UMUT OLALIM

• 16 Temmuz 2012 Pazartesi 12:04:31

UMUT OLALIM

Büyük insan yıkılmış bir imparatorluğun işgale uğramış toprakları üzerinde inanç ve iman sahibi halkı ile bir devlet yaratan Mustafa Kemal Atatürk bakınız ne diyor: Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.

Maalesef günümüzde soysuz ve yoz yöneticilerin ve Türk ve Türklük düşmanlarının gizli emelleri ile Türk çocuklarının bu azmi kırılmıştır. Kurtuluş savaşı öncesinde ve sırasında istiklal elde edilinciye kadar süren yıkıcı bölücü faaliyetler emperyalist uşaklık hastalığı sahiplerinin benzerlerini günümüzde de yaşıyoruz.

Meşhur düşünür Aristo en kara bahtlı ulus, kaleleri ayakta iken,kültürü ve ahlakı harabe olan ulustur diyor. Ne güzel bir görüş ve tespit. Aynen bu ifadede yer alan hususları bu gün de yaşıyoruz ulus olarak. Bütün cumhuriyet değerlerimiz yok ediliyor başkalarına yok pahasına peşkeş çekiliyor. Cahil halk sessizce bu yok oluşu seyrediyor. İsimlerde ticarethane isimlerinde yabancılaşma inançta yeni türedi uydurmalar kendimize has kültürümüzü örf ve adetlerimizi halkımızı oluşturan değişik katmanların ortak geleneklerini yok ediyoruz. Yabancılaşma yanın da hızla ahlak çöküşmesine ve kültür yozlaşmasına doğru sürükleniyoruz.

Evet cumhuriyetimizin sosyal alanda ve ekonomik alanda devrim niteliğindeki kazanımları bir bir başkalarına yok pahasına satılırken görünümde bu topraklar üzerinde sahip gibi ama el ve yönetim sahiplik başkalarında. Bizler ise kendi vatanımızda birer eğrelti durumundayız.

Türk kelimesinden hoşlanmayanlar ve Türklük düşmanları içimizde ve dışarıda öyle yuvalanmışlar ki birlik ve beraberliğimiz arasına nifak tohumları ekiyorlar. Dil, din, vatan ve ortak kültür ve değerlerimizden oluşan birliğimizi kültür yozlaştırması ile ayrımcılık söylemleri ve terör kışkırtıcılığıyla yıkmaktalar.

Artık sabrın sonuna gelinmiştir. Vatan sevgisi, kardeşlik duygusu, birlik ve beraberlik aşkı sahibi olan kesimlerin bir araya gelip bu yanlış gidişata ve siyaset bezirganlarına gereken yapılmalıdır. Bu vatanın onların elinde oyuncak olmadığı bu halkın onların bu oyunlarının füğüranı olmadığı gösterilmelidir.

Düşünme melekesini yitirmiş rant ve çıkar peşinde koşan ulusal meseleleri elinin tersi ile iten milli ve insani duyguları köreltilmiş adeta köleleşmiş, benliğini yitirmiş, yozlaşmış insanlarımızı uyandırma görevimizi tüm vatan severlerce yerine getirmeliyiz. Zaman bana ne aman sende zamanı değildir. İnsanlarımızın unuttukları benliğini yeniden tazelemeliyiz. Türk olduklarını ve bu bilinçle üzerine düşen her kim olursa olsun uyanış için çalışmalıdır.

Atalarımızın bize nice badirelerle can vererek kazandırıp bıraktıkları bu toprakları vatan belledik. Öyle ise umudumuzu yitirmeyeceğiz. Her zemin ve koşulda sesimizi biraz daha yükselteceğiz. Vatanı hazır bulup kemirgenler gibi üzerine çullanan haramilere yok ettirmeyeceğiz. Türk veTürküm diyemeyenlere bu toprakları emanet edip köle olmayacağız.

Canlarını vatan uğruna ortaya koyarak ebediyete intikal etmiş ata bildiğimiz ecdat dediğimiz devletler ve imparatorluklar kuranların torunları olduğumuzu bütün dünyaya ve iç yıkıcılara tekrar hatırlatmalıyız.
Devletimizin ilk temelini oluşturan Osman bey, Türklüğün tarihinde imzaları olan Mete hanlar Kitabeleşen Oğuz Kağanlar, Çağ kapayıp çağ açan Fatih Sultan Mehmet’ler muhteşem Yüz yıl diye zamanını tarihe yazdıran Kanuni Sultan Süleyman’lar yıkılan imparatorluğun toprakları üzerinde en umutsuz bir zaman da güneş gibi ortaya çıkıp yeniden Türk devleti oluşturan Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının ruhlarını yeniden şad etmek için umut olalım.

Ey Türk milletinin milliyetçi vatansever ulusal bütünlüğünü savunan kadir şinas necip insanları umutsuzluğa düşme. Yeniden silkin ve kendine dön. Emperyalist güçlerin ve içimizdeki satılmış haysiyetsiz nankörlerin emellerine esir olup yok edilmekten kurtul.

Yık sana ve devletine kurulan bu tuzakları. Yok ederek tarihe gömelim bilerek ve bilmeyerek bu tuzaklara hizmet edenleri. Yoksa bu gidişatla yok edilmekten köle olmaktan başkalarının uşağı olmaktan kurtulamazsın. Uyan ve kendine dön. Kurtul çakal sürülerinden.

Tuğberk Hasan Sev’in dizeleri ile sonlandırıyorum yazımı:

Bizler Atatürk Kemal’in çocuklarıyız
Bilimin ışığından alırız ilhamlarımızı
Bizler ülkenin aydınlık yarınlarıyız
Gerekirse dökeriz kanlarımızı
Demir parmaklıklar yani zindanlarınız
Kıramaz özgürlüğe olan imanlarımızı
Adımlarımız tunçlaşır, büyür korkularınız
Titretiriz meydanları, yıkarız tahtınızı.

Durmuş Karabağlı
2012