- 2103 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
Çengel
Victoria uzun süre boyunca gökyüzüne baktı. Yüzündeki sinirlilik ifadesi kaybolmuş gibiydi. Olduğu yerde, pencerenin kenarında dönüp durdu. Saint Pierre sokağının gürültüsü hızlı akıyordu. Yalpalayarak giden arabaya gözü takıldı. Pencere kenarına yaslandı ve kocası Juan’a seslendi.
‘’ Dün gece aramızda neler oldu Juan…’’
‘’Bir şey olmadı sevgilim, senin bağırma, ağlama nöbetlerinin şiddetli bekçisi oldum…’’
‘’Hayır…’’
‘’Tatlım seninle ne yapacağımı bilmiyorum. Muhtemelen unutuyorsun veya beni sinirlendirmeye çalışıyorsun.’’
Victoria caddenin ortasında bozulan arabaya baktı. Yeniden kocasına döndü.
‘’Sakin ve ağır bir kaplumbağaya benziyorsun. Söylediğim ve yazdığım hiçbir şeyle ilgilenmiyorsun.’’
‘’Ne yazıyorsun ki…’
Victoria pencerenin keskin camını yukarıya kaldırıp kilitli çengelle tutturdu.Rüzgâr odaya yayıldı.
‘’Nasıl ne yazıyorum. Yazdıklarımın üzerine sigaranın külünü bırakıyorsun. Üstelik kâğıtların üzerinde söndürüyorsun…’’
Juan susup düşündü. Sakalları uzamıştı.
‘’ Victoria, beni bir yaratığa benzetmeye çalışıyorsun. Pusuda bekleyen kedi gibisin. Lütfen pencereyi kapatır mısın..’
‘’ Hayır, açık kalsın içeriye temiz hava giriyor. Ayrıca her yere döktüğün küllerin dağılmasına neden oluyor. Fena mı oluyor …’’
‘’ Yarın seninle balık avına çıkalım mı? Gerçi sen beni göle atarsın…’’
Victoria gülmeye başladı. Yüksek sesle gülüyordu.
‘’ Zeytinler ..’’ dedi.
Juan oturduğu kanepeden hızlı kalkıp müzik setine yöneldi.
’Hard rock bir şarkı ister misin karıcığım..’
Victoria’nın yanına geldi. Kollarından tutup bağırmaya başladı.
‘’ Allahın belası zeytinler, yatağın içinde oturup yazıyorsun. Ben zeytinleri nasıl yuvarladığını okumak istemiyorum. Zeytinleri nasıl yuvarlayacağımı sana yaşatmak istiyorum. Sen ne yapıyorsun. Atıyorsun beni yataktan. Küt diye yere düşüyorum. Yan odaya geçip sonra resim yapmaya başlıyorsun…’’’
‘’ Sanma ki farkında değilim Juan, atın yeleleri beyazdı. Sen ne yaptın. Ben yokken gidip siyah boya ile kırptın yelelerini …’’’
‘’Seni seviyorum kadın…’’
Juan Victoria’nın elbisesinin düğmelerini çözüp ayaklarının ucuna bıraktı. Elleriyle saçlarını arkaya atıp yanaklarını avuçladı. Uzun uzun gözlerine baktı. Yavaşça dudaklarını yaklaştırıp karısının dudaklarını ağzının içine aldı. Dakikalarca birbirlerinin dudaklarını kanattılar. Victoria Juan’nın boynundaki şah damarını ısırdı. Juan karısının ince belini kollarıyla kavradı. Avuçlarını sırtında gezdirdi. Yüzünün her karesini ezberlemek istercesine baktı.Eskimolar gibi burunlarını birbirlerine değdirdiler. Dudaklarındaki küçük dokunuşlar yeniden alevlendi. Juan karısının çenesine, boynuna, göğüslerinden aşağıya kasıklarına, klitorisine indi.
Juan sırtını pencerenin altındaki duvara yasladı. Victoria kasıklarından boynuna doğru gelirken vücudu kasılmaya başladı. Başı pencere camının altına kaydı. Victoria pencerede duran kocasının başına doğru yılan gibi süzüldü. Dudaklarına son defa ateşli bir öpücük kondurdu. Geri çekildi. Parmak ucuyla penceredeki kilitli çengeli kaldırdı.
Cam büyük bir hızla Juan’ın boynuna doğru düşmeye başladı…
lacivertiğnedenlik
www.youtube.com/watch?v=wdpclKpIbi4
YORUMLAR
lacivertiğnedenlik
Eğer Victoria hanım her iki bacağını kendi ensesine kaldırıp dolayacak kadar atletik bir yapıya sahip değilse yazının finalinde çok büyük bir kurgu hatası var. Bu yüzden don Juan en kötü ihtimalle geçici bir klitorisfobi sendromuna yakalanır o kadar. Başkada bişeycikler olmaz. Ki böyle bir durumda Victoria hanımın camdan düşmesi daha “mandigli kibi keldi bağa”
İşi gücü bıraktım araştırdım, hiçbir ülkenin jimnastik bayan takımında da Victoria isminde bir bayan jimnastikçi yokmuş, iyi mi aga :- ) .
Töbe töbee, yok daha neler.
Bak gene Şarlok Holms damarım tuttu iyi mi.
Selamlar
lacivertiğnedenlik
çok selamlar saygımla
bu adam her bölümde niye ölüyo :)) yazık yahu .. kediler 9 canlı olduğu için mi yoksa :)
kaleminiz daim olsun
lacivertiğnedenlik
Ya salak bu adamlar valla.
Adam bi yukarı bakar.
Bu "Victoria" nihayetinde.
Hadi "Emine- Ayşe- Nur- fatma " olsa vur kafasına bitir işini .
Gerçi adam da "Juan" ...
Belki giyinik olsaydı en azından "Don Juan" diyebilirdik de...
Bazı zannedersem "tıbbi" terimler kullanmışsın da bir an camın altında kalan "Vic" zannettim.
Fakat zannedersem bu arada yerleri değişiyor.
Ya "laci" zor sana yorum yazmak daaa.
Fakat yiğidi öldür hakkını ye demiş atalarımız "olmuşsun"
Yazar olacaksın demiş ya bi arkadaş, haksız.
Olmuşsun .
Neticede adamın durumu ne bu arada....yaşıyo mu?
Yoksa sırıtık bi cesedle mi karşı karşıyayız.
Selam ve saygı ile.
Tek kelimeyle harika idi Aysu .Özellikle final çok iyiydi. Bence sen çok iyi bir yazar olacaksın . Ve nesirde sanki daha iyisin gibi bence. Hayal ve gözlem gücün oldukça kuvvetli ve aktarım becerin de normalden çok çok iyi...
tebrikler