- 2102 Okunma
- 23 Yorum
- 0 Beğeni
Düşe Ve Düşsüzlüğe Dair
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Mum alevinin yanındayım, çok uzak dağlarla beraber.Şehirlerden sürülmüş dağları sığdırıyorum masama.En yüksek olanları...
Tanrı göklerde mi?
dağlar işitebilir
umudu kesme uygarlığından kaçanın
iç titreten şarkısını...
yazdığım son şiir , gördüğüm son düş
dağlardan yukarı tırmanmaya başladılar
yarım kaldı Tanrıya serenadım
cenin haline döndü tekrar doğmak için kırmızı bir hüzün
öylece kalakaldım , yapayalnız, cinnetini yitirmiş biri gibi...
Ayda oturan adamla göz göze geliyoruz .Çok bulutlu bir gülümseme ile merhaba diyorum.Düşüm kaçtı da:(
Sen iyileşir iyileşmez oturur yeni bir düş
kurarız diyor.( Bugün aynaya hiç bakmadım çok mu kötü görünüyordum acaba.)
İyi olmam için huzura ihtiyacım var ve huzur arşın dip taraflarında ben ise toprağın üzerindeyim . Doğma merakımla bir gezintiye çıktım. Çıkmaz olaymışım.Cenneti zimmetine kim geçirdiyse Allah rızası için birazcığını yeryüzüne yollasın
ya da
şu dünya cehenneminin sesini azcık kısabilir misiniz bayım diyorum.
yoksa düşüm geri gelmez...
Ayda oturan adamın kirpiklerinden kırlangıç sürüsü havlanıyor
Yalnızlığımın kanatlarını açıyorum.
Belleğimin en tortulu kısımlarından, eski tarihli nefeslerimi bulup çıkarıyorum
Adı çocukluk denen küflenmiş hatıralar kuş sürülerine karışıyor.Kıvırcık saçlı küçük bir kız , pırrr diye uçup gidiyor.
Yalancı diye bağırıyorum Ayda oturan adama
ses yok..
bayım siz bir yalancısınız!
Pardon diyor. Sevişen çiftleri seyretmeye dalmışım, ne dediniz bayan.
Gürleyen savaş nidalarını duymazsın değil mi? Kan dökülen topraklarla ilgilenmezsin.Bunu amazon bir bakış takınarak söylüyorum.Alnımın ortasından vurulmaya hazır olduğum savaşlarım elbet benim de var.Ama hiç biri, bir bedeni yok edecek kadar vahşi değil.
Savaşma sövüş yazan yürüyüş yolumda ki bir fast food camekanı gözümde canlanıyor ve karnımın acıktığı hisside araya karışınca.İnsana ait tüm duyguların bombardımına uğruyorum. Aklımın da dağlara kaçtığını düşünmeden edemiyorum
Şu pırr diye kırlangıç sürülerine karışan kızı gördün mü?
Zaman herşeyin ilacı, en karanlık yalan.Kaç kere düştü dizleri kanadı, salıncağa sırası hep en son geldi.Mızıkçılık yapmadığı halde mızıkçılıkla suçlandı, saçı çekildi, kurdalesi çalındı. Zaman ilaçtır diyerek susturdum.Kaç asırdır oradasın
seni ilk tanıdığımdan bugüne o kızcağıza hiç bir şeyi unutturmadın.Pis yalancı!
Akmış makyajıyla uçan kız mı, diyerek hınzır hınzır gülüyor.
Arıza hanım diyor, geçmiş ve gelecek deforme olmuş bilinçten ibarettir.Yaşayan tek şey an dır.Gelecek, ürkütücü taklidi yap an, geçmiş sızlatıcı taklidi yap an dır
Tek bağımsız yaşam an dır.
Tik tak tik tak
Koskocaman bir saati cebinden çıkarıyor.Sesi duyuyor musun diye soruyor.
Geçen dakikalardan geriye dönmek mümkün değil , ilerki saatleri bulmak ve ele geçirmekte mümkün değil.Neden yazıyorsun biliyor musun?
Çünkü sen korkuyorsun.Çıplak korkunu harfler giydirerek ısıtıyorsun.
