- 1532 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
“AŞK”IN ŞAİRİ CEMAL SAFİ
“Nasıl ağıt yakalım dinlerken ‘Mihriban’ ı
Derdimizi dökecek kafiye mi bıraktın?
Hece veznine âşık ettiğin garibanı
Teselli etsin diye Safi’ye mi bıraktın’’
Bu dörtlük; Rahmetli Abdurrahim Karakoç’un tabutuna tutturulmuş, Cemal Safi’ye ait.
Cemal Safi ki; aşk şiirlerinin üstadı, bestecilerin olmazsa olmazlarındandır.
“Gözlerim uykuyla barıştı sanma
Sen gittin gideli dargın sayılır
Ben de bir zamanlar sevildim ama
Seninki düpedüz vurgun sayılır “
Bu ve bunun gibi yüzlerce şiiri bestelenmiş, yapılan şarkıları dillerden düşmemiş, müzik tarihimizin klasikleri arasında yerlerini almışlardır.
Kendisinin Rahmetli Karakoç’a olan sevgisi her şaire nasip olmayacak türdendir.
Geçen aylarda Çorum’da peş peşe kültür faaliyetleri olmuş, bu faaliyetlerin birine de Sayın Cemal Safi şiir dinletisi yapma adına katılmıştı.
Yeri gelmişken; böylesi değerlerimizi daha sağlığında iken vatandaşlarına tanıtmak adına bir kültür hizmeti olarak sunan, Çorum Belediye Başkanı Sayın Muzaffer Külcü Beye Teşekkürlerimi sunarım.
Teşekkür borçlu olduğum bir kişi daha var aslında.
Çorumluların çok iyi tanıdığı; tıpkı Cemal Safi gibi aşk ve sevda şiirleri ile tanınan, yine Abdurrahim Karakoç gibi katıksız halk dilinde şiirler yazan, türküler söyleyen Sayın Aşık Rifat Kurtoğlu.
Davet edipte “Cemal Safi ile sohbet edeceğiz, seni tanıştırmak istiyorum” deyince dünyalar benim oldu.
Bu ilk de değildi aslında Sayın Kurtoğlu’nun sevdiğim kişileri tanıştırması.
Bir önceki tanıştırdığı kişide tüm Türkiye’nin tanıdığı Aşık Sefai idi.
Kimler yoktu ki sohbette. Manşet gazetesi Köşe Yazarlarından Halit Yıldırım, Adem Arslan ve Aytekin Kırdıoğlu baş köşede yerlerini önceden almışlardı bile.
Sohbette öyle hoş anılar dillendirildi ki Cemal Safi tarafından, zamanın su gibi akıp gittiğine bir kez daha şahit oldum.
Şiirlerini nasıl yazdığını anlatırken; Karakoç’un “Lambada titreyen alev üşüyor” mısrasını odada lamba ışığında yazarken kaleme aldığını hatırlattıktan sonra, kendisinin evinin bir odasını şark odası diyebileceğimiz bir şekilde düzenlediğini, hatta o odaya elektrik lambası dahi yaptırmadığını, eskiden kullandığımız lamba ışığında yazdığını söyledi.
Şiirlerin yazılış hikâyeleri de yazıldığı yer kadar ilginçti.
Bir tanesini sizlerle paylaşmak istiyorum.
Orhan Gencebay’ın besteleyip okuduğu “Ya evde yoksan” şiiri bakın nasıl bir ruh hali ile kaleme alınmış.
“Yağmurlu bir günde evde yalnızdım. Öyle yağmur yağıyordu ki dışarıda sanki bardaktan boşanırcasına. Bir ara dışarı bakmak geçti içimden. Yağmurdan sulanan camın arkasından baktığımda karşı kaldırımda yağmurdan korunmak için saçak altına sığınmış birine gözüm ilişti. Aslında onca yağmur belli ki üstünden geçmişti. Yine de dinmesini bekler gibi dursa da sanki bir randevusuna geç kalmanın telaşı içinde gibi gördüm. O an yüreğim koptu, içimden şöyle bir dörtlük geldi dilime:
Aşkınla ne garip hallere düştüm.
Her şeyim tamam da bir sendin noksan,
Yağmur taş demeden yollara düştüm.
İçim ürperiyor, ya evde yoksan.”
Şairlik böyle bir şeydir işte. Anlatılmaz yaşanır. Gördüğü her olaydan etkilenir şair. İçinde yaşadığı toplumdan kendini soyutlayamaz aksine kendini onların yerine koyarak onların dertleri ile dertlenir şair.
İyi ki davet edildiniz, iyi ki lütfedip geldiniz. Böylesi değerlerimizin bizlerle buluşmasında katkısı olan gönül erlerine selam ve şükranlarımı sunarım.
YORUMLAR
Böylesine ustalarla tanışmak insana onur veriyor İstek kazandırıyor edebiyat yönünden
Saygılar
Halil Manuş
Teşekkürler...
Halil Manuş
13 Mart 2010 akşamı " Samsun Şiir Akşamları " programımıza katılarak bizleri onurlandıran, engin bilgi ve sohbetiyle, sahnedeki duruşuyla gönüllerimizde taht kurmuş olan hemşehrimiz Cemal SAFİ Ağabeyimizin şahsında aslında sanata ve sanatçıya saygıyı dile getiren bu yazınız her türlü takdirin üzerindedir. Teşekkürler Halil Bey........
Abdurrahim Karakoç, Cemal Safi ve diğer üstadlarımız gönül binamızın inşasında adeta bir mimar hüviyeti taşırlar ...
Teşekkürler vefa dolu bu yazı için ....
Gözünüze acı yaş değmesin ...
Halil Manuş
Nazik ziyaretiniz ve güzel yorumunuz adına;
En kalbi teşekkürlerimi sunar, selam, saygı ve hürmetlerimi iletirim.