonomisinde katkıda bulunacağım demiyor.Sa- dece asalakça yaşamak isteğini dile ge tiriyor ve programı sunan taraflı kadınlar da o çar- pık zihniyetin temsilcileri gibi o asalaklara destek veriyorlar.Erkekleri soymayı öğreti yor-lar.Bu ülkeye yazık,bu ülkenin erkeklerine ve ekonomisine yazık.Çalışmadan belleş yaşa- mak isteyen bu yüz karası asalakların kötü örnek oluşlarına yazık.Çalışan,üreten,ailesine ve ülkesine emekleriyle katkıda bulunan hanımları tenzih ediyor ve onları selamlıyorum.
Hele bazı kadınların doyumsuzluklarını, aç gözlülüklerini,adaletsizliklerini,parmağını bile oynatmadan belleş maaş ve evlere konmaya çalışmalarını ve soyulan bazı saf erkeklerin aciz liklerini.....gördükçe insanlığımdan utandım.
Hep onlar konuşuyor.Bir erkek aykırı bir şey söyleyecek olsa toplu halde ciyak ciyak... lafı daha çıkmadan adamın ağzına tıkıyorlar.Hepsi kin ve nefret dolu gibi.Ayrıldıkları koca- larının, sevgililerinin ve geçmişte yaşayamadıklarının intikamlarını yeni kocaları olacak er- keklerden alacak gibiler.Ve çoğu aynı şeyi istiyor.Aradığım adam beni yedirecek içirecek, parasına acı- mayacak, gezdirecek,sinemaya konsere götürecek... cek cek cek...kısaca- sı evliliğimde yaşaya- madıklarımı yaşatacak...diyorlar.Erkekler de hayret verici bir şekil -de onların o taleplerini o- naylıyor.Peki tüm bunlara karşın sen bana ne vereceksin diye soran yok.Kadının biri, benim kedim ve köpeğim de sevilecek diyince cesur bir erkek çı -kıp,ya bırakın şu kedileri köpekleri peki siz de beni sevecek misiniz diye soracak oldu.. gluk gluk gluk!... sesleri çıkaran hindiler gibi hep bir ağızdan susturdular onu. Bir başkası emekli bir hanıma,peki senin de maaşını harcayabilecek miyiz diye soracak oldu,vay sen kadının maaşıma güvenerek mi evleniyorsun di- ye adamı rezil ettiler.İlkel bir bencillik be- yinlerine ve ruhlarına yerleşmiş.Başka türlüsünü dü- şünmüyorlar bile.Hep erkek verecek ve hep erkek hizmet edecek..Paylaşmanın ve sevginin a- dı bile yok.O yaşayamadıklarının tümünü eşi olacak yeni erkek yaşatsın istiyorlar.İyi de onun suçu günahı ne?Oradaki er- keklerden de tık yok,biri çıkıp,yahu hep siz istiyorsunuz peki bizim de bazı isteklerde bu- lunma hakkımız yok mu? diye sormuyor.Yalakalığın bini bir para.Her şe- yi vermeye hazır- lar.Yuh size !...Paraları .evleri.altınları. .. kaptırıyorlar avcı dilberlere ve birkaç ay sonra da gelip ağlamaklı ağlamaklı dolandırıldıklarını söylüyor Salaklıklarınıza doyma yın diyorum içimden.
Yetmişi geçik bir adam elli sene çalışmış bir ev sahibi olmuş ve beş on senelik ömrü var, ben ölünce emekli maaşım senin olacak diyor ama kadın;hayır o evi de üzerime yapacak- sın,diye diretiyor. Şaşıyorum....beleşten ev ve emekli maaşı sahibi olmak ne kadar kolay- mış.
Bir başka kadın adama evin var mı diye soruyor.Var diyor adam sevinerek.Daire mi bah- çeli ev mi diye soruyor kadın.Daire diyor adam.Kendisini ne sanıyorsa yağ tulumu çirkin kadın u- tanmadan,ben dairede oturmam,bahçeli ev isterim diyor.Gençliğini ve her şeyini zaten evlilik- lerinde harcamış posan çıkmış,o posa için mi o kadar şeyi istiyorsun?diye soran yok...
Onları o kadar şımartan da erkekler tabi.Bazıları ceplerinde evlerinin tapularıyla gelmiş- ler. Her şeylerini vermeye hazırlar.Ee böyle olunca da şımaran kadınların saçma talepleri artıyor. Kimse de çıkıp ya hanımlar çok şey istemiyor musunuz? diye sormuyor.
İyi de neden sadece kadınlara hizmet edilsin düşüncesi ve talebiyle evlilik konuşuluyor?Neden erkeklerin haklarından hiç söz edilmiyor?Neden hep erkek taviz versin,hep erkek malından ve ruhundan ödünler versin?Hep erkek sevsin,kollasın,onu her yönüyle taşısın ve hatta bazı hanımların çocuklarına da baksın vs? Kadının vereceği nedir? Yedirsin içirsin derken zaten yemek bile pişirmeyeceğini söylüyor çoğu.Bu yaştan sonra yaşamak istiyo- rum hizmet etmeye gitmiyorum diyor.
İşte erkeklerin haklarını bilememeleri sonucunda sanki bir kadınlar imparatorluğu kurul -muş ve bunu gören Azarbeycan.İran.Romanya.Bulgarıstan,Arnavutluk;Bosna Makedonya ve daha bir çok ülkeden kadınlar saftirik koca bulmak ve bu imparatorluğun nimetlerinden pay kap- mak için Türkiye’ye koşuyor.
Bu tür kadınların bu kadar şımartıldığı izdivaç programlarını izledikten sonra...En iyisi gidin eski eşlerinizle barışın veya elinizdekinin değerini bilin. Bu canavarlardan size fayda yok.On- lar sadece egolarını okşayacak ve özlemlerini giderecek salaklar arıyorlar. İçlerin de hiç mi iyisi yok?Var ama çok az.Onları da tenzih ediyorum.
Reşit YAMAN
20.07.12. İstanbul
[email protected]