Çünkü sen yorgunsun.Takati kalmamış yorgunluğunu harflere oturtup dinlendiriyorsun.Esrarengiz bir karanlıkta kalmak yerine, kurgusal bir gerçekcilik
yaratıp geleceği şekillendiriyorsun.Ve unutma yazarlar hükmedebilirler unutmak istediklerine veya yaşatmak istediklerine.Yazmak iyileştiricidir.Evrenin yüreği
yazarların kaleminin ucundadır.
Bir sesin var yarısı çığlık, yarısı ıslık o kız çığlıklarına daha fazla dayanamaz.
Ne yapayım bayım diyorum, ağlamaya gebe yüreğimdeki endişe, hüzün deliren bir ırmak gibi damarlarımda akıyor.Efkarlı şarkılarda geçen lirik bir nakaratım.Düşüm geri gelmezse,tekrar yazamam , ölürüm...
Bilgiç bilgiç gülümsüyor
O kızı yaşat
o yaşadığı sürece korkma
ve bil ki
düşün hep geri gelir.
Ve düşlerin ışıldadıkça, yazabilirsin
Unutma, yazının iktidarı, hayatı cehenneme çeviren zır delilerin sonunu getirebilir.
Yapman gereken en güzel düşü baştan yaratman...
Dağların tepesinden küçük bir kız yaşamıma ve tarihime bakıp sesleniyor.Dünyada kaldığın sürece geçmiş ve gelecekte varoluşuna ait sorular, nedenler, sonuçlar, sonuçsuzluklar, karmaşalar seninle beraber varlığını sürdürecek.Bunlardan korkma ıslığını yüksek tut ve en güzel düşünü yarat.
Tüm gök gürültüleri, tüm fırtınalar, tüm baharlar, tüm dağlar ve dağ çiçekleri sığabiliyormuş masama .Mum alevi çağırdı hepsini.Beni güneşin göğsünden, Ayda oturan adamın yüreğine, buzul çağından, en sıcak iskeleye, sabahın altısından, gecenin ikisine, geçmiş zamandan, geleceğe taşıdı.Kent kırlangıçlarla uçuştu durdu başımda, dudakları menekşe açmış bir kız gülümsedi ışıl ışıl.Mum alevi, ruhumun kökünü aydınlattı.Yandı sabaha kadar.
ve ben
Yepyeni bir düşe ’Günaydın’ dedim...
YORUMLAR
çöldeki kelebek
Canım Sinemim
güzel yüreğine minnet..
Teşekkür ederim
Etrafımızda dönen, akıp giden dünyayı bir an bırakıp kendimize döndüğümüzde çoğunlukla büyük bir hayal kırıklığına uğruyoruz.. ne çok şeyi içimizde darmadağınık bıraktığımızı anlıyoruz... ve ne çok şeyi eksik.. ve sonra bütün bu dağınıklık ve eksikliklere rağmen istemediğimiz bir yöne akıp gittiğini gördüğümüzde duygular tüm kontrolü ele alıyor benliğimizde..
En hızlı yolu düşlerimiz çizer bize. Düşler kadar ne hızlıdır ki?
Bakarız içimiz de dışımız gibi ilgi bekler..
Beslenmek, süslenmek ve büyümek...
Onu uslanmaz bir çocuk gibi küçük bırakmak nafile..
Sonsuzdur içimiz..
O yüzden onu büyütebildiğimiz kadar büyütmeliyiz.
Sevgiyle..
çöldeki kelebek
Bu sözü alkışlıyorum
ve ekliyorum
içimizde ilgi bekler artı temizlenmek ister arınmak ister eksikleri tamamlansın ister..
Düş ister:)
Teşekkür ederim Hakan bey
çöldeki kelebek
ne kadar sevgi dolu ne kadar cıvıl cıvılsın
inan içimi ısıttın
Teşekkür ederim
Sev_tap
bu sebeple ben teşekkür ederim...
