Dummm bada dumm dummm !!!
Yorumları okudum bir süre...
Önce sinirlendiğimi, sonra sinirlerimin gevşediğini en sonunda sinirleri alınmış bir adam olarak kahkahalarla güldüğümü hatırlıyorum...
Ne kadar dindar ve geleneklerine bağlı insanlarmışız biz, hayret...
Ordu ilimizde Ramazan ayı boyunca davul çalınması yasaklanmış...
Haberin altında yüzlerce yorum...
Materyalist felsefe görüşüne sahip, ya da çakma Atatürkçü "Kemalist" vatandaşların yorumları zaten belli...
"Güzel karar, sıra ezanda"
"Bıktık bu yobazlardan iyi olmuş"
"Ben oruç tutmuyorum, rakı içiyorum rahatsız edilmekten de hoşlanmıyorum"
İnsan bu yorumları okuyunca o davulu bunları yazanların kafasına geçiresi geliyor ama konumuz bunlar değil...
Benim ilgimi çeken daha çok "cihatsever" olanların yorumları oldu...
"Uyanın ey cemaat din elden gidiyor ! "
"İnadına Aaa Keee Peee "
"Davul susarsa çan sesi başlar"
"Bu Ramazan ayına hakarettir"
"O davulun tokmağı cehennemde kafanızda kırılacak"
Ne dindarlıkta ne dinsizlik konusunda bir ayarımız yok...
Ama zeka seviyesizliğinde ahmaklıkta inanılmaz bir istikrar sahibiyiz...İşin vahim olan kısmı her iki taraftan da bu tür yorumların yazılmış olması değil...
Bu ahmak yorumların sayısal olarak "aklı başında" olanlara göre ezici bir çoğunlukta olması...
Ortalama olarak yazılan 100 yorumdan 95’i bu şekilde...
Kimileri buna cehalet diyor...
Ancak bu ülkede Yüksek rütbeli subaylar, Akademisyenler, Eğitmenler seviyesinde bu zamana kadar öylesine yorumlar ve düşünceler okudum ki, "cehalet" tezi düşündüğüm şeyin yanında çok "masum" kalıyor...
Bir toplum aynı anda hem bilgisiz, hem gururlu, hem tembel hem de saygısız olursa ne olur?
Ne olacak canım, Türkiye olur...
...........................
Hani bir başörtüsü’ne kafayı takıp, bunu bir "tehdit" olarak gören ve kendisini bir anda rejim kahramanı ve Atatürkçü ilan edip din düşmanlığı üzerinden siyaset yapan "ahmak" ne ise,
Okuduğu "çakma risale-i nur" ve bazı "tarikat kitaplarında" yazılanlardan yola çıkıp, doğru ya da yanlış bu ülke için hayatını ortaya koymuş büyük bir devlet adamının (Atatürk) "Deccal" olduğuna kendisini inandırmış beyinsiz dindar da, aynıdır...
Aslında zeka seviyeleri de, iç dünyaları da aynı içsel öfke ve tepkinin yansımasından ibarettir, ikisi de aslında var olanın değil "kendi inanç sisteminin" müridi olmuş zavallılardır birine "Kemalist" diğerine "Yobaz" demeniz sadece durdukları yer bakımından bir farklılık arz eder ama ikisinin de büyük benzerlik hatta aynılık taşıyan bir özelliği vardır...
İnsan denen varlığa saygısızlık...
Başörtü varsa yobaz, yoksa potansiyel fahişedir kadın...Namaz kılıyorsa gerici, oruç tutmuyorsa dinsizdir adam...Cumhuriyet demokrasiyi, İslam inanç özgürlüğünü getirir ama bizim ülkemizde demokrasi fişlemenin, İslam dışlamanın diğer adı olmuştur çok zamandan beri...
Toplumsal anlamda sınıflara ayrıldığımız, ayrıştığımız alanlarda biraz "aidiyet" duygusu biraz "sığır psikolojisi" biraz da "düşünme özürlü" oluşumuz bizi Atatürkçü ya da dindar bir insan yapmaktan çok sığ bir "amigo" yapar ama bunu da kendimize itiraf edecek medeni cesaretimiz asla olmamıştır...
Bu yüzdendir ki...