Yaşam bu belki de bir de BAKIYORSUNUZ Kİ DÜŞLERDEN ÖTESİ DE DÜŞMÜŞ. Ne kadar güleceğinizin ölçüsü yok, ne kadar ağlayacağınızı bilemiyorsunuz. Birilerin düşlerinizi satın almasını asla kabullenemiyorsunuz. Yiğitlik var serde. İşte o anlar bir gecenin düşsel avuntuları düşüveriyor kalemden. Ben bu çerçevesi, sınırları oldukça iyi ve ustaca belirlenmiş bu DÜŞSEL YALNIZLIK kurgulaması öyküyü beğeniyle okudum. Paylaştım. Listeme aldım.
dostyeli tarafından 7/24/2012 11:53:50 AM zamanında düzenlenmiştir.
çöldeki kelebek
ne kadar doğru..
Teşekkür ederim değerli ozanım
Yerli yerinde, oturaklı, doyurucu ve en önemlisi sanatsal:) Hem de aşırıya kaçma nezaketini cömertçe sunarak gözlerimizi kamaştıran narinlikte.. Tebrikler. Gün size, siz güne çok yakışmışsınız.
çöldeki kelebek
Teşekkür ederim Umut
çöldeki kelebek
bazen bir sis kaplıyor tüm yeryüzünü ve ben boğuluyorum
bazen ise rengarenk tüm evren tüm kainat ...
Sevgimle jir
Tebrikler sevgili Nilgün Arıkan. Emek dolu bir çalışmayı layık olduğu yerde görmek çok güzel.
Sevgilerimle.
çöldeki kelebek
Teşekkür ederim
Sevgim samimi ve daimdir..
Aynur Engindeniz
İnşallah kışa doğru yeniden bütün mevcudiyetimle burada olacağım:))
Sevgilerimle güzel yazarım.
çöldeki kelebek
aktif olacaklarını söylemişlerdi..
Mevsim yaz olunca oluyor böyle küçük ayrılıklar
Gönüller bir olsun..
Teşekkür ederim Değerli yazarım
çöldeki kelebek
o kavruk avuçlardır bizi biz yapan kelimeleri
bir araya getirip iç yolculuğumuza çıkaran
Teşekkür ederim
çöldeki kelebek
yani masumluğu saflığı doğallığı
tüm hayat ve insan karmaşasına rağmen yitirmemek..
o kız capcanlıysa öğretmenim hala umudum var
Teşekkür ederim
Özgürce kaleme yansıyan düş ve düşüncelere hayranımdır. Kalem kendini sıkmamalı. Yürekten çağlayıp gelen ne ise o yazılmalı diye düşünüyorum. Sizin yazınız gibi.
Yazınızda her şey gayet normal ve güzel. Fakat Ay da ki adamla iletişim kurmanız daha güzel. Galiba bir püf noktası vardır. Hayır hayır o püf noktasını açıklamayın.Çünkü neme lazım biz de bir gün Ay'a gitmeye kalkarsak kötü valla...Gitmesi mesele değil de, inmek çok zor olacak :))
Düşler sınırsız olmalı şair..Nice güzel düşlere diyorum.
Seçkiyi tebrik eder, başarılarınızın devamını diliyorum.
Saygımla..
çöldeki kelebek
Samimiyetinize binlerce teşekkür..
çöldeki kelebek
Teşekkür ederim La luna
en aydın düşlerle..
Şiiirsel ve içsel monologlar tarzında bir deneme yazısı gibi
Güzel
Kutlarım
çöldeki kelebek
aynen dediğin tarzda bir deneme yazısı
Kalem güçlü, kurgu nefis, dile hakimiyet tam da yahu; Alllah aşkına, bu konjonktür gereği midir:Genci yaşlısı "cennet- cehennem- araf- cenin...vs" lafları etmeden duramıyorlar?
çöldeki kelebek
Tema gereği kullanmam gerekmiş ki kullanmışım arkadaşım..
Teşekkür ederim
Ah bu dünyanın cehennem sesleri, bütün düşlerimizi o sesler bozdu. Harika bir yazı olmuş Nilgün Hanım ellerinize sağlık.
çöldeki kelebek
aynen kıyıdaki adam aynen
Teşekkür ederim
çöldeki kelebek
Sevgimle bebetom..