Ramazan davulunun yasaklanması bir çok alanda olduğu gibi bizleri o vahşi arenaya çeker ve muzaffer olmak pahasına "düşünceye saygı" yerine "düşünceye sövgü" yollarında küfredip dururuz birbirimize...
Atatürkçülük adına...Din adına...
"Atatürk olmasaydı bugün o camileriniz de olmayacaktı şerefsizler!"
"Konuş ulan dinsiz köpek, cehenneme odun olacaksınız hepiniz !"
Bu mudur?
Değildir elbet...Ama süregelen hadise böyle bir şeydir bu ülkede...
.......................................
Ama bizim "Çakma Atatürkçülerin de" "Cihatsever ahmakların da" atladıkları bir şey var...
Davulun suçu yok...Hatta bu konuda oldukça masum bir enstrüman diyebiliriz...
Ne İslam dininin bir motifi olmuştur, ne simgesi...Ne ayet ne de hadis vardır Ramazan Davulu için...
Adı üstünde sadece Davuldur...Teknolojinin gelişmediği zamanlardan kalma bir alışkanlık, bir ekmek kapısı, bir renktir sadece...Gelenek denmesi bile tartışmalıdır...
Peki gerekli midir?
Sahur da davul çalmazsa din elden gider mi gerçekten? Kemalistler rejimi kurtarmış mı olur? Biri diğerine karşı zafer mi kazanır? Yobazların sesi kısılmış, çan seslerinin yolu açılmış mı olur?
Ya da çalmaya devam ederse ezanı garantiye mi alır müslümanlar, dinsizler hüsrana mı uğrar? Kafire haddini bildirmiş mi olurlar?
İyi ama...Madem bu bir simge...Neden hacca uçakla gidiliyor bugün? Neden askerlerimiz ok kullanıp ata binmiyor? Neden camilerde klimalar çalışıyor?
Gecenin üçünde sabah işe gitmek zorunda olan bir kadının bebeğini uykusundan zıplatıp hem o bebeği hem de annesini rahatsız etmek, oruç tutmakla yükümlü olmayan hastaları uyandırmak İslam dinine göre "gerekmediği halde" bunu davulla yapmak uygun mudur gerçekten?
Dumbada dummm sesini geçtik...Ya o gittikten sonra bağırmaya devam eden araçların devreye giren alarm seslerini ne yapacağız?
Davulu susturmak Ramazana hakaretmiş...Bunun altında başka şeyler varmış...Mesele davul değilmiş...Ve...
Güzel bir gelenekmiş işte canım, ne varmış ki bunda?
Güzel kelimesinde incitmek, rahatsız etmek, zarar vermek yoktur sevgili din kardeşim...
Güzel kelimesinde kul hakkına tecavüz etmek, farklı düşünen ya da inanan insanları gereksiz yere kendin gibi düşünmeye zorlayacak uygulamalarda bulunmak da yoktur...
Ve senin davul dediğin o enstrümanın ramazanda çalınıp çalınmamasının dinle, imanla, inançla yakından uzaktan bir ilgisi yoktur...Çünkü...
Bu ibadeti gerçekleştirecek insanlar için olması zorunlu değildir...Hükmü ortadan kalkalı yıllar olmuştur...Yerini saat, olmadı telefon gibi cihazlar almıştır...
Tıpkı Ok’un yerini tüfek, Deve’nin yerini Uçak aldığı gibi...
Ramazan davulunun bugün için varlığını savunmak, "bisiklet şeytan icadıdır" düşüncesini savunan cehaletle aynı safta yer almaktır...
Ve kaldırılması gerektiğini söylemek de, Kafirliğin, dinsizliğin alameti değil, İslam dininin "insana saygı" noktasında durduğu yerde bulunmanın bir gereğidir...
Ama biz cennete gitmek için çoluk çocuğunun arasına girip kendini patlatanlara bile "şehit" diyecek kadar beyin özürlüyüz öyle değil mi?
Biz sokakta sütyen taktığı için durdurulup önce sütyeni çıkartılan kadını, yine sokakta kırbaçlayacak kadar hoşgörü sahibi İslam toplumunun birer ferdiyiz...
Hırant Dink zamanında meşhur olmuş o söylem geldi aklıma birden nedense...
Hadi sokağa çıkıp Ordu belediyesinin bu uygulamasını protesto edelim...Pankartları da unutmayalım ama...
"Hepimiz Davuluz